Haftanın Özeti: 127

27 Mart - 2 Nisan 2017 tarihleri arasında Türkiye ve dünyadan haber, site, yazılım, donanım, cihaz, video ve trendler.

Bilim / Yazılım / Donanım

Akıllı telefon pazarında bugüne dek ne yaptıysa başaramayan Microsoft’un 2015’te aldığı ve yeni yayınlanan patenti, şirketin katlanabilir ekranlı bir akıllı telefon planı üretebileceğini gösteriyor. Patente göre katlanabilir telefonun birleşim noktalarının kullanıcı tarafından fark edilmemesi için ekranın kenarları kavisli olacak. Böylece ekranın ışığı direkt olarak kullanıcıya yöneltilerek, optik bir yanılsama ile ortadaki destek yapısının görülmemesi sağlanacak.

Kullanıcı, birden fazla parçadan oluşan ekranı, bu yanılsama sayesinde tek bir parça gibi görecek.

Gameband, dünyanın oyuncular için tasarlanmış (ve yüksek performanslı) ilk akıllı saati. Atari oyunlarını ve küçük bir bilgisayar olarak kullanıp Terraria gibi oyunları oynayabildiğiniz versiyonları da bulunan akıllı saat, Indiegogo‘dan fon topluyor ve 189 Dolar‘dan satılıyor.

[inlinetweet prefix=”null” tweeter=”null” suffix=”null”]Apple iOS 10.3 işletim sistemini kullanıma sundu.[/inlinetweet] Sistemin yeni özellikleri arasında, kaybolma ihtimali çok yüksek olarak görülen kablosuz AirPods kulaklıkların yerini tespit etme özelliğinin yanı sıra, CarPlay sistemine getirilen geliştirmeler de bulunuyor. iOS 10.3 en önemli ayrıntısı firmanın 30 yıldır kullandığı dosya sistemini değiştirmiş olması.

Apple bugüne dek kullandığı Hiyerarşik Dosya Sistemi’ni (HFS) yeni geliştirdiği Apple Dosya Sistemi (APFS) ile değiştiriyor.

iPhone 8 ile ilgili kulağımıza çalınanlar her geçen gün artıyor. Son söylentiler ise cihazın tam ekran olacağını, kablosuz bağlantı ile şarj olabileceğini, ön ve arka kapakların cam ve 1.000 Dolar gibi bir ücreti olacağını söylüyor. Elbette dahası da var.

[inlinetweet prefix=”null” tweeter=”null” suffix=”null”]Samsung’un merakla beklenen telefonu Galaxy S8 (ve büyük versiyonu Galaxy S8+) tanıtıldı.[/inlinetweet] İstanbul ve Londra’da yapılan eş zamanlı etkinlikler ile tanıtılan ve Android’in bugüne kadarki en gelişmiş telefonu olarak göze çarpan S8’in teknik özellikleri hayli uzun (fiyatı da hayli tuzlu).

https://www.youtube.com/watch?v=D8Ert5yjMV4

Android’in Kurucu Ortaklarından Andy Rubin Google’daki görevinden ayrılmasının ardından bir akıllı telefon üzerinde çalışmaya başlamıştı. Rubin, geçtiğimiz günlerde resmi Twitter hesabından telefonunun küçük bir kısmının gözüktüğü bir görsel paylaştı.

Sanal Gerçeklik (Virtual Reality / VR) ve Karışık Gerçeklik (Mixed Reality /MR) sürekli ve hızlı bir değişim içinde. Bu teknolojilere ayak uydurmanın zorluğu bir yana getireceklerine dair öngörülerde bulunmak da kolay değil. FuturePi Editörü Lucas Rizzotto, kişisel deneyimlerine dayanarak VR ve MR’ın önümüzdeki 5 yıl içinde getireceklerine dair 6 öngörüsünü listeledi. Rizzotto’ya göre;

  • Hem VR hem de MR kullanmak için ellerimizi kullanacağız (controller olarak).
  • Göz takibi teknolojisi VR ve MR’da önemi bir rol üstlenecek.
  • Fiziksel nesneler VR ve MR deneyimleri ve markalarının önemli bir parçasını oluşturacak.
  • Birçok kişi yapay zekanın, kullanıcı arayüzünün geleceği olduğu kanısında, Rizzotto da yapay zekanın VR ve MR deneyimlerinin bir parçası olacağını düşünüyor.
  • Ayrıca, estetik bir tasarıma ulaşacak olan bağımsız MR cihazları tüketici piyasasına ulaşacak.
  • Son olarak, VR ve MR, artırılmış gerçekliği de kendilerine dahil ederek tek bir kapsayıcı araç haline gelecek.

Hızlı internet bağlantılarımız sayesinde artık içinde bulunduğumuz ortamı fotoğraf ya da canlı video formatında sevdiklerimizle anında paylaşabiliyoruz. Peki o sırada içtiğimiz içeceğin tadını da paylaşabilsek nasıl olurdu? Singapur Ulusal Üniversitesi‘nden araştırmacılar bu soruya yanıt olabilecek bir sistem geliştirdi. Sensörler ve elektrotlardan oluşan sistem, bir bardak limonatanın genel rengini ve ekşiliğini, başka bir noktada bulunan özel bir bardağa internet üzerinden aktarabiliyor.

Bir çalışma bir gün fotoğraf çeker gibi genetik hastalıklarımıza tanı koyulabileceğini öne sürüyor. Ulusal Sağlık Enstitüsü’ne bağlı (NIH) Ulusal İnsan Genom Araştırma Enstitüsü’nden (NHGRI) araştırmacılar, güvenlik sistemleri ve sosyal ağlarda uzun süredir kullanılan yüz tanıma çözümünü nadir bir genetik hastalığın teşhisi için kullandı. Araştırmanın ilk çalışması Down sendromu üzerineydi. Şimdiki hedef ise Noonan ve Williams sendromu.

DiGeorge sendromu olarak da bilinen hastalık kalp problemleri, işitme kaybı, yarık damak ve diğer belirgin yüz özellikleri gibi çeşitli kusurlara yol açtığı için teşhis koymak zor.

1950 yılında John Hopkins Üniversite Hastanesi‘ne rahim ağzı kanseri teşhisiyle yatırılan Henrietta Lacks, oldukça agresif bir kanser türüyle mücadele ediyordu. O dönemde hastanede çalışan bir doktor, Lacks’in kanserli hücrelerinden örnekler alarak üzerinde çalışmak için laboratuvara götürdü. HeLa hücrelerini diğer insan hücresi örneklerinden ayıran özellik önceki örneklerin aksine bu hücrelerin kısa sürede ölmemesiydi. İlaç endüstrisinde kilit rol oynayan bu keşif bugün ailesinin yüklü bir tazminat davasının konusu oldu.

[inlinetweet prefix=”null” tweeter=”null” suffix=”null”]Bilimciler, Alzheimer’ın hangi yaşta oluşacağını önceden belirleyebilen bir genetik test geliştirdi.[/inlinetweet] Yapılan çalışmada en yüksek skor alan yüzde 10’luk kesim, çalışma sırasında Alzheimer’a yakalanma konusunda, çalışmada en düşük skor alan yüzde 10’luk kesime göre üç kat daha fazla risk taşıyordu ve 10 yıl daha erken Alzheimer’a yakalandıkları görüldü.

[inlinetweet prefix=”null” tweeter=”null” suffix=”null”]Bilimciler, ıspanaktan çalışan bir insan kalp kası üretmenin yolunu buldu.[/inlinetweet] Bu çözüm zarar görmüş organların tedavisinde kullanılabilecek. Bu ayın Biomaterials dergisinde yayınlanan çalışma doku mühendisliğinin önündeki en büyük engellerden birisi olarak görülen damar sistemi geliştirme sorununa yeni bir çözüm sunuyor. Bilimciler ihtiyaç duyulan damar ağını sıfırdan oluşturmak yerine, ıspanak yaprağındaki mevcut ağı kullandı.

Worcester Polytechnic Institute (WPI) Öğrencisi Joshua Gershlak “Doku mühendisliğini sınırlayan en önemli faktör, damar ağının üretilememesi. Damar ağı olmayınca çok fazla doku ölümü gerçekleşiyor.” şeklinde konuştu.

İsveçli bilimciler, vücut parçalarının üç boyutlu yazıcılarla üretilmesi konusunda önemli bir eşik olarak görülebilecek bir gelişme ile insan kıkırdak hücrelerini altı haftalık farelere başarıyla nakletti. Araştırmacılar insan kıkırdak hücrelerinden oluşan bir jel üretip bunu CELLINK 3D biyoyazıcı ile bir laboratuvar faresinin içine yerleştirdi. Kıkırdak doku hayvanın içinde büyümeye ve gelişmeye başladı. İki aylık sürenin ardından insan kıkırdağına daha da benzemeye başlayan yapı daha sonra kök hücreler ile desteklendi.

Araştırmacılar bu yöntemle gelecekte kulak, burun ve diz kapağı üretilebileceğini belirtiyor.

Karaciğer nakli bekleyen hastalar 3 yıl içinde bağışladıkları sağlıklı hücrelerin 3D yazıcıda çoğaltılması ile üretilen dokularla sağlıklarına kavuşabilecek. Organovo isimli San Diego merkezli şirket 3D yazıcı ile ürettikleri dokuların farelerde sağlıklı şekilde işlemeye devam ettiğini kanıtladı, şimdi sırada insanlar var. Organovo’nun 3D baskı ile üretilen dokuları şimdilik klinik öncesi ilaç testleri ve keşif sürecini hızlandırmak için kullanılıyor.

[inlinetweet prefix=”null” tweeter=”null” suffix=”null”]Gökbilimciler Nisan ayında ilk defa bir kara deliği gözlemleyebilecek.[/inlinetweet] Üç farklı teleskopun bir araya getirilerek oluşturulduğu Event Horizon Telescope isimli dünyanın en benzersiz teleskopu sayesinde yapılacak bu gözlemde, kara delikler hakkında çok daha detaylı bilgilere sahip olacağımız düşünülüyor.

2024’te Uluslararası Uzay İstasyonu’nun (ISS) miadı dolacak. Belki de dolmayacak… Şu anda kimse bilmiyor, çünkü ABD kongresi konu ile ilgili bir karar almış değil. 2014’te bütçe ile ilgili karar alınırken sadece 10 yıllık düzenleme yapıldı ve daha sonra ne olacağına karar verilmedi. 2024’e hala 7 yıl var ama böylesine büyük projeler için karar ne kadar erken netleşirse o kadar iyi.

Amazon‘un ve Blue Origin adlı roket şirketinin sahibi [inlinetweet prefix=”null” tweeter=”null” suffix=”null”]Jeff Bezos, maceraperestleri uzaya götürecek kapsülün fotoğraflarını yayımladı.[/inlinetweet] Fotoğraf ve illüstrasyonların uzay aracının son haline oldukça yakın olduğu belirtiliyor. Bezos, “Kapsülün iç kısmını; hassas cihaz mühendisliği, güvenlik ve konforu göz önünde bulundurarak tasarladık. Buradan göz atabilirsiniz.” diyerek görselleri paylaştı.

[inlinetweet prefix=”null” tweeter=”null” suffix=”null”]Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA), 140 bin fotoğraflık arşivini açtı.[/inlinetweet] 1920 – 2017 yılları arasından birçok görseli bulabildiğimiz arşivde video ve ses kayıtları da mevcut.

Bu fotoğrafta Jüpiter’deki bir fırtına görülüyor.

Özet Başlıkları

  1. Türkiye ve dünyadan güncel gelişmeler.
  2. Finans teknolojileri.
  3. Bilim, teknoloji, yazılım, donanım.
  4. Dijital girişimler, yatırımlar, web siteleri.
  5. Dikkat çeken tasarımlar, inovatif ürün ve hizmetler.
  6. Sinema, TV, kültür/sanat gelişmeleri.

1 Yorum

Yorum yazmak için tıklayın

Yorumunuz:

e-Bülten Aboneliği