27 Haziran – 3 Temmuz 2016 tarihleri arasında Türkiye ve dünyadan haber, site, yazılım, donanım, cihaz, video ve trendler.
Bilim / Yazılım / Donanım
- Hindistan’da faaliyet gösteren Ringing Bells adlı şirketin Şubat ayında tanıttığı ve 4 dolara satacağını açıkladığı Freedom 251 adlı telefon bu ayın sonundan itibaren gönderilmeye başlanacak. Duyuru yaptığı dönemde büyük tartışmalara sebep olan ve dolandırıcılık iddiaları ile suçlanan şirket bu dönemde 70 milyon sipariş aldığını ve bu siparişleri dağıtmaya 30 Haziran’dan itibaren başlayacağını belirtti. Freedom 251 şu özelliklere sahip olacak: 4 inç ekran, 1,3 GHz dört çekirdekli işlemci, 1 GB RAM, 8 GB dahili bellek, 1.800 mAh batarya, 8 megapiksel arka kamera 3,2 megapiksel ön kamera.
- Android işletim sistemi dünyadaki her 5 akıllı telefondan 4’ünde kullanılan Google, bu sistemi verimli ve kontrollü şekilde kullanan akıllı telefonlar üretme planları yapıyor. Daha önce LG ve Huawei gibi üreticilerle çalışarak Nexus marka telefonlar üreten şirket artık tüm yazılım ve donanım aşamalarını üstlendiği akıllı telefonlar üretecek. Google’ın böylece daha önce tekelleştiğine yönelik suçlamalara maruz kalmadan kendi telefonunda kendi kararlarını alabileceği ve daha iyi uygulanan bir işletim sistemi sunabileceği ifade ediliyor.
- Mekanların duvarları prizlerle bezenmeye başladı çünkü çalışanlar ‘pardon bunu şarj edebileceğim bir yer var mı’ sorusundan ve kasanın yanında sıra sıra şarj olan müşteri telefonlarından bezdiler. Cep telefonumun şarjı bitecek endişesi günlük hayatımızı şekillendirmeye devam ederken pek çoğumuz bu çileyi daha ne kadar çekeceğimizi merak ediyoruz. Lityum iyon bataryalar hayatını idame ettirebilmek için onlarca uygulamaya muhtaç, gözü, kulağı telefonundan kolay kolay ayrılmayan biz buldumcuklar için hala yeterince iyi değil. Her şarj pil ömründen bir parça daha götürürken daha iyi şarj performansı için araştırmalar devam ediyor. Texas A&M Üniversitesi kimyagerleri lityum iyon pillerin sorununu açığa çıkardı: serbestçe dolaşmak yerine lityum iyonlara takılan elektronların sıkışarak, zamanla çoğalan bağlantısı kopmuş ‘şarj gölcükleri’ne sebep olmaları. Çare ise nanoteknoloji. Daha küçük ve gelişmiş yapılar aracılığıyla lityum iyonların daha hızlı alınıp salınmasını sağlayarak mevcut pillerin ömrüne ömür katılabilir. Bir sonraki aşama ise gelişmiş materyaller yardımıyla elektronların dağılımını ve serbest dolaşımını mümkün kılmak. Herkesin beklediği bu çığır açıcı teknolojiye ne zaman kavuşacağımız ise merak konusu.
- Thomas S. Ross, iPhone fikrinin 1992 yılında yaptığı bir patent başvurusundan çalındığı iddiasıyla Apple’ı dava etti. 10 milyar Amerikan dolarının yanı sıra Apple’ın gelecekteki satışlarından yüzde almayı talep eden Ross’un patentinin gerekli ödemeleri yapmadığı için hiçbir zaman onaylanmadığı ve başvurusunun 1995 yılında düştüğü biliniyor. Steve Jobs’ın meşhur ‘büyük fikirleri çalmak konusunda her daim utanmaz olmuşuzdur’ sözünün de delil olarak sunulduğu mahkemenin Florida’da jüri huzurunda görülmesi talep edildi. Ross’un ‘elektronik okuma cihazı’ (ERD) olarak isimlendirdiği dikdörtgen, ekranlı ve elde taşınabilir cihazı ile ilk iPhone’u karşılaştırıp kararınızı verebilirsiniz.
- Geçtiğimiz haftalarda üretildiği laboratuvarın bozuk kapısından çıkıp yollara düşerek Rusya’nın Perm kentinde trafik sıkışıklığına neden olan kaçak robot Promobot IR77, tekrar programlanmasına karşın yine kaçtı. Son bir kez daha ‘düzeltilme’ şansı verileceği ve tekrar firar ederse imha edileceği açıklanan Promobot, alışveriş merkezlerinde müşteri hizmetlisi olmak üzere üretiliyor. İnsanlarla diyalog kurabilen robot gördüğü yerleri ve yüzleri hatırlama özelliğine sahip. Aynı seride bulunan diğer robotlar herhangi bir kaçma girişiminde bulunmazken bu robotu böyle davranmaya itenin ne olduğu anlaşılamıyor. Haberin yer yer reklam kokması dahi yollarda başıboş dolaşan bir yapay zekalı robot manzarasının tuhaflığından ve üzücülüğünden bir şey götürmüyor. (Bu duyguyu Asimo’nun merdivenlerden düşüp öylece kalışına tanık olanlar iyi bilir) Aslında Promobot kendi kaderini tayin etmeye kalkışan ilk robot değil. The Irobot Roomba 760, Avusturya’da çalıştığı mutfak tezgahını temizlemesinin ardından sahibi tarafından kapatılarak tezgahın köşesine kondu. Fakat bir şekilde kendi kendini aktive eden tezgah emekçisi robot, elektrikli ocak üzerinde duran tencereyi yerinden edip kendini yüksek sıcaklığın kucağına bırakarak sıkıcı ‘hayat’ına son verdi. 44 yaşındaki ev sahibi Gernold Hackl evindeki her şeyin duman rengine büründüğünü ve berbat koktuğunu söyleyerek üretici firmaya dava açacağını belirtti. Eğer Irobot Roomba irade sahibi idiyse ilk iş olarak canına kıymış olması dünyamızın robotlar için de acımasız bir yer olduğunun göstergesidir.
- Avrupa Parlamentosu Hukuki İşler Komitesi, robot işçiler için vergi alınması ve şirketlerin robot çalıştırarak sigorta ücretlerinden ne kadar tasarruf yaptığının sorulması yönünde bir yasa tasarısı sundu. Tasarıda ayrıca ‘elektronik kişi’ olarak nitelendirilebilecek kadar gelişmiş olan robotların takip amacıyla kayıt altına alınması da talep edildi. Otomasyonun gelişmesiyle çok sayıda insanın işsiz kalması ve çalışan sayısı azaldığı için devlet gelirlerinin azalmasından endişe ediliyor.
- Giyilebilir teknolojiler sonunda cikletlerden çıkan yapışkanlı dövme formuna geçti. İsmindeki ‘giyilebilir’ kısmını dahi yersiz bırakan incelik ve yapışkanlık özellikleri ile kozmetik markası La Roche Posay’ın UV ölçeri, ‘esneyebilen elektronik’ türünün tüketiciye sunulan ilk türü. Cildin herhangi bir yerine yapıştırılabilen bu varlığı yokluğu bir alet 5 günün sonunda ne kadar UV ışınına maruz kaldığınızı NCF (yakın alan iletişimi) anteni ve mikro çip aracılığıyla telefonunuza (kablosuz olarak) bildiriyor. ‘Esneyebilenler’i gelecekte doku ve organlarımızda kendiliğinden çözünebilen implantlar, nörolojik araştırmalara ışık tutan çözümler, oyun ve canlı etkinliklerde kullanılabilecek kolumuza içkin konsollar, yapay deri ve hatta güneş panelleri olarak görebiliriz. Illinois Üniversitesi Rogers Araştırma Grubu’dan John Roger’a göre elektronik cihazlar bize ‘yaklaşma’ya devam edecek. ‘Masanızdaki bilgisayardan kolunuzdaki bilekliğe’ uzanan hikayenin şimdiki durağı derinizin üstündeki saç telinden daha ince ‘esnek giyilebilirler’
- ProGlove özellikle seri üretim ve lojistik alanlarında çalışan fabrika işçilerinin iş süreçlerini daha hızlı, güvenli ve kolay hale getirmeyi amaçlayan bir tür akıllı eldiven. Yaratıcılarından Paul Günther’e göre öyle bütün üretimi robotlara devrettiğimiz bir dünya ihtimali yok. İnsana muhtaç olduğumuzu ve insanla makine arasındaki işleyişi en iyiye taşıyacak akıllı giyilebilirlere ihtiyaç olacağını iddia eden Günther, ProGlove fikrinin temellerini BMW fabrikasında çalıştığı günlerde ‘herkes eldiven giymek zorundaysa bu eldivenlere neden biraz akıl eklemiyoruz’ düşüncesi ile atmış. Eller serbest modda ürün kontrolünden araç gereçlerin tanınmasına, yanlış tutuş ve kullanımın engellenmesinden anında görsel ve dokunsal geribeslemeye kadar pek çok özelliği ile bu eldivenler, Bluetooth, Wi-Fi, şarj edilebilir batarya, hareket sensörü ve RFID tarama bileşenlerinden oluşuyor. Girişim Mayıs ayında aralarında Intel Capital, GettyLab ve Bayern Kapital’in olduğu destekçilerin de el atmasıyla 2.2 milyon dolarlık fon turunu başarı ile noktaladı.
- Microsoft’un geliştirdiği Handpose adlı sistem, görüntü algılama teknolojisini bir adım daha öteye götürerek günlük hayatta kullanılabilir hale getirmeyi amaçlıyor. İnsan elini çok detaylı olarak inceleyip algılayabilen sistem sayesinde sanal gerçeklik ortamlarındaki çok küçük objelerle bile hassas bir şekilde etkileşim kurulabiliyor. Araştırmacılar bu teknolojinin yakın gelecekte hayatımıza girmeye başlayacağını ifade ediyor.
- Sony müşterilerle duygusal bağ kurabilen bir robot geliştirme planları üzerinde çalıştığını açıkladı. Şirketin Tokyo’da düzenlenen kurumsal strateji toplantısında CEO Kaz Hirai, Nisan ayında şirket içinde robot odaklı bir organizasyon kurulduğunu ve yakında açılış yapmayı planladıklarını ifade etti. Şirketin sunum notlarında “Sony duygusal ilgi uyandıran deneyimler sağlamak için donanım ve hizmetleri entegre olarak kullanan yeni iş modelleri üretmeyi amaçlıyor.” dendi. Robot ile ilgili daha fazla detaya yer verilmedi. Japon telekomünikasyon şirketi SoftBank da Pepper adıyla benzer ‘duygusal’ robotlar üretiyor. Sony’nin AIBO adını verdiği robot köpekleriyle bu amaca bir anlamda ulaştığını söyleyebiliriz. Bazı kullanıcıların bu robot köpekler için cenaze töreni bile düzenlediği biliniyor.
- Birleşik Devletler’den süperbilgisayar konusunda Çin’in gerisinde kalacağı iddialarına tokat gibi cevap! Amerika, süperbilgisayar rekorunu Çin’den geri almayı planlıyor. 2018 başlarında 200 petaflop işlem hızı ile Çin’in Sunway TaihuLight isimli 124,5 petaflop işlem hızına sahip süperbilgisayarını sollaması planlanan Summit isimli makinede IBM Power9 ve Nvidia Volta GPU kullanılacağı açıklandı. 1 petaflop saniyede bin trilyon / bir katrilyon işlem anlamına geliyor.
- 19 yaşında bir yazılımcı tarafından geliştirilen DoNotPay adlı chat botu uygulaması, park cezası alan kullanıcılarına sorular sorarak onları uygun adımları atması konusunda yönlendiriyor. Böylece kullanıcılar haksız yere yazılan trafik cezalarına itiraz edebiliyor. Uygulama bu yöntemle sadece 21 ayda toplam 250 bin cezaya itiraz etti ve bu itirazların 160 bini haklı bulundu. Bu itirazlar sayesinde 4 milyon dolarlık haksız para cezası geri çevrildi.
- Microsoft CEO’su Satya Nadella yapay zeka devriminin 10 adet olmazsa olmazını sıraladı. Yapay zekanın insan için bir tehdit olup olmayacağı tartışmaları ateşlenirken Nadella, felsefi yaklaşımı ile makine ve insanın ‘daha iyi’ için birlikte çalışabileceğini iddia ediyor. Bu ortaklığa zarar gelmemesi için sıraladığı kurallar ise şöyle:
- Yapay zeka insana yardım için tasarlanmalı.
- Şeffaf olmalı.
- Verimliliği kişilerin haysiyetlerini zedelemeksizin en yükseğe taşımalı.
- Gelişmiş bir mahremiyet koruma mekanizmasına sahip olmalı.
- Algoritmik hesap verebilirlik sunmalı (yanlışlıkla sebep olunan zararın telafisi için)
- Belli eğilimlere yakın olmamalı, tarafsız olmalı.
- İnsanlar empati kurabilmeli.
- (İnsanlar) Eğitimli olmalı.
- (İnsanlar) Yaratıcı olmalı.
- Bilgisayarın verdiği kararın ve vardığı sonucun neticeleri için nihai sorumluluk insanda olmalı.
- Nadella’nın yazısının tamamını buradan okuyabilirsiniz. Nisan ayında Microsoft Build Developer Conference’ta yapay zekanın umut vadeden yüzüne odaklandığı sunumu ise burada:
- Cincinati Üniversitesi doktora öğrencisi Nick Ernest ve Hava Kuvvetleri Araştırma Laboratuvarı işbirliği ile geliştirilen yapay zekalı pilot sadece diğer yapay zekalı pilotları tek tek ‘indirmek’le kalmadı, ‘it dalaşı’nın ustası makamına erişmiş, yılların tecrübesi Albay Gene Lee’yi de alt etti. Albay eve bitik şekilde ulaştığını, Alpha isimli yapay zekalı pilotun bugüne dek gördüğü en agresif, karşılıkçı, dinamik ve güvenilir rakip olduğunu belirtti.
- MIT Bilgisayar Bilimi ve Yapay Zeka Laboratuvarı araştırmacıları insan davranışlarını öğrenip (bir sonraki davranışı) tahmin edebilen bir algoritma geliştirdi. İnsanların hayatları boyunca tecrübe ile öğrendikleri beden dilinin YouTube videoları ve diziler aracılığıyla öğretilmeye çalışıldığı sistem, gelecekte özellikle güvenlik kameralarının yaralı, hasta ya da yardıma ihtiyacı olan kişileri tespit etmede kullanılabilmesini sağlayabilir.
- Alabama Üniversitesi araştırmacıları Antartika bölgesinde yaşayan bir deniz süngeri (Dendrilla Membranosa) tarafından üretilen bileşimin, Metisilin dirençli Staphylocococus Aureus bakterisini yüzde 98.4 oranında öldürebildiğini ortaya koydu. MRSA olarak bilinen, temasla bulaşan, antibiyotiğe dirençli ve hayati tehlikeye yol açabilen enfeksiyonun tedavisi için patent altına alınan bileşim halen laboratuvar sürecinde. Hastalık Kontrol Merkezi’nin açıkladığı rakamlara göre Birleşik Devletler’de her yıl 80 bin kişiye MRSA teşhisi konuyor ve 11 bin kişi bu enfeksiyon sebebiyle hayatını kaybediyor.
- KU Leuven ve Leibniz Enstitüsü Nörobiyoloji araştırmacıları istenmeyen hatıraların ‘genetik şalter’ yöntemi ile silebildiği bir yöntem geliştirdi. Bugüne dek sadece bunama, kaza ya da travmatik olaylar yoluyla ve rastgele silinebilen hatıraları bildik. Fareler üzerinde geliştirilen bu yöntemle belirli bir geni deaktif (pasif) hale getirerek öğrenilenleri ya da hatıraları silmenin mümkün olduğu ortaya çıktı. Beynin esnekliğinde son derece önemli bir rol oynayan NPTN genindeki değişimler, entelektüel becerilerde azalma ve şizofreni ile ilişkilendiriliyor. Farelerde klasik koşullanma yolu ile öğrenilenlerin NPTN geninin ‘iptal’i ile hatırlanmaması, tek bir genin öğrenme ve hatırlamada ne kadar kilit bir konumda olduğunu ortaya koyması bakımından önem arz ediyor.
- Brooklyn merkezli biyoteknoloji şirketi EpiBone yağ hücrelerinden elde edilen kök hücrelerle kemik üretiyor. İşlem için yağ hücresi ve istenilen kemiğin CT taraması yeterli. Tarama kemiğin şeklini tayin etmek için kullanılıyor ve hücrelerin kemiğe aşılanması ile yaklaşık 3 haftalık bekleme süresi başlıyor. 3 haftanın sonunda implantasyona hazır bir kemik parçası elde ediliyor. Bu geliştirmenin rekonstrüksiyon (sakatlık ya da şekil bozukluğu gösteren vücut kısmı veya organa yeniden normal durumunu ve şeklini kazandırma; yeniden oluşturma) işlemlerinde çığır açma potansiyeli olduğu belirtiliyor. Kemik kişinin kendi kök hücresinden elde edildiği için doku uyuşmazlığı riski de bulunmuyor.
- Parkinson hastalığının tedavisi için yeni gelişmeler yaşansa da tremor olarak adlandırılan ve günlük hayatı oldukça zorlaştıran ellerdeki titreme sorununa çözüm getiren çok az seçenek var. Burada dış iskelet teknolojisi devreye giriyor. Londra Imperial Koleji, ince motor hareketlerinin gerektiği anlarda tremorların şiddetlenmesi ile devreye giren bir eksoskeleton geliştirdi. Titremeyi ‘karşı hareket’ üreterek kontrol altına alma prensibi ile çalışan ve hafifliğiyle öne çıkan uyarıcı, yemek yemekten su içmeye, giyinmekten okumaya ince motor becerisi gerektiren günlük işler esnasında tremor şiddetine göre (şimdilik yüzde 70’lik isabet oranıyla) kendiliğinden devreye girerek Parkinson hastalarının hayatını kolaylaştırmayı amaçlıyor.
- Duke Üniversitesi‘nden araştırmacılar, fareler üzerinde yaptıkları deneylerde tüm beyne etki eden ilaçlar yerine sadece belirli bir devreye müdahale ederek hayvanların ruh halini değiştirmeyi başardı. Strese maruz kaldıktan sonra depresif ve gergin oldukları gözlenen hayvanların davranışları bu yöntem ile daha normal bir hale döndürüldü. Beyinde soruna neden olan sinir devrelerini bulup bunların ilaçla tedavisini hedefleyen araştırmacılar, proteinden hücreye, hücreden devreye, devreden tüm beyinde oluşan bir aktiviteye ve nihayet asıl davranışa ulaşabilmenin mümkün olduğunu ortaya koymuş oldular.
- Tıp dünyasının varlığından haberdar olduğu ancak sebebini tam olarak gösteremediği kronik yorgunluk sendromunun bağırsakta bulunan bazı bakterilerin eksik olması ile ilişkili olduğuna dair bulgulara ulaşıldı. Araştırmacılar bu hastalığa sahip kimselerde bağırsak florasında anormallik ve kanda iltihaplanma gözledi. Bu iltihaplanmaların bağışıklık sistemini gereğinden fazla çalıştırdığı bunun da yorgunluğun sürekli olmasında etkili olduğu düşünülüyor. Bulgular doğruysa yeme alışkanlığı değiştirilerek bu hastalığın önüne geçilebilir.
- 1980’lerde yapılan araştırmalarla keşfedilen ozon tabakası deliğini kapatmak için 1987 yılında Montreal Protokolü imzalanmıştı. Bu protokolle kloroflorokarbon gazlarının salınımı yasaklanarak ciddi bir adım atılmıştı. Araştırmacılar bu hamle sayesinde 2000 yılından sonra delikteki büyümenin durduğunu ve son 15 yılda deliğin 4 milyon kilometrekare küçüldüğünü belirtti. Deliğin 2050’ye doğru tamamen yok olabileceği ifade ediliyor.
- NASA’nın Kepler Uzay Teleskobu K2 görevi esnasında kendi yıldızına fazla yakın oluşuyla dikkat çeken yeni doğmuş bir gezegen tespit etti. Bu manzara, sadece yaşlı gezegenlerin ana yıldızlarına bu denli yakın dönebilecekleri teorilerinin yeniden gözden geçirilmesine sebep oldu. K2-33b adı verilen bebek gezegen Neptün’den biraz daha büyük ve yıldızının etrafında dönüşü 5 gün sürüyor. Hoşgeldin K2-33b bebek <3
- Dünyanın toprağını tüketmek üzere olduğumuz için Mars’ta tarım yapıp yapamayacağımızı çok merak ediyorduk. Hollandalı bilimciler NASA tarafından Mars’ın yeryüzünü simüle etmek için geliştirilen toprakta mahsül yetiştirerek 10 mahsülden 4’ünün insanların tüketimine uygun olduğunu ortaya koydu. Mahsüller zararlı seviyelerde metal içermiyor. Gelişmenin uzay turizmi için de kolaylaştırıcı bir etki yaratması bekleniyor. (Konserve konserve nereye kadar?)
- Rusya, ABD, Kanada, Japonya, Brezilya ve aralarında Almanya’nın da bulunduğu 11 Avrupa ülkesi tarafından desteklenen Uluslararası Uzay İstasyonu’nun (ISS) 2024’te görev süresinin sona ermesinin ardından Rusya kendi uzay istasyonunu inşa edeceğini açıkladı. (Uzay Rusexit’i?) Dünya üzerinde gerilen iplerin uzay işlerine etkisi olarak yorumlanan karar, Rusya’nın ekonomik yaptırımlar ve resesyon sebebiyle zayıflama tehlikesiyle karşı karşıya kalan uzaydaki varlığını kuvvetlendirmek için bir tedbir olarak görülüyor.
- Yaşlanma sürecini durdurarak insan ömrünü uzatmak için bugüne dek pek çok girişim oldu ancak bunların arasında ciddi anlamda potansiyel gösteren ilk deney geçtiğimiz günlerde gerçekleştirildi. Fareler üzerinde yapılan deneyde nikotinamid mononükleotid (NMN) adlı maddenin hayvanların yaşam süresini uzattığı görüldü. Bu madde gelecek ay ilk kez insanlar üzerinde denenecek. Eğer deneyler başarılı olursa ilaç genel kullanıma sunularak piyasadaki ilk yaşlanma önleyici ilaç olacak.
Gelişmeler devam ediyor! Sıradaki sayfaya aşağıdan geçebilirsiniz.
Emeğinize sağlık
Teşekkürler Amirim…
Serdar Hocam ben okurken üşeniyorum bazen. Siz nasıl bu kadar yazabiliyorsunuz? Helal olsun!
icerik genel olarak cok güzel, özellikle linkler ve videolar cok iyi, sayfanin basindaki okuma süresi belki en az seklinde yazilmali, bu sitede 2 saatten daha az sürede okudugum bir haftalik raporu hatirlamiyorum :)
sitenin alt kismindaki arama etiketleri biraz abartili olmamis mi ;)
“…Osmanlı idaresindeki Ermenilerin maruz kaldığı tehcir ve katliamları…” Biz kendimiz bunu dersek onlar tabi ki de “Soykırım” der.
Amirim son zamanlarda editörler diye konuşuyorsunuz ve cümleler de çoğul.Tek kişilik dev kadro paylaşıma mı yöneldi?
Detaylar şurada yazıyor aslında.
gözümden kaçmış,özür dilerim.