Haftanın Özeti: 182

Bilim, Yazılım, Donanım

Bugünlerde Avrupa Parlamentosu gündemini meşgul eden bir soru var: “Kendi kendine karar alabilen robotlar insanlara / mülkiyete zarar verecek bir şey yaptığında durumdan kim sorumlu tutulmalı?” Avrupa Parlamentosu Hukuki İşler Komitesi’nde, tıpkı şirketlere verilen tüzel kişilikler gibi, robotlara da elektronik kişilik verilmesi gerektiğini savunanlar var. Böyle bir hamlenin robot üreticilerinin sorumluluğunu tamamen ortadan kaldıracağını savunan bir grup yapay zeka uzmanı ise bu fikre karşı çıkan bir mektup sundu. Konuyla ilgili tartışmalar halen sürüyor.

Rusya çıkışlı arama motoru Yandex, 2017’nin Ekim ayında Alice adını verdiği yapay zekalı ses asistanını hizmete sundu. Yandex hükümetle bağı olduğunu inkar etse de şirketin yeni algoritmalarının sansüre tabi tutulduğu biliniyor. Bu da mahremiyetle ilgili birtakım endişeler doğuruyor. “Kullanıcı tecrübesini kişiselleştirmek ve iyileştirmek” amacıyla veri kaydettiğini söyleyen Yandex’in açıklamasına göre Alice, arama geçmişi, arama sonuçları ve diğer kullanıcı tercihleri gibi veri girdilerinden öğrenerek kendini geliştiriyor.

Amerikan firmalarının Çinli akıllı telefon üreticisi ZTE‘ye 7 yıl süreyle parça satmaları yasaklandı. ABD Ticaret Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada ZTE’nin İran’a yönelik yaptırımlara uymadığı ve yetkilileri yanıltmaya çalıştığı vurgulandı.

Microsoft, Azure Sphere olarak adlandırılan, mikroişlemci temelli Şeylerin İnterneti (IoT) cihazlarının güvenliğini artırmayı hedefleyen yeni çözümünü duyurdu. Bu cihazların Windows ile çalışacağını düşünmüş olabilirsiniz ancak öyle değil. Microsoft ilk kez kendi Linux çekirdeğini üretecek. İşletim sistemi olarak da Linux temelli olarak geliştirilen Azure Sphere OS sunulacak.

Blok zincirinin gerçek potansiyeli, insanlığın karşılaştığı gerçek sorunları merkezsizleşmiş, özel ve güvenli şekilde çözebilme ihtimalinde gizli. 2 bin civarında evsizin yaşadığı ABD kenti Austin, bu kişiler için kimlik hizmetlerini iyileştirmek amacıyla yeni bir blok zinciri platformu deniyor. Pilot programının amacı, her bir evsizin kimliğini ve önemli bilgilerini güvenli ve gizli şekilde toplarken aynı zamanda hizmet sağlayıcılarının bu bilgilere gizli şekilde erişmesini sağlamak. Blok zinciri sayesinde, şehrin kağıt üzerinde tutulan kayıtlarını daha güvenilir ve güvenli bir yöntem olan elektronik şifreli kayıtlar halinde saklanması düşünülüyor.

Akıllı ev teknolojileri devi Nest, enerji tasarrufu için kolları sıvıyor. Kâr amacı gütmeyen çeşitli kuruluşların iş birliğinde gerçekleştirilecek The Power Project ile düşük gelirli ailelere, 1 milyon akıllı termostat dağıtılacak.

Tesla Model 3 üretimine geçici bir süre ara verdi. Üretim hattındaki bu aranın en fazla 5 gün süreceği duyurulurken bir Tesla sözcüsü bunun “otomasyonu geliştirmek” amacıyla yapıldığını söyledi. Tesla son 6 aydır üretim hedeflerini tutturmakta büyük güçlük çekiyor. Şirket önce 2017 yılının sonuna kadar haftada 5 bin araç üretim hedefini kaçırdı. Sonrasında bu hedefi düşürerek 2018’in ilk çeyreğinde haftada 2 bin 500 araç üretmeyi planladıklarını açıkladı. Ancak Nisan ayının başındaki ilk çeyrek raporuna göre bu hedef de tutturulamadı.

Dinozorların milyonlarca yıl önce devasa binalardan oluşan şehirlerde araba kullandığını hayal edin. Çok saçma geliyor değil mi? Ancak bir medeniyete ait tüm kanıtlar, o medeniyetin eserleri ve kalıntıları on milyonlarca yıllık süre zarfında toza dönüşebilir. Bu durumda, insanlar ortaya çıkmadan çok daha önce dünya üzerinde başka endüstriyel medeniyetlerin yaşayıp daha sonra yok olmadığını nereden bilebiliriz? Fizik ve Astronomi Profesörü Adam Frank ile Goddard Uzay Çalışmaları Enstitüsü Müdürü Gavin Schmidt bu soruya cevap aramak üzere işe koyuldu.

2010 yılında yüz nakli yapılan Jerome Hamon’a geçtiğimiz günlerde ikinci bir yüz nakli yapıldı. Böylece yüz nakli alanında bir ilk yaşanmış oldu. 2015 yılında hastalanan Hamon’a yüz nakli için aldığı ilaçlarla birlikte kullanıldığında ters tepen ilaçlar verilmek zorunda kalındı. Geçtiğimiz Kasım ayında Hamon’un yüzündeki dokular yok olmaya başlayınca doktor nakil yüzü çıkarmaya karar verdi. Hamon’un kaşları, kulakları, derisi yoktu. Konuşamıyor ve yemek yiyemiyordu. Ocak ayında Hamon için ikinci bir yüz bağışçısı çıkınca, ikinci kez yüz nakli yapıldı.

Bütün makinelere hükmedecek tek bir makinenin sandığımızdan daha kısa sürede gerçeğe dönüşeceği öne sürülüyor. Tayvanlı bilimci Daniel J. Buehrer, makine bilincinin doğumuna neden olabilecek yeni tür bir matematiksel çerçeve sunuyor. Ana makinenin kontrol ettiği herhangi bir sistem her ne zaman güncellense, ana makine daha da akıllı hale gelecek. Buehrer’in araştırması, yapay zekanın ileride bir gün kendi egemenliği için kendiyle çatışmaya girebileceğine de dikkat çekiyor: “Akıllı sistemler evrensel bir sosyal bilinç geliştirmeden önce muhtemelen (tıpkı insanların önceden yaptığı gibi) uzun bir savaş dönemine girecek.”

ABD ordusu, termal görüntülerden yüz tanıyabilen bir makine öğrenimi metodu geliştiriyor. Bu teknoloji sayesinde duvarların ardındaki neredeyse tamamen karanlık ortamları bile görülebilecek. Daha sonra da yapay zeka, görüntülerdeki insanların kimliğini tespit edecek. Sistem daha da geliştirildiğinde, savaş alanında görüşü engelleyen bariyerleri aşarak gerçek zamanlı yüz tanıma işlemi gerçekleştirmek mümkün hale gelebilir.

BLU-667 olarak bilinen yeni bir kanser ilacı, insanlar üzerinde yapılan denemelerin birinci evresini geçti, sonuçlar ümit verici görünüyor. İlaç ağız yoluyla alındığında, mevcut yöntemlerle tedavi edilmesi güç olan tiroid ve akciğer kanserleri de dahil, RET olarak bilinen ve kanserle ilişkili reseptörleri hedef alıyor.

Kanserde erken teşhis yaşama ihtimalini önemli ölçüde artırıyor. Ancak insanlar genellikle tümörler sorun çıkarmaya başlayınca doktora gidiyor. Hal böyle olunca da genelde geç kalınıyor. Bu yüzden bilimciler, ileride yaygın kanser türlerini tespit etmek için kullanılabilecek bir deri implantı geliştirdi. İmplant, bazı kanser türleri açısından önem arz eden kandaki yüksek kalsiyum seviyelerine bakarak çalışıyor. Kandaki kalsiyum seviyeleri belirli bir eşiği aştıktan sonra implant derinin üzerinde kahverengi bir leke oluşturarak tepki veriyor. Araştırmacılara göre bu teknolojinin insanlar üzerinde test edilebilmesine daha çok var.

Toplamda 2,4 milyar Dolar maliyetli araştırmalar yapan ABD Ulusal Sağlık Enstitüsü, vitamin ve takviyelerin pek işe yaramadığını ve hatta zararlı olduğunu ortaya koydu. Bu çalışmalar arasında, bir zamanlar kalp dostu olarak tanıtılan E vitamininin aslında kalp yetmezliği ve prostat kanseri riskini artırdığını gösteren klinik çalışmalar yer alıyor.

El kurutma makineleri ve kağıt havluların bakteri, spor, virüs yaymadaki rolü son yıllarda yoğun şekilde tartışılıyor. Yakın zamanda yayımlanan bir makale, el kurutma makinelerinin binaların içinde görünmez birer ‘bakteri yolu’ inşa ettiğine dair kanıtlar sunuyor.

2016 yılında Japonya’da bir çöplükte doğal olarak plastikle beslenmeye evrildiği keşfedilen bakteri üzerine yapılan araştırmalar plastiği parçalamasını sağlayan enzimin detaylı yapısını ortaya çıkardı. Enzimin nasıl evrildiğini araştıran uluslararası ekip bu sırada farkında olmadan su şişelerinde kullanılan ve dünyadaki plastik üretiminin yüzde 20’sini oluşturan PET (polietilen tereftalat) plastiğini parçalamada çok daha iyi molekül geliştirdi.

Teksas Biyomedikal Araştırma Enstitüsü’nde (TBRI), bin tanesi babun olmak üzere 2 bin 500 hayvan bulunuyor. Bu hayvanlar aşı ve ilaç testlerinde kullanılıyor. Babunların yiyecek arama güdüsünü tatmin için etrafa içi tahılla dolu 200 litrelik mavi variller koyuluyor. Açık havada yer alan bu tesis, içe doğru eğimli duvarlara sahip. Bunun amacı havanların kaçmasını önlemek. Fakat geçtiğimiz Cumartesi günü babunlardan bir tanesi varili dik şekilde koyup duvarın üstüne çıkmayı başardı. Onu gören 3 babun daha aynısını yaptı fakat babunlardan biri kendi isteğiyle içeri döndü. Diğer 3 babun ise firardan kısa bir süre sonra görevliler tarafından yakalandı. Tesiste ‘ortamlar’ böyle:

İsviçre’deki EPFL Üniversitesi’nde çalışan bilimciler, 2008 TC3 adı verilen asteroidin parçalarını inceledi ve milyarlarca yıl önce var olmuş olabilecek kayıp bir gezegenden gelmesi muhtemel elmaslar buldu. Bu elmasların ne şekilde oluştuğunu anlamak güneş sistemimizin sırrını çözmemize yardımcı olabilir. Muhtemel hikayelerden biri; elmasların gök taşı Dünya’yla çarpıştığında ortaya çıkan şok dalgalarından kaynaklanan basınç sebebiyle oluştuğu yönünde.

Uluslararası Kamu Hukuku Profesörü Michael Schmitt, bir uzay savaşı yaşanması ihtimaline karşı hazırlanan yasal çerçevenin oluşturulmasında görev alan isimlerden biri. Pazar günü The Guardian‘a konuşan Schmitt “Uzayda savaş görmemiz kaçınılmazdeyiverdi. Uzayda yaşanacak bir çatışma, sadece direkt olaya dahil olan ülkeler açısından risk arz etmiyor. Diyelim ki taraflardan biri düşman ülkenin uydusunu patlattı. Bu durumda oluşan enkaz diğer uydulara da çarpabilir ve yörüngeyi ulaşılmaz hale getirerek olayla ilgisi olmayan tarafların da uzaya ulaşmasını engelleyebilir. ABD Başkanı Donald Trump da uzay teknolojisine ordunun dahil edilmesi gerektiği konusunda daha önce fikir belirtmişti.

Amerikan Uzay ve Havacılık Dairesi (NASA), Ay’ın yüksek çözünürlüklü görüntülerini paylaştı. Öyle uzay savaşıyla filan şu güzel ortamı bozmanın alemi yok:

NASA döllenmenin uzayda nasıl gerçekleşeceğini araştırmak amacıyla bir görev başlatma kararı aldı. Micro-11 adı verilen görev kapsamında Uluslararası Uzay İstasyonu’na donmuş insan spermi ve boğa spermi gönderilecek. Konuyla ilgili açıklama yapan NASA “Uzaydaki sıfır yer çekimi sebebiyle üreme biyolojisini uzayda araştırmak faydalı olacak. Bu sayede Dünya’daki yer çekimi yüzünden anlaşılamayan döllenme süreçlerini ve bağlantılarını ortaya çıkarabiliriz” dedi.

Yine NASA. Güneş sistemi dışındaki gezegenleri (öte gezegen) araştırmak için tasarlanan uydu (Transiting Exoplanet Survey Satellite, kısaca TESS) uzaya fırlatıldı. NASA’nın TESS ile ilgili blogunu burada, NASA’da çalışan Umut Yıldız’ın konuya ilişkin bilgi selini de burada bulabilirsiniz.

Hatırlatma: Hafta özetimiz toplam 5 sayfadan oluşuyor.Diğer kategorilere ait gelişmelere aşağıdaki listeden geçebilirsiniz.

Özet Başlıkları

  1. Türkiye ve dünyadan güncel gelişmeler.
  2. Bilim, teknoloji, yazılım, donanım.
  3. Dijital girişimler, yatırımlar, web siteleri.
  4. Dikkat çeken tasarımlar, inovatif ürün ve hizmetler.
  5. Sinema, TV, kültür/sanat gelişmeleri.

4 Yorum

Yorum yazmak için tıklayın

Yorumunuz: