Haftanın Özeti: 223

Tasarım, İnovasyon

Yakın zamanda Hollanda’nın Utrecht kentinde inşa edilecek olan yeni bir apartman kompleksi bugün her adımımızda karşılaştığımız binalara hiç benzemiyor. Bu apartmanların sakinleri, çatıdaki serada veya dairelerinin ön cephesine yerleştirilen bölümlerde yetişen sebzeleri toplayabilecek veya inanın alt kısmındaki iç bahçede yer alan ahududunun tadına bakabilecek. Hatta arabalardan ziyade bisikletler için tasarlanan park alanında kültür balıkçılığı için özel bir bölüm ayrılacak. Üç binada binden fazla daire barındıracak olan Mark adlı bu yeni site, alışageldiğimiz çok katlı binaların sürdürülebilirliğini sorguluyor. 2023’te tamamlanması beklenen projede, yeşil alanların yanı sıra geniş mutfaklar, ortak oturma odaları, paylaşımlı çalışma alanları ve farklı amaçlarla kullanılabilecek toplanma yerleri olacak. Dairelerin çoğu düşük veya orta gelirli insanlar için toplu konut görevi görürken yaşlılar için de evde bakım hizmeti olacak.

New Atlas nefis manzaranın yanında yükseklik korkusu da sunan konutları derlediği bir galeri hazırladı. Günün geri kalanını hayal kurarak geçirmek isteyenler şöyle bir göz atabilir. Galerideki konutlardan biri de, 1970’lerde inşa edilen ve Avustralya’nın en ikonik yapılarından biri olan Pole House:

Her yeni ürün, bir ihtiyacı giderdiği gibi yeni bir ihtiyaç da doğurabilir. Apple’ın kablosuz kulaklığı Airpod da böyle bir hikayeye konu oldu. Kablosuz kulaklıklarını kaybetmekten şikayet eden Gabrielle Reilly adlı 22 yaşındaki tasarımcı, bir çift küpenin ucuna kulaklıkları taktığı ‘tasarımını’ Twitter’da paylaştı. Video bir haftada 200 binden fazla beğeni aldı ve yaklaşık 50 bin kez retweet edildi. Reilly, gösterilen ilginin ardından Shopify sayfası üzerinden tanesi 20 Dolar’a ‘Airing’ küpelerden satmaya başladı.

İtalya Teknoloji Enstitüsü’nden (IIT) bir ekip, tıpkı bitki filizleri gibi hareket eden, tırmanan ve nesnelerin etrafına dolanan yumuşak bir robot geliştirdi. Temelde sadece esnek bir pet tüpten oluşan ve 1,3 volt batarya ile çalışan robot, biyolojik benzerleri gibi hidrolik bir sistem kullanıyor. Bitkilerde filizler hareket etmek ve esnemek için küçük parçacıklarla dolu hücre içi sıvıdan faydalanırken, robot ise iyonlar barındıran bir sıvıyla doldurulmuş durumda. Enerji sağlandığında iyonlar zemindeki esnek elektrotlara doğru çekiliyor. Bu da robotun gerilmesine sebep oluyor. Güç kesildiğinde ise sıvı tekrar yayılıyor ve filizin yeniden uzanmasını sağlıyor.

MIT ekibi Jenga oynaması için düzenlenmiş bir ABB IRB 120 model robotik kolu; yumuşak bir tutma ucu, güç algılayabilen bilek eklemi ve dış kamera sistemiyle donattı. Böylece robotun kuleyi devirmeden blokları çekmesi amaçlandı. Robot, mümkün olan binlerce hamle yerine sadece 300 denemeyle eğitildi. Birbirine benzer hamleleri aynı grup içinde toplayan robot, böylece insanların öğrenme yöntemlerini kullanarak daha hızlı öğrenmek için çalıştı. Robot deneme yapma konusunda oldukça başarılı ama ekip henüz deneyimli oyuncularla oynayabilecek kadar hazırlıklı olmadığını düşünüyor.

Bisiklet sinyalleri yeni değil elbette ama Audi A8’in tasarımından ilhamla Almanya’da üretilen Zarathustra adlı ürün bu alana yeni bir soluk getiriyor. Çember şeklinde dizili ışıklar yanıp sönerek trafikteki diğer araçlara bisikletin döneceği yönü haber veriyor. Baş parmakla kullanılan butonlar LED ışıkların aralıklarla yanıp sönmesini sağlıyor. Zarathustra sistemi şu anda Indiegogo üzerinden fon topluyor. Kampanya dahilinde ürünlerin 99 Dolar’a satın almak mümkün. Eğer ürün piyasaya çıkarsa satış fiyatının 199 Dolar olması planlanıyor.

Radikal bir enerji dönüşümüne beklediğimizden daha yakın olabiliriz. McKinsey & Company tarafından yapılan araştırmalar 8 farklı alanda, enerji sektörüne önemli ölçüde etki edecek ani ilerlemeler yaşanabileceğini gösteriyor. O ilerlemeler özetle şunlar:

Elektrikli araçların daha hızlı yaygınlaşması.
Havacılık ve denizcilikte yakıt verimliliğinin ve düşük salınımlı yakıt kullanımının artması.
Konutlarda ısıtma sistemlerinin elektriğe geçişinin hızlanması.
OECD dışındaki ülkelerde yemek pişirme işleminde elektriğe geçişin hızlanması.
Plastik talebindeki azalmanın ve plastiklerde geri dönüşümün artması.
Demir ve çelikte daha fazla verimlilik kazancı, geri dönüşüm ve düşük salınımlı ham madde kullanımı.
AB orta ve yüksek dereceli ısı endüstrisinin daha fazla elektrik kullanması.
Yenilenebilir enerji ve enerji depolamada maliyetlerdeki düşüşün hızlanması.

Volkswagen, başına büyük belalar açan dizel emisyon skandalının ardından elektrikli araçlara yoğunlaşmıştı. VW otomobil bataryası üretmeye, eski yakıt hücrelerini geri dönüştürmeye ve elektrikli araç şarj istasyonları kurmaya başlayacak. Şirketin kurulduğu şehir olan Wolfsburg’da bu yılın ilk yarısında ilk elektrikli araç şarj istasyonları kullanıma sunulacak. Bu istasyonlar, 15 aracı 17 dakikada şarj edebiliyor.

İş makinelerinde de elektrik dönüşümü yakın görünüyor. Caterpillar tarafından Norveç’te geliştirilen 26 ton ağırlığındaki ekskavatör 300 kilowatt pille çalışıyor. Bu da tek şarjla en az 5 saat iş görebileceği anlamına geliyor.

Fransa merkezli Stanley Robotics tarafından geliştirilen Stan adlı otonom vale aracınızı bıraktığınız noktadan alıyor ve otoparka götürüp park ediyor. Paris ve Lyon’da başarılı denemeler yapan otonom park sistemi Londra Gatwick Havalimanı’nda işe başlamayı bekliyor. Sistem, Ağustos ayında bu havalimanında denenecek.