Haftanın Özeti: 245

1 - 7 Temmuz 2019 tarihleri arasında Türkiye ve dünyadan haber, site, yazılım, donanım, cihaz, video ve trendler.

İnternet, Girişimler

Uber ve Lyft gibi şirketler sürücüleri sözleşmeli olarak çalıştırıyor. Bu da sürücülerin, bir şirketin maaşlı elemanı olmanın getirdiği faydalardan yararlanamamasına sebep oluyor. Uber ve Lyft sürücülerinin sosyal güvenceleri ya da sağlık sigortaları yok. Hasta olup da çalışamadıkları günlerde para kazanamıyorlar veya fazladan çalıştıkları günlerde mesai ücreti alamıyorlar. Bu yüzden çalışan olarak sınıflandırılmak istediklerini belirten sürücüler, San Francisco’da şehrin Denetim Kurulu üyeleri ile görüştü. Uber ve Lyft ise konu hakkında ortak bir açıklama yaparak, bu konunun yasalaşması halinde sürücülerin esnek çalışma saatlerini kaybedeceklerini söyledi. Ancak sürücüler taleplerinde ısrarcı ve yetkililerin de sürücülerin talebine olumlu baktığı belirtiliyor. 10 Temmuz’da yapılacak nihai görüşme ile konu hakkında karar alınmış olacak.

“Dara (Uber CEO’su), ben kiramı ödeyemiyorum senin 17 milyon Dolar’lık mansiyonun nasıl?”

Vikipedi’nin kurucularından Dr. Larry Sanger, 4-5 Temmuz’da sosyal medya grevi yapılması konusunda çağrıda bulundu. Greve katılanlar iki gün boyunca, sosyal medya grevi yaptıklarını söyleyen gönderiler paylaşmak dışında sosyal medya kullanmadı. Katılımcılar, #SocialMediaStrike etiketini kullanarak grev paylaşımları yaptı. Grevin sebeplerini açıkladığı bir blog yazısı yazan Sanger, “Bizleri maniple eden kurumların karşısında birlik olup; verilerimizin, gizliliğimizin ve kullanıcı tecrübemizin kontrolünü geri alacağız.” ifadelerini kullandı. Grev; Twitter ve Reddit gibi sosyal ağlarda epey yankı uyandırsa da grevin etkililiğini sorgulayan kullanıcılar da var.

3 Temmuz günü Facebook, Instagram ve WhatsApp’ta birtakım kesintiler yaşandı. Konuyla ilgili açıklama yapan Facebook, “Sorunun farkındayız. Her şeyi eski haline döndürmek için çalışıyoruz. Sorunun kaynağının rutin onarım işlemlerinde yaşanan bir hata olduğunu düşünüyoruz.” dedi. Facebook Mart ayında da sunucu ayarı değişikliği yüzünden olduğu tahmin edilen büyük bir kesinti yaşamıştı. Bir ay sonra da Facebook, Instagram ve WhatsApp’ı kapsayan diğer bir kesinti yaşanmıştı. Bu son olay, bu yıl yaşanan üçüncü büyük kesintiyi oluşturuyor. Sorunun çözülmesinin ardından Twitter üzerinden açıklama yapan Facebook ve Instagram, kullanıcılarından özür diledi.

Bu kesinti sırasında Facebook’a girenler ise ilginç bir görüntüyle karşılaştı. Facebook’ta yüklenemeyen fotoğrafların yerinde “Bu fotoğrafta muhtemelen üç kişi, kapalı bir mekanda oturuyor” ya da “Bu fotoğrafta koşan bir köpek var” gibi yazılar görünüyordu. Bu yazılar, Facebook’un yazılımının yüklediğimiz her fotoğrafı incelediğini ve içeriğini kaydettiğini gösteriyor. Yani Facebook sadece profilinize yazdığınız verileri değil aynı zamanda ne gibi ortamlarda neyin fotoğrafını çekip paylaştığınızı da biliyor ve size gösterdiği reklamları bunlara göre belirliyor. Tabii ki bu yöntemin kötü amaçlı kullanılmasına gerek yok. Facebook bu özelliği, görme engelli kişilere, ana sayfada paylaşılan fotoğrafların içeriğini göstermek için de kullanıyor. Ama Facebook’un bize uygun reklamlar göstermek için mahremiyetimiz nasıl hiçe saydığına dair sayısız örnek gördükten sonra bu uygulamanın da sadece bir erişilebilirlik hizmeti olduğunu düşünmek oldukça naif bir yaklaşım olur

Facebook’un yaşadığı sorunların hemen ertesi günü (Perşembe) bu kez Apple ciddi bir kesinti yaşadı. Özellikle Avrupa’da ve ABD’nin doğu kıyılarında etkili olan sorunlar sebebiyle Apple kullanıcıları iCloud üzerinden çalışan Fotoğraflar, Kişiler ve Takvim gibi uygulamalarına erişim sıkıntısı yaşadı. Yaklaşık üç saat süren sorunlar Türkiye saatiyle akşam 21:45 civarında çözüldü.

Mozilla’nın ücretli tarayıcı geliştirdiği haberini daha önce yapmıştık ancak o zaman bu hizmetin fiyatı henüz belli olmamıştı. Yakın zamanda birkaç çevrim içi yayıncıyla iş birliği yaparak harekete geçtiğini açıklayan Mozilla, cüzi bir ücret karşılığında bazı siteleri reklamsız görmenizi sağlayacak. Olayın mantığı basit; kullanıcı Mozilla’ya aylık 4,99 Dolar ödeyecek. Bu para, reklamsız bir internet tecrübesine sermaye olmak üzere Mozilla ve iş ortakları arasında paylaşılacak. Mozilla, abonelerine haberlerin sesli versiyonlarını, kullanıcının cihazları arasında senkronize olabilen yer imlerini ve en çok okunanlar önerilerini sunacağını da açıkladı. Bir içeriği okurken yarıda bırakmak zorunda kalırsanız Mozilla kaldığınız yeri otomatik olarak kaydedecek. Diyelim ki içeriği okumaya bilgisayar başında başladınız, başka bir cihazdan aynı içeriği okumaya devam edebileceksiniz. Araç kullanırken de haberleri sesli dinleyebileceksiniz.

Google Chrome’un reklam engelleyici uygulamaları kısıtlama kararının ardından, Chromium tabanlı web tarayıcısı Brave, kendi reklam engelleme özelliğini geliştirme kararı aldı. Firefox’un kurucularından, JavaScript’in yaratıcısı Brendan Eich tarafından geliştirilen Brave tarayıcı, artık reklam engelleme teknolojisi için C++ yerine Firefox’un geliştirdiği Rust’ı kullanma kararı aldı. Yeni gelişmelerle birlikte reklam engelleme teknolojisinin Chrome’a göre 69 kat daha hızlı olduğunu ve ortalama talep sınıflandırma süresinin 5,6 mikrosaniyeye kadar düştüğünü belirten Brave bu geliştirmelerin son kullanıcı tarafından fark edilmesi zor olsa da özellikle işlemciye binen yükün önemli oranda azaldığını söyledi.

Google, reklam gelirlerinin azalmasını istemediği için Chrome tarayıcılarda reklam engelleyici uygulamaları kısıtlama kararı aldı. Ancak birçok kullanıcı için reklamların engellenmemesi demek, başka tarayıcılara geçiş yapmak anlamına gelecek. Brave’in dışında Mozilla Firefox, Vivaldi ve Opera gibi tarayıcılar, Chrome’dan vazgeçen kullanıcılara hizmet vermek için sırada bekliyor. Aslında Google ürünlerinden uzaklaşmak için tek sebep reklamların artması değil. Büyük teknoloji şirketleri, tüm kullanıcılarına dair çok fazla veri topluyor ve bu veriler kullanıcıları maniple etmek için kullanılabiliyor. Bu yüzden, bu şirketlerin ürünlerinin mümkün olduğunca kullanılmaması tavsiye ediliyor. Restore Privacy (Mahremiyeti Geri Kazanma) hareketinin arkasındaki kişi olan Sven Taylor, Google’ın ürünlerine alternatif olarak kullanabileceğiniz, mahremiyete daha saygılı ürünlerden oluşan bir liste hazırladı. Listede arama motoru, e-posta servisi, tarayıcı, takvim vb. alanda, Google’ın servislerine alternatif olarak kullanabileceğiniz ürünler yer alıyor. Listenin tamamına buradan ulaşabilirsiniz.

Bugün internet sitelerinde kullanılan tasarım ögelerinin çoğu birbirine benziyor ve tüm bunlar uzun zamandır internette görmeye alıştığımız uygulamalara dayanıyor. Daha önce hiç girmediğimiz bir siteye girdiğimizde kısa sürede nasıl üye olabileceğimizi, menüye ya da ayarlara nasıl ulaşabileceğimizi kestirebiliyoruz. Peki bu durum böyle olmasaydı ve internet siteleri alışkın olmadığımız şekilde tasarlansaydı nasıl olurdu? Bagaar adlı blog, kullanıcıları çıldırtabilecek, tasarımcılara da kötü bir örnek olarak sunulabilecek bir internet sitesi hazırladı. Bu siteye üye olmaya çalıştığınız bir oyun da mevcut. Ben 3 dakika uğraştım, ilk sayfadaki formu doldurup onaylayamadım. İsterseniz siz de bir göz atın.

SpaceX, uydudan internet projesi Starlink’in uydularının neredeyse tamamını yerlerine yerleştirdi. Proje kapsamında 60 adet uydu fırlatıldı. Fırlatma esnasında üç uydunun iletişimi kesildi. Bu uydular bir süre Dünya’nın etrafında dolaşıp daha sonra düşerken atmosferde yanacak. SpaceX, uydulardan iki tanesini bilerek yörüngeden çıkaracağını duyurdu. Bunun sebebi, bir uydunun ömrünü doldurduğunda ne olduğunu görmek. Böylece uzay çöplüğü konusundaki endişeler hafifletilmiş olacak. Artık uyduların çoğu yerine yerleştiği için test aşamasına geçilebilir. Test aşamasında, Kuzey Amerika’daki ağ geçitleri kullanılarak, kapasite ve gecikme süresini test etmek için video yayını yapılıp video oyunlar oynanacak.

Bitcoin’in birkaç yıl önce kısa sürede çok fazla değer kazanması ve sonrasında aynı hızla düşüşe geçmesi, dijital para biriminin güvenilirliği konusunda endişelere sebep olmuştu. Sonraki dönemde daha düzenli bir şekilde yükselişe geçen Bitcoin’in daha güvenilir bir yatırım aracına dönüştüğü düşünülmeye başlamıştı. Ancak geçtiğimiz hafta Bitcoin’in sadece 10 dakika içinde 1800 Dolar değer kaybetmesi, dijital para biriminin hala riskli bir yatırım aracı olduğunu hatırlattı. Bunun yakın zamanda yaşanacak yüzde 20-30 civarında değer kaybının habercisi olduğunu söyleyen analist Robert Sluymer yanılmadı. 29 Haziran’da 12 bin 400 Dolar’ı bulan Bitcoin, bu hafta içinde 9 bin 800 Dolar’a kadar geriledi. 2 Temmuz’da dip yaptıktan sonra toparlanma eğilimi gösteren Bitcoin hafta sonuna doğru yine 12 bin seviyesine yükseldi ancak hala dalgalı seyreden kur Cuma günü 11 bin Dolar’ın altını gördü.

Cambridge Üniversitesi tarafından üretilen yeni bir çevrimiçi araç, Bitcoin’in neredeyse tüm İsviçre kadar enerji harcadığını gösterdi. Cambridge’in aracına göre Bitcoin şu anda yaklaşık 7 gigavat elektrik kullanıyor. Bu rakam, beş adet Keban barajının bir yılda üreteceği enerjiden daha fazla enerji anlamına geliyor. Bitcoin enerji uzmanı Alex de Vries ise Bitcoin ile ilgili asıl sorunun kripto paranın karbon ayak izi olduğunu söylüyor. Joule adlı bilim dergisinde yayımlanan bir araştırma, Bitcoin için kullanılan elektriğin yılda 22 megaton kadar karbondioksit ürettiğini gösterdi. Bu da küçük bir Doğu Avrupa ülkesinin yıllık karbon ayak izine eşit.

Singapur merkezli kripto para borsası Bitrue, Twitter üzerinden yaptığı bir açıklamayla 4,5 milyon Dolar değerinde kripto para çaldırdığını duyurdu. Duruma hemen müdahale edip kontrol altına alan Bitrue, olayı incelerken bir yandan da Huobi Global, Bittrex ve Change Now gibi diğer kripto para borsalarını durumdan haberdar ederek etkilenen fon ve hesapları dondurmaları konusunda uyardı. Bu yıl yayımlanan bir rapor, kripto para borsalarının dolandırıcılık ve siber saldırılar yüzünden 2019’un ilk çeyreğinde toplamda 1,2 milyar Dolar kaybettiğini gösteriyor. 2018’in tamamında bu şekilde kaybedilen rakam 1,7 milyar Dolar idi.

ABD’nin Utah eyaletinde yaşayan 23 yaşındaki DerpTrolling lakaplı Austin Thompson, çok sayıda çevrimiçi oyun hizmetini kullanılamaz hale getiren DDoS saldırıları düzenlediği için 27 ay hapis cezasına çarptırıldı. Saldırılar, Sony PlayStation Network, Steam, Xbox, EA, Riot Games, Nintendo, Quake Live, DOTA2 ve Leage of Legends sunucularını etkiledi. Özellikle 2013’ün Aralık ayı ile 2014’ün Ocak ayı arasında gösterdiği faaliyetleriyle tanınan Thompson, hapis cezasının yanı sıra Daybreak Games’e (eski adı Sony Online Entertainment) 95 bin Dolar tazminat ödeyecek. Hacker’ın 27 aylık hapis cezası 27 Ağustos’ta başlayacak.

Hatırlatma: Hafta özetimiz toplam 5 sayfadan oluşuyor.Diğer kategorilere ait gelişmelere aşağıdaki listeden geçebilirsiniz.

Özet Başlıkları

  1. Türkiye ve dünyadan güncel gelişmeler.
  2. Bilim, teknoloji, yazılım, donanım.
  3. Dijital girişimler, yatırımlar, web siteleri.
  4. Dikkat çeken tasarımlar, inovatif ürün ve hizmetler.
  5. Sinema, TV, kültür/sanat gelişmeleri.

2 Yorum

  • Selamlar;
    Öncelikle verdiğiniz bu büyük emek için teşekkür ederim. Naçizane ekstra bir göz daha eklemenizin ufak ama can sıkıcı bazı hataların önüne geçeceğini düşünüyorum.
    Örneğin “27 bin” yerine “217 bin” yazılması ve güç-enerji kıyası gibi teknik birtakım hatalar giderilebilir.
    Kolaylıklar dilerim.

  • senin derdin batsın kardeş dediginden hiç bir şey anlaşılmıyor… :)

Yorum yazmak için tıklayın

Yorumunuz: