Haftanın Özeti: 89

4 – 10 Temmuz 2016 tarihleri arasında Türkiye ve dünyadan haber, site, yazılım, donanım, cihaz, video ve trendler.

Bilim / Yazılım / Donanım

  • 2012 yılında Kiva robotlarını satın alan Amazon’un kurucusu Jeff Bezos, 2012’den bu yana bu konu hakkında pek bir şey söylemedi. Amazon, sektörde neredeyse tek başına liderliği sürdüren Kiva robotlarıyla birlikte çok başarılı olsa da diğer şirketlerin başlattığı birçok girişim mevcut. En azından şimdilik, robotların tamamen insan gücünün yerini alması mümkün görünmüyor.

  • Geçtiğimiz yıl Amazon, depolarında çalışan robotların performanslarını artırmaya yönelik çalışmaları cesaretlendirmek için ‘Toplama Kapışması’ adı altında bir yarışma başlattı. Bu sene ise rekabet toplama ve konteynıra yerleştirme ile sınırlı tutulmayıp işlemin tersi için de yaşandı. Hollanda’nın Delft Teknoloji Üniversitesi’nden Team Delft her iki durumda da şampiyon oldu.

  • Uluslararası Çalışma Örgütü’nün hazırladığı rapora göre, otomasyon teknolojilerinin gelişmesi ve yaygınlaşması ile birlikte sadece Güneydoğu Asya’da önümüzdeki 20 yıl içinde 137 milyon işçi işinden olabilir. Raporda otomasyondan en çok etkilenecek olan sektörlerin başında tekstil sektörünün geldiği belirtiliyor. Değişimden etkilenecek olan ülkeler olarak Kamboçya, Endonezya, Filipinler, Tayland ve Vietnam listeleniyor.

thai_0

  • ESET antivirus şirketi araştırmacıları Mac’lerin bir güvenlik açığından faydalanarak (sahibine ait kullanıcı adı ve şifreleri barındıran) keychain dosyasında tutulan kimlik bilgilerini çalabilen ve saldırganlara sistemi kontrol altına alma imkanı veren Keydnap adlı bir kötü yazılım tespit etti. Özellikle OS X’in son versiyonunda tüm güvenlik özellikleri kullanımdayken kötü yazılımla enfekte olması her zamankinden daha zor olan Mac’e karşı geliştirilen bu atak, saldırganların her koşulda son derece yaratıcı yöntemlerle kullanıcıları kandırmaya ve alışkanlıklarını istismar etmeye devam edeceklerinin en yeni göstergelerinden biri.

MAC-OSX-Leopard

  • Uzun süredir artırılmış gerçeklik teknolojisi üzerine çalışan ve büyük şirketlerden yatırım alan Magic Leap’in yöneticilerinden Graeme Devine yaptığı konuşmada şirketin amaçlarından bahsetti. Devine’e göre Magic Leap artırılmış gerçeklik gözlüğü düşündüğümüzden çok daha çabuk hayatımıza girecek. Magic Leap’in Google Glass gibi tepki çeken değil insanların vazgeçemediği bir cihaz üreteceğini vurgulayan Devine, amaçlarının dünyayı ve insanların dünyayla etkileşimini değiştirmek olduğunu dile getirdi.

magic-leap-still

  • Blackberry markasıyla özdeşleşen fiziki klavyeli Classic modelini artık üretmeyeceğini açıkladı. Son olarak geçtiğimiz yılın başında dokunmatik klavye tercih etmeyen klasikçiler için sunulan model, Blackberry 10 işletim sistemine sahip. Blackberry’nin artık Alphabet’in Android işletim sistemi ile telefon yapacağı ve odağını akıllı telefonlardan, şirketlerin ve hükümetlerin cihazları yönetmek için ihtiyaç duydukları yazılım çözümlerini geliştirmeye kaydıracağı açıklandı. Biz de böylece çoktan alıştığımız ‘bir devrin sonu’ anlarından birini daha yaşamış olduk. Seni unutmayacağız takım elbiseli ve çok önemli adamların aşırı ciddi telefonu… Bu vedanın üzerine Apple’dan iyi haber: 16GB iPhone da tarih oluyor. iPhone’lar artık 32GB, 128GB ve 256GB olarak sunulacak. Aslında bu bilgi söylenti niteliğinde, iPhone 7 ile birlikte destekli olup olmadığını göreceğiz. Daha çok fotoğraf ve video çeken, her şey için en az bir uygulama kullanmak zorunda olan, daha çok müzik dinleyip video izleyen insanlara reva mı 16GB? Hiç sanmıyoruz.

  • FM özelliği, iPhone’lar da dahil olmak üzere neredeyse her akıllı telefonda bulunan Qualcomm LTE modemin içinde hazır olarak bulunuyor. Ancak üreticiler genellikle bu özellik kendi çıkarları ile ters düştüğü için FM radyoyu devre dışı bırakmayı tercih ediyor. Veri satarak para kazanan GSM operatörleri de ücretsiz veri sağlayan radyo özelliğinin kullanılmasını istemiyor. Bu sebeple hepimiz aslında cebimizde birer radyo taşıyor olmamıza rağmen dilediğimizde radyo dinleyemiyoruz.

  • Konsol satışlarının etkilenmesinden endişe ederek popüler oyunlarını akıllı telefonlarda kullanıma sunmayan Nintendo’nun mobil platform için yaptığı ilk Pokemon oyunu Pokemon Go, piyasaya çıktığı günden itibaren büyük etki yarattı. Sosyal medyada yapılan paylaşımlarla herkesin dilinde olan oyun Nintendo’nun hisselerini de son iki ayın zirvesine çıkardı. Hisselerinin değeri bir anda yüzde 10 artış gösteren Nintendo, mobil oyunlardan bu yıl 450 milyon dolar gelir elde etmeyi planlıyor.

https://youtu.be/GQgbXJub-IQ

  • California Üniversitesi’nde felsefe profesörü olan Eric Schwitzgebel, yapay zekaya ilişkin etik tartışmalara yeni bir boyut kazandırarak ‘acı ve üzüntü gibi duygulara sahip olacak kadar gelişmiş yapay zekaya karşı sorumlu muyuz?’ sorusuna ‘hem de insanlara karşı olduğumuzdan daha çok sorumluyuz’ cevabını veriyor. Gayet temel bir açıklaması var: Varlığından sebep olduğun şeyden sorumlusundur. Onları acı çekecek şekilde tasarladıysak çektikleri acıdan biz sorumluyuz. Teknoloji felsefesine dair leziz bir okuma için buradan buyrun.
'Varlığına sebep olduğumuz şeyden sorumluyuzdur.'
‘Varlığına sebep olduğumuz şeyden sorumluyuzdur.’
  • Gelecek bilimci Dr. Ian Pearson tarafından hazırlanan ve Bondara tarafından desteklenen bir rapora göre, 2050 yılına geldiğimizde robotlarla sevişiyor olacağız. Pearson’ın gelecekteki seks hayatımızı tasvir etmeye çalıştığı rapor, günümüzde var olan teknolojiye dayanan tahminlerden öteye gitmiyor ama robotların dahil olduğu bir cinsel hayat fikri çok da uzak görünmüyor.

robot

  • Yapay zeka ile ilgili teknik gelişmeler beraberinde pek çok etik tartışmayı getiriyor. Şimdi sıra insanınkine benzer sentetik bir zekanın insanı insan yapan öğelerden biri olan ‘ahlak’ yapısına sahip olup olamayacağı konusuna geldi. Duke Üniversitesi’nden araştırmacılar insanların her gün çok çeşitli şekillerde karşılaşabildikleri, zaman zaman hayati neticeleri olan ahlaki ikilemleri anlamaya çalışıyorlar. Vardıkları sonuç ise kaba taslak ve eksik olarak şöyle ifade edilebilir: Biz insanın ahlakını şekillendiren dinamikleri anlamakta o kadar yolun başındayız ki, kendimizi çözüp bitirip robotlara ahlak özelliği kazandırmamız yakın gelecekte hiç de mümkün görünmüyor. Satrançta, langırtta alt edilmekten, iş gücünde ve dahi cinsellikte yerimizin alınmasından yıldığımız şu günlerde o kadar da taklit edilebilir olmadığımızı duymak sizin de gururunuzu okşamadı mı? Bir süre en büyük üstünlüğümüz zekamızdan ziyade ahlakımız olacak gibi görünüyor. Tadını çıkaralım.
Peki ya hem bizden zekalı hem de bizden ahlaksız olurlarsa?
Peki ya hem bizden zekalı hem de bizden ahlaksız olurlarsa?
  • Kibirli ve asap bozucu yaratıklar olduğumuzun gayet farkında olduğumuzdan mı yoksa herkesi kendimiz gibi sanarak hayatta kalmayı prensip edindiğimizden mi bilinmez ama yapay zekanın bizi bitireceği günlerin tüyler ürperten detayları gün geçtikçe daha canlı şekilde fantazilerimizin parçası olmaya başladı. Bu konsept videoda da üretim bantlarında başlayan küçük işine bütün bir fabrikayı çekip çevirerek devam eden Ana’nın, (kaçınılmaz olarak) ‘neden benden daha az gelişmiş insan parçaları için gece gündüz çalışıyorum’ diye düşünüp olay çıkarmaya karar verişine tanıklık ediyoruz. Otomotivden gıdaya, ilaçtan tıbba varlığını doğrudan etkileyen ne varsa robotların üstüne yapıp kendine kalan zamanı öldürüleceği ya da köleleştirileceği kaygısıyla geçirmek… Ne kadar da insana dair, ne kadar da anlaşılır.

  • Bulgaristan’da devlet daireleri için geliştirilen yeni yazılımların kaynak kodunun paylaşılması ve açık kaynaklı yazılım kullanımının desteklenmesi için hazırlanan yasa kabul edildi. Bundan sonra halkın vergileriyle satın alınan yazılımların ne gibi özelliklere sahip olduğu ve halka ne gibi faydalar sağlayacağı toplum tarafından incelenebilecek. Ayrıca yasayla birlikte güvenlik açıklarının da geliştirme aşamasında tespit edilebileceği düşünülüyor.

shutterstock_270760817_Bulgaria

  • Amerika Birleşik Devletleri’nin California eyaletinde bulunan Alameda Country Şerif Ofisi, suç üstü / baskın operasyonları ve arama kurtarma çalışmaları için faydalanılan drone (insansız hava aracı) sayısını artırdı. Sadece Haziran ayında 3 drone görevine çıkıldığını belirten Şerif, bu teknolojiyi insanların güvenliği ve iyilikleri için kullandıklarını açıklayarak drone’lara karşı mücadele veren sivil toplum kuruluşlarına dolaylı da olsa bir açıklama yapmış oldu. Böylece gözetlenme ve güvenlik edişelerinin kol kola girdiği insansız hava araçları ile yaşama gerçekliğine dair alışılmış bir tartışma ateşlendi: Halkın vergileri ile halkı gözetlemek üzere bir teknoloji kullanmak ne kadar doğru? Denetleme mekanizmaları var mı varsa aktif olarak uygulanabilyor mu? Lokal güvenlik güçlerince şimdilik ufak ve orta çaplı suçların takibi için kullanılan teknoloji bir gün emniyet sisteminin ayrılmaz bir parçası olabilir. Tepemizde uçuşan ajan drone’lara alışmalı mıyız? Mahremiyet sorunu nasıl aşılacak bilinmez ama Gregory J. Ahern yöntemi şimdilik California’nın bir kasabasında ‘yürürlükte’.

  • Akıllı telefonlarla birlikte dünyadaki her şeyle sürekli bağlı durumda yaşayabiliyoruz. Ancak beynimiz bu tarz bir çalışma biçimine alışkın değil. Bildirimlerle ya da sosyal medyayı kontrol etme isteğiyle sürekli bölünen işlerimiz, beynimizin çok fazla yorulmasına ve verimsiz çalışmasına sebep oluyor. Araştırmacılar her iş için belirli bir vakit ayırmanın ve bu sürede sadece o işe odaklanmanın en doğru yöntem olduğunu belirtiyor.

emailchecking

  • Tekstil dünyası naylonun icadından beri böyle bir şey görmedi. ‘Örümcek İpeği’ standartlarımızı alt üst eden özellikleri ile Örümcek Adam’ın bileklerinden uzanıp trenleri yavaşlatan özel bileşim ağı aratmıyor. Çelik kadar dayanıklı, paket lastiği kadar hafif ve esnek. Bu özellikleri onu ‘kevlar’dan (çok hafif karbon kökenli çok sağlam liflerden oluşan bir malzeme) daha dayanıklı kılıyor. Bu protein bazlı mikrofiber adını ve ilhamını örümcek ağlarından alıyor fakat yapımında örümcek kullanılmıyor. Genetik olarak değiştirilmiş maya, şeker ve suyun fermantasyonu ile elde ediliyor. Otomotivden tıp ve dış mekan giyimine kadar pek çok kullanım alanına sahip olması beklenen malzemeyi geliştirme çalışmalarını yürüten Bold Threads’in yakın dönemde 50 milyon dolarlık yatırım aldığı ve açıkhava markası Patagonia ile ortaklığa gittiği açıklandı.

bolt-3879

  • Yıllardır üzerinde tartışmalar devam eden genetiği değiştirilmiş organizmalara (GDO) doğal olmadıkları gerekçesiyle temkinli yaklaşılıyor. Ancak yapılan araştırmalarda bu ürünlerin insanlar ya da hayvanlar tarafından tüketilmesinde herhangi bir sorun olmadığı defalarca kanıtlandı. Yine de Greenpeace gibi bazı örgütlerin bu ürünler hakkında karalayıcı kampanya yürütmeye devam etmesine tepki olarak Nobel ödüllü 109 bilimci konu üzerine ortak bir açıklama yayınladı. Açıklamada GDO’lu ürünlere karşı çıkmanın, açlık problemi çeken insanlara besleyici gıdalar ulaşmasını engellediği ifade edildi.

GDO

  • Hayvansal ürünleri hayvanlara zarar vermeden üretmek isteyen pek çok şirket bulunuyor. Memphis Meats, sığır, domuz ve kanatlı hayvan kök hücrelerini kullanarak yapay et üretiyor. New Wave Food, bitki ve alg kök hücrelerinden karides tadında ve dokusunda yiyecekler üretiyor. Modern Meadow ise benzer bir teknolojiyi kullanarak ürettiği derileri pek çok farklı endüstriye satmak için çalışmalar yürütüyor. Gelzen yiyecek, ilaç ve kozmetik ürünlerinde kullanılacak jelatinleri hayvanları kullanmadan üretirken, Willow Cup’ın amacı ise hayvan sütü kullanmadan, hayvan sütü tadında süt ürünleri üretmek.

  • 3 Haziran 2016 tarihinde son üçgen panelin de montajı ile Çin’in devasa radyo teleskobu FAST (Five-hundred-meter Aperture Spherical Radio Telescope) 1,5 milyar yuan (180 milyon Amerikan doları) maliyetin hakkını vererek dünyanın en güçlü tek çanaklı radyo dedektörü ünvanını kazandı. FAST projesinin baş mühendisi Nan Rendong dev teleskop sayesinde Çinli astronomların Samanyolu’nda hidrojen araştırmaları, sönen yıldızların tespiti ve diğer medeniyetlerden gelebilecek olası sinyallerin takibi gibi pek çok bilimsel hedefi gerçekleştirme imkanı kazandıklarını açıkladı.

fast-telescope-1

  • Köpeklerin hayranlık uyandıran güçlü koku alma duyuları ihtiyacımız olduğunda kullanımımıza sunulsaydı soluduğumuz havadaki, yemeğimizdeki zehirli kimyasalları tespit etmemiz hiç zor olmazdı. En iyi bildiğimiz elektronik burun cihazı ‘alkolmetre’. Kimyasal tepkime alıcısı yardımı ile nefesimizdeki alkolü tespit edip bunu elektronik bir cihazın ekranına yansıtabilen bu sistemin, alkolün tespiti sağlığımızı çok daha ciddi boyutlarda tehdit eden diğer kimyasallara göre kolay olduğundan, pek de karmaşık bir iş gördüğü söylenemez. Çok düşük seviyelerdeki sinir gazı ve haşere ilacı gibi bileşenleri tespit edebilen sistem ise Belçika’da uluslararası bir araştırma ekibi tarafından geliştirildi. MOF adı verilen yöntemle sarin gazı gibi kimyasal silahlardan yemeğimizde besin zehirlenmesine sebebiyet verecek tepkimelere kadar pek çok zararlı madde (Olimpik havuzdaki bir damla miktarında bile olsa) tespit edilebiliyor. Yapılacak geliştirmelerle akciğer kanseri ve MS gibi hastalıkları başlangıç safhalarında tıpkı alkolmetrede olduğu gibi nefes örneği ile tespit etmek mümkün olabilir. Orijinali kopya olandan ayırmak ya da içinde ne olduğundan emin olamadığımız bir yemeği kontrol etmek gibi geniş perspektifte uygulama alanlarına sahip olacağı düşünülen teknoloji elektronik cihazlarda da çalışabildiği için telefonlarımıza (onca şeyin yanında bir de) elektronik burun işlevi kazandırabilir.

1-electronicno

  • Birleşik Devletler donanması bomba koklayan çekirgelerine bir yıl içinde kavuşmayı planlıyor. Donanma Araştırmaları Ofisi geçtiğimiz haftalarda üç yıllarını çekirgelerin uzaktan bomba ve patlayıcı tespiti yapabilmesini sağlamaya adayan Washington Üniversitesi araştırmacılarını 750 bin dolar ile ödüllendirdi. Bu yeni nesil böcekler mayın gibi tehlikelerin bulunduğu alanlardaki kimyasal değişimleri antenleri aracılığıyla algılayıp uzaklardaki kullanıcıyı uyarabiliyor. Biyomedikal mühendisi Baranidharan Raman çekirgelerin kimyasal duyularının son derece gelişmiş olduğunu ve ortamdaki yeni kokuyu birkaç yüz milisaniye içinde tespit edebildiklerini belirtiyor. Bu iş için köpekler her zaman bir numaralı adaylarsa da, böceklerin daha az karmaşık olan sinir sistemleri onları daha kolay ‘geliştirilebilir’ ve yönetilebilir kılıyor. Çekirgenin duyu verisini aktarmasını sağlayacak modifikasyon basit bir cerrahi operasyon ile sağlanıyor. Raman çekirgelerin operasyondan sonraki 1 gün içerisinde toparladıklarını ve hiçbir şey olmamış gibi hayatlarına devam edebildiklerini belirtiyor. Böylece kedi, köpek, güvercin, yunus gibi savaşlarımıza cebren ve hile ile dahil ettiğimiz hayvanlara bir yenisi daha eklenmiş oluyor.

cekirge

  • Diş yenileyici özelliği olan bir dolgu sayesinde kanal tedavisi tarih olabilir. Nottingham Üniversitesi ve Harvard Üniversitesi’nden araştırmacıların geliştirdiği tedavi yöntemi Kraliyet Kimya Derneği tarafından ‘çığır açıcı’ olarak nitelendirildi ve ödüle layık görüldü. Özel diş dolgusu kök hücreleri uyararak dentin tabakasının (dişin büyük çoğunluğunu oluşturan kemiğimsi yapı) güçlenmesini sağlıyor. Bu da temel olarak diş hastalıklarından ötürü zarar gören dişin yeniden büyütülmesi anlamına geliyor.

stem-cell-teeth-cavity-root-canal

  • Bilimciler artık eksik ya da hasarlı anatomik parçaların yerine kullanmak üzere domuz kemiği yetiştirip şekillendirebiliyorlar. Bir domuzun alt çenesini (yüzdeki en güçlü ve karmaşık kemiklerden biri) onarmak için kullanılan teknolojinin vücudun diğer kısımları için de kullanılabileceği düşünülüyor. Kemiklerin boyut ve şekil farklılıkları sebebiyle hasta ya da yaralının kendi vücudundan alınması her zaman mümkün olmuyor. Mümkün olduğunda ise vücudun başka bir yerine zarar vererek aşırı derecede ağrıya sebep olabiliyor. Kemiğin muadili olarak titanyumun kullanıldığı durumlarda ise kemik iliğinde azalma gözlendiği için bu metalik yöntem pek tercih edilmiyor. Kemik bağışında ise doku uyuşmazlığı riski yüksek. Yani şartlar kendi kemiğini kendin üret diyor.

  • Kan beyin bariyeri bedenimizdeki hayranlık verici koruma mekanizmalarından biridir. Kandaki patojenlerin beynimize girişine engel olurken, suyu, gerekli gazları ve bazı yağda çözülebilen molekülleri ayırt ederek içeri girmelerine izin verir. Aynı zamanda beyin tümörlerini tedavi etmemizin önündeki en büyük engel olma özelliğini de taşır. Çünkü bugüne dek beyindeki kanserli hücrelerin tedavisi için onu aşabilen bir ilaç geliştirememiştik – ta ki Birleşik Krallık’ın Portsmouth Üniversitesi Beyin Tümörü Araştırma Merkezi araştırmacıları kanda tamamen çözülerek beyne kadar ilerleyebilen ve sağlıklı hücrelere zarar vermeksizin kanserli hücreleri öldürebilen bir sıvı aspirin ile sislerin arasından çıkıp gelene kadar. Merkezin yöneticisi Sue Farrington Smith ‘Bu oyunu tamamen değiştirme potansiyeline sahip bir araştırma. Diğer tüm kanser türlerinden daha fazla çocuk ve 40 yaş altı yetişkin ölümüne sebep olan bu yıkıcı hastalığın tedavisini bulmamızın yolunu açacak bilimsel gelişme, sürdürülebilir araştırmalarla neler başarabileceğimizin en büyük kanıtlarından biri.’ açıklamasında bulundu.

Blood_Brain_Barriere

  • Birleşik Devletler Vanderbilt Üniversitesi psikoloji bölümü tarafından yapılan bir araştırmada beynin görme merkezinin 20 dakika boyunca düşük elektrik akımı ile uyarılması sonucunda görme duyusunda etkisi 2 saate yakın süren yüzde 75 oranında bir iyileşme gözlendi. Görme bozukluğu olanlarda bu iyileşme daha fazla oldu. Beynin farklı noktalarının elektrik akımı ile uyarılması düşünsel işlemlerde iyileşme sağlıyorsa bunu birinin görme duyusunu iyileştirmek için de kullanabilir miyiz’ sorusu ile yola çıkan araştırmacılar böylece görme duyusunu göz seviyesinde (lasik operasyon ya da gözlük gibi çözümlerle değil) beyin seviyesinde iyileştirmeyi başarmış oldu. Demek ki makul düzeyde ‘elektrik almak’ hakikaten de iyileştirici bir etkiye sahipmiş, yabana atmayalım.

eye

  • Google’ın yapay zeka organizasyonu DeepMind görme duyusunu tehdit eden göz hastalıkların erken teşhisinde kullanılacak. Yürütülecek araştırma projesinde makine öğrenimi yöntemi ile 1 milyonun üzerinde göz taramasını analiz edip insanların göz ardı ettikleri erken belirtileri tespit edebilen algoritmalar yaratması beklenen Deep Mind’ın medikal ortağı ise Birleşik Krallık Ulusal Sağlık Servisi. DeepMind kurucularından Mustafa Suleyman, yaşlanmaya bağlı bozulma ve diyabete bağlı retinopatiye (dünya çapında en hızlı yaygınlaşan körlük sebebine) özel olarak odaklanılması beklenen araştırmanın potansiyeline ulaşması durumunda bu sebeplere bağlı ciddi görme kayıplarının yüzde 98 oranında önlenebileceğini belirtiyor. (Diyabet hastalarının görme yeteneklerini kaybetme riski normalin 25 kat üzerinde).

  • Sooam Biyoteknoloji Araştırmaları kurumu, hayvanseverlerin ölen köpeklerinden aldığı genleri, genetik özelliklerinden arındırılmış bir yumurta hücresine yerleştiriyor. Daha sonra bu yumurta hücresi başka bir köpeğin rahmine yerleştiriliyor. 2 ay sonra doğan yavru köpek, ölen köpeğin birebir aynısı oluyor. Bu yöntem ayrıca üstün yetenekli kurtarma köpeklerinin klonlanması için de kullanılıyor.

Fido-Forever

  • NASA’nın Juno uzay aracı 2011’de başladığı yolculuğunun son noktası olan Jüpiter’e ulaştı. Juno bu görev için 2,8 milyar kilometre yol kat etti. Uzay aracı Jüpiter’e 5 bin kilometreden fazla yaklaşmayacak. Görev sırasında Juno’dan gelen radyo sinyallerinin Dünya’ya ulaşması 48 dakika 19 saniye sürecek. Görevin süresi 20 ay olarak belirlendi. Uzay aracında bulunan dokuz farklı cihaz gezegene dair topladığı verileri Dünya’ya iletecek. Juno’nun üç büyük güneş enerjisi paneli uzay aracında bulunan cihazların çalışması için elektrik üretecek.

juno-6945707

  • Gün geçmiyor ki sırtımızı güvenle dayadığımız bir ‘gerçeklik’ daha bilim tarafından paramparça edilmesin. Yıllardır dış uzayda hayat belirtisi ararken kriterlerimizden biri suyun varlığı idi. Bir hevesle ‘Mars’ta su bulundu!!’ haber başlıklarına kanıp ‘ama hepsi kurumuş :(‘ gibi haberlerle yıkıldık. Şimdi ise (her) yaşam formu için suyun elzem olmadığı iddia ediliyor. Cornell Üniversitesi’nden araştırmacılar Satürn’ün en büyük uydusu Titan’ın atmosferinde suya muhtaç olmayan bir yaşam formunun gelişebilmesine uygun bir kimyasal bileşim tespit etti. Sıkıca sarıldığımız Dünya odaklı yaşanabilirlik ideallerimizi bir çırpıda çöpe atmamıza yetecek mi bilmiyoruz ama bilim, insanın kendini merkeze aldığı her fantazisini hakikatelerle sabote etmeye devam edecek gibi görünüyor.

titan-hcn-1

  • Lockheed Martin ve Boeing ortak girişimi olan United Launch Alliance (ULA), Dünya’nın yörüngesine yerleştirilecek bir platformun uzay araçlarının yakıt ikmali yapması için kullanılabileceğini açıkladı. Bu platform için gök taşlarından ve Ay’dan toplanacak kaynaklarla elde edilen yakıtları satın alabileceğini belirten şirket, yakıt fiyatları için tahmini rakamlar açıkladı. Daha önce uzaydan elde edilecek kaynakların tek müşterisi devlet kuruluşları olduğu için, uzay madenciliğine sıcak bakmayan özel şirketler artık bu sektöre adım atıp ULA ile iş birliği içinde çalışabilecek.

cislunar-1000

Gelişmeler devam ediyor! Sıradaki sayfaya aşağıdan geçebilirsiniz.

Etiketler:

4 Yorum

  • Neden bütün içeriği RSS’e vemiyorsunuz? Tekrar tıklayıp içeriğe ulaşmak çok “büyük” bir zahmet olmasa da, RSS okuma bütünlüğünü ve akışkanlığını bozuyor. Reklam içermeyen bir sitede tıklama almaya pek ihtiyacınız yoktur diye düşünüyorum.
    Teşekkürler.

  • Güzel dinlendirici bir yazı olmuş elinize sağlık. Ana akım haberleri takip etmeyi bıraktığım o küçük vakitlerde blogunuz okunabilir :)

Yorum yazmak için tıklayın

Yorumunuz:

e-Bülten Aboneliği