Haftanın Özeti: 85

Tasarım / İnovasyon

• Swyft Media CEO’su Evan Wray’in açıklamalarına göre Birleşmiş Devletler’de kişi başına düşen günlük emoji gönderimi 96 ve markalar bu ‘konuşma’ya dahil olmanın yollarını arıyor. Pepsi bu samimi ambiyansın parçası olmak için hatrı sayılır bir adım attı ve 200’e yakın emoji içeren PepsiMoji kütüphanesini yarattı. Duygulara hitap eden pazarlamanın yeni gözdesi emojiler markalar için sempati toplayabilecek mi göreceğiz.

• Sosyal ağları saran kahve güzellemelerine yabancı değilseniz bu tasarımın ‘kahve içmeden ayılamam’cılar için nasıl bir fantazi ürünü olduğunu tahmin edebilirsiniz. Suyun ısınma sesini hafiften duyduğunuz, etrafı yavaş yavaş kahve kokusunun sarmaya başladığı, yumuşacık bir sabaha uyanmak… Barisieur sesinden tiksindiğiniz telefon alarmınızın yerine gelen kızmaya, ertelemeye kıyamayacağınız bir uyandırma servisi sunuyor. Keyfin telaşı yendiği her sahne gibi imrendirici.

• Evde ortak kullanılan diş macunu tüpünün yanlış yerden sıkılması gibi çağdışı bir sorununuz varsa ya da ‘bu doğada çözünüyor mudur acaba?’ diye düşünüp dert sahibi oluyorsanız, macunu bir türlü ‘1 nohut tanesi kadar’ kullanamıyor, reklamlardan öğrendiğiniz gibi fırçanın başından sonuna kadar boca ediyorsanız müjde! Yine iyi birileri sizi düşünmüş ve Poppits diş macununu tasarlamış. Diş doktorlarının önerdiği miktarda ve ağızda eriyen minik paketlere doldurulmuş doğal malzemesi ile Poppits hem pratik, hem çevreci.

• Bir başına spor yapmak pek eğlenceli değildir. Biyosensör kulaklıklar aracılığıyla kat ettiğiniz mesafeden çok daha fazlasını anlayan, formunuzu yakalamanız için en uygun yolda size koçluk eden yapay zekalı kişisel antrenör Vi, motivasyonunuzu korurken sizi geliştirmeye devam etmek üzere tasarlandı. Geçmişe dönük fizyolojik kayıtlarınızdan öğrenebilen, bedeninizin temel göstergelerini dikkate alarak sizi olası sakatlık ya da rahatsızlıklara karşı uyarabilen, bunları yaparken müzik dinlemenize ya da telefonla konuşmanıza mani olmayan yeni nesil spor arkadaşı şık tasarımı ve ses kalitesi ile de dikkat çekiyor.

• Snickers’ın acıkma & sinir ilişkisine mercek tutan diva kaprisi konseptli reklamlarını bilenlere yabancı gelmeyecek bir fikri var: Hungerithm. Ne kadar çok öfke o kadar ucuz Snickers olarak özetlenebilecek yaklaşımla marka, sosyal ağlarda paylaşılan agresif gönderileri alıyor yerlerine Snickers’ı indirimli olarak veriyor. 3 bin öfkeli kelimeden oluşan haznesiyle günde 14 bin iletiyi analiz ederek internetin tansiyonunu ölçen Hungerithm şimdilik sadece Avustralya 7-Eleven mağazalarında kazandırıyor.

https://youtu.be/GFVcR760kY8

• Duygulu anlara eşlik etmek için çakmağı ateşleyip havada sallamak zamanla yerini telefon ekranının ışığını açmaya bıraktı. Şimdi ise kalp ritmi ile senkronize yanıp sönen bir bileklik, ateşli taraftarların heyecanları ve öfkeleri ile stadyumları renklendirecek. Avustralyalı futbol takımı Sydney Swans’ın kar amacı gütmeyen sağlık kuruluşu HCF ile yaptığı bu işbirliği kalp sağlığına karşı duyarlılık yaratmayı amaçlıyor. Toplanan data taraftarların maçın önemli anlarında birleştikleri ortak ritmi görselleştirmede kullanılabiliyor.

• İspanyol moda devi Mango son özel koleksiyonunda Müslüman kadınlara ve Ramazan ruhuna hitap ediyor. Stil sahibi ve mütevazı tasarımların öne çıktığı muhafazakar moda sektörünün yükselişine duyarsız kalmadan özel koleksiyonlarla trendin parçası olmak moda markalarının yeni stratejisi olacak gibi görünüyor.

• Diğer teknoloji şirketlerinin ilginç patentleri daha fazla dikkat çekse de IBM her gün ortalama 23,6 patentle, en fazla patent alan teknoloji şirketleri arasında ilk sırada yer alıyor. Sadece bu yıl 3 bin 617 patent alan şirket geçtiğimiz yıllarda da bu alanda liderliği kimseye bırakmadı. Ancak son dönemde Samsung ve Google’ın patent yarışında IBM’e hızla yaklaştığı görülüyor. Önümüzdeki yıllarda Samsung’un liderliği eline geçirdiğini görebiliriz.

• Yaz gelince klimasız evler, ofisler hatta toplu taşıma araçları kabusumuz olur. Geizeer bu korku ile yaşamayalım diye tasarlanmış taşınabilir bir mini klima. Klimasız bir eve misafirliğe gitmek, klimasız bir ofiste toplantıya katılmak ya da uzun metro yolculukları – Geizeer’ı yanınızda taşımaya üşenmezseniz – oluk oluk ter anlamına gelmek zorunda değil. Kickstarter’da görücüye çıkan bu minik, sevimli, çevre dostu klimacık USB ile şarj edilebiliyor ve tam sarj ile 7 saate kadar çalışabiliyor. Bir buz paketi ve fan yardımıyla 360 derece soğuk hava verebilen cihaz özellikle kalıcı olmadığımız mekanlar için ideal bir seçim olabilir.

• İtalyan mimarlık firması Carlo Ratti Associati, sensörler aracılığıyla bir binada kimin bulunduğunu algılayabilen ve bu kişinin daha önce belirtilmiş tercihlerine göre otomatik sıcaklık ve ışık ayarı yapabilen bir sistem geliştirdi. Office 3.0 adı verilen sistem bir ofiste bulunan herkesin kendi sıcaklık baloncuğu içinde çalışmasını ve herkesin rahat hissettiği şartlar içerisinde bulunmasını sağlıyor. Sistemin potansiyel olarak yüzde 40’a kadar enerji tasarrufu sağlayabileceği belirtiliyor.

• Gün boyu ofiste yaşamak durumunda olan çalışanların refahı ve konforu verimlilik için vazgeçilmezdir. Bu bilincin popülerlik kazanması ile ofis mobilyaları ve araç gereçleri ergonomi odaklı tasarlanmaya başlandı. Çalışanların enerjilerini beslemek için dinlenme odaları ve rahatlama alanları gibi çözümlere yaygın olarak başvuruluyor. Tel Aviv merkezli Joynout da ofiste kullanımda bulunan araç – gereci dinlenme için değerlendirme yaklaşımı ile baş standına çevrilebilen bir masa separatörü tasarladı. Yeni nesil ofislerde görmeye alışacağımız tipte çözümler hakkında iyi bir ipucu veriyor.

• Kitap ışıklarını her yere taşımak kolay değildir. Bazen de yanınızda kitap ışığından rahatsız olduğu için uyuyamayan birileri olabilir. Kouichi Okamoto’nun kıvrılınca kitap ışığına dönen ayracı bu tartışmalara son verecek kadar zayıf fakat okuma keyfini bozmayacak kadar etkili bir ışık yayıyor.

• Hipster’ın hası biraya para vermez, kendi birasını kendi evinde bizzat hazırlar. Kulağa pek havalı gelse de evde bira yapımı artık pek de öyle gurme görgüsü ile donanmış olmayı gerektiren bir işlem değil. ‘Blondie’ adı verilen yoğunlaştırılmış bira formülüne soda ekleme prensibi ile çalışan Beer Bar isimli cihaz, %4,5 alkol oranına sahip olan ve dışarıda satılan biradan – teorik olarak – bir eksiği olmayan bira üretebiliyor. Tadının gelişmiş damakları tatmin edip edemeyeceği ise merak konusu.

• Bir günü saatin içindeki umursamaz sayılardan ibaret görmeye tepki olarak tasarlanan Today isimli saat, zamanı gün doğumu, öğle vakti, akşamüstü, günbatımı ve gece yarısının harika geçişlerinin renkleri ile sembolize ediyor. Bildik saatin yarısı hızında çalışması ‘daha vaktin var’ hissini kuvvetlendirirken, yelkovanın karşılık geldiği renk saatin kaç olduğunu -rakamların yarattığı kovalamaca hissine kapılmaksızın- tayin etmenizi sağlıyor.

• DigiCatch isimli uzaktan kumandalı HD kamera, ışıklandırma ve sensör destekleri ile deniz canlılarının avlanması sırasında ağın içini (karanlıkta dahi) net bir şekilde görüntüleyebiliyor. Özellikle sıkı kotaların uygulandığı bölgelerde maliyeti en aza indirmek ve isabetli av ile istenmeyen av ayırdını yaparak verimliliği optimum düzeyde tutmak için kullanılması öneriliyor.

• Fraunhofer araştırmacıları kanalizasyon suyundan tarımda kullanıma uygun gübre üretebilen kullanıma hazır bir sistem geliştirdi. Lisanslı bir kuruluş bu çevre dostu teknolojinin pazarlamasını halihazırda Kuzey Amerika’da yürütüyor.

• Microsoft’un sanatçı Helene Steiner ile birlikte geliştirdiği Florence Projesi, bilgisayara girilen bir mesajın bitkiye ışık frekansı değişimleri yolu ile iletilmesi ve bitkinin bu mesajı algılayıp farklı bir şekilde sunması üzerine kurulu. Bitkilerin kendisini ve çevresini, ihtiyaçları doğrultusunda değiştirmek için kullandığı sinyallerden faydalanan sistem, bitkinin mesaj üzerinde yeni ve tahmin edilmeyen değişiklikler yapmasını sağlıyor.

• Magic Leap’ten sızdığı iddia edilen ve meşhur VR başlığının taslağını içerdiği düşünülen patent belgeleri pek çok söylentiye sebep olmuştu. Markanın halkla ilişkiler yöneticisi Andy Fouche ise çizimlerin alakasız bir projeye ait olduğunu ve ürünlerinin hiç de çizimlerdeki gibi görünmeyeceğini açıklayarak iddiaları yalanlamış oldu. MagicLeap’in merakla beklenen VR başlığı bir süre daha gizemini korumaya devam edecek gibi görünüyor.

• 80’lerin ikonik walkmen kulaklığından esinlenen Rewind, retro ile teknoloji birlikteliğinin tatlı bir örneği. Geçmişin havalı tasarımına getirilen yeniliklerin başlıcaları hafiflik, mikrofon ve dış seslere duyarlılık.

• Artık kablolar, amfi ve pedallar olmadan da gitarımızla konser verebileceğimiz günler çok yakın. Uzun ömür lithium-ion pilleri ile çalışan, üzerinde dahili amfisi ve hoparlörü de olan Model One isimli gitar, tasarımcısının uykusunda gördüğü rüyadan ilham alan bir fikir.

https://www.kickstarter.com/projects/738447513/experience-a-guitar-beyond-anything-youve-ever-kno

• Havaalanı robotu Leo, yolcuların bagajlarını taşımasına yardım ediyor. İsviçre’nin Cenevre Havaalanı’nda denenmeye başlanan robot, arayüzüne tanıtılan uçuş kartlarıyla bagajlarınızı haznesine koyup teslim edilmesi gereken yere götürüyor.

• ABD ordusu akıllı kulakiçi kulaklıkları hayata geçiriyor. Kulağı ses patlamalarına karşı korurken düşük tonlu sesleri filtreleyerek algılanmalarını sağlayan kulaklığın, Amerikan ordusunda malulen emekli olan askerler arasında en çok rapor edilen sorun olan işitme kaybına da çare olması bekleniyor.

• FBI’ın Ulusal Standart ve Teknoloji Enstitüsü (NIST) ile birlikte ABD hapishanelerindeki mahkumların dövmelerini kullanarak geliştirdiği dövme tanıma teknolojisi projesi sırasında pek çok temel insan hakkını ihlal ettiği ve projenin derhal durdurulması gerektiği belirtiliyor. Dövmenin bir ifade şekli olduğu ve insanların ifadelerinin insanları gruplandırmak için kullanılamayacağı savunularak bu uygulamanın ABD anayasasının ilk eklentisine aykırı olduğu ifade ediliyor.

• Özel operasyon askerleri için imal edilen Iron Man zırhları için araştırmalar devam ediyor. Proje başarılı olursa yakın gelecekte askerler exoskeleton zırhları giyebilirler.

• İnsansız hava araçları güvenlik ihlalleri ve çeşitli suçlar için kullanılabiliyor. Özellikle havalimanı, fabrika, hapishane, askeri bölge, ofis ve hatta ev gibi drone’lara karşı korunması gereken yapı ve mekanlar için bir dronekovar sistemi geliştirilmiş. Drone tespit cihazı, jammer, sunucu ve radyo frekans tarayıcıdan oluşan Dedrone, havasahalarının güvenliği için faydalı bir çözüm sunuyor.

• ABD’de eyaletlerarası trafikte önemli yer tutan kamyonların her yıl pek çok ölümlü kazaya karışması ve yollarda gezen yüksüz kamyonların gereksiz trafiğe neden olması sebebiyle Otto adlı bi şirket kamyonları sürücüsüz hale getirebilecek bir teknoloji geliştirdi. Google, Apple ve Tesla gibi şirketlerde çalışan mühendislerden oluşan ekibiyle Otto, gelecekte ABD’deki kamyonları kendi teknolojisiyle donatmak ve sürücü kaynaklı problemleri ortadan kaldırmak istiyor.

• Çin’in en büyük arama motoru Baidu, 5 yıl içinde otonom araçlarda seri üretime geçeceğini duyurdu. Üretim sürecinin farklı ülkelerde eşzamanlı olarak başlatılması planlanıyor. Baidu’nun bu hamlesi otonom araç teknolojisine dair atılmış en ciddi adımlardan biri olarak görülüyor. Şirket yakın geçmişte Uber’e yatırım yapmıştı.

• Sürücüsüz araç teknolojisinin geliştirilmesindeki amaçlardan birisi insan hatasından kaynaklanan kazaları engellemek. Kazaları engellemesi için güvendiğimiz yapay zeka, bir kaza anında arabadakileri korumak için yoldaki masum insanları öldürmeyi göze almalı mı? Yoksa daha fazla insanın hayatını kurtarmak için aracın içindekileri feda mı etmeli? Buna makine öğreniminin karar vermesi, yapay zekanın tanrı rolü oynaması anlamına gelebilir. Mühendislerin bu durumlarda kullanılacak bir karar mekanizması oluşturması ise sorumluluğu üreticinin üzerine atacaktır.

• Fütüristik teknolojilere olan ilgisiyle bilinen Larry Page’in, Google’ın ofisinin çevresinde iki adet uçan araba girişimi açtığı iddia edildi. Bloomberg’in iddiasına göre Page önce Zee.Aero adlı girişimi kurdu, daha sonra çalışmaların sonuç vermemesinden rahatsız olan Page, ekipten bazı kişileri ayırarak Kitty Hawk adlı başka bir şirket daha kurdu. Bu şirketlerin ürünlerine dair çok fazla şey bilinmiyor. Larry Page’in şimdiye kadar bu şirketlere yaklaşık 100 milyon dolar harcadığı ifade ediliyor.

• IHS Automotive araştırmasına göre 2035 yılında yollarda -ağırlıklı bölümü ABD, Japonya ve Çin’de olmak üzere- 21 milyon otonom (sürücüsüz gidebilen) araç olacak. Daha iddialı bir öngörüyse bu otonom araçlarla patlama yaşayacak paylaşımlı araç ekonomisinin 2 trilyon dolar gibi dudak uçuklatacak bir seviyeye gelecek olması.
• Geçtiğimiz yıllarda çocuklar için Camatte adıyla farklı oyuncak arabalar üreten Toyota bu yıl Camatte Capsule adında bir karavan üretti. Tokyo Oyuncak Fuarı’nda sergilenen karavan, hızlıca düzenlenebilen yapısıyla hem çocuklar hem de yetişkinler için eğlenceli bir deneyim sunuyor. 3,8 x 1,5 x 1,8 metre boyutlarındaki karavanın farklı tasarımlarının tanıtılması için fuarda 3 adet dijital ekrandan faydalanıldı. Ziyaretçiler tablet üzerinden yaptıkları tasarımları model üzerinden kontrol edebildi.

• Bosch otomobillerin sürücü olmadan park edebilmesini ve garajdan çıkabilmesini sağlayan bir park sistemi geliştirdi. ‘Home zone park assist’ adı verilen sistem önceden belirlenen bir rota üzerinde aracı sürücüsüz olarak park edebiliyor. Eğer belirlenen rota üzerinde engeller varsa bu engeller sistemin sensörleri ile algılanıyor ve araç bunların etrafından dolaşmaya çalışıyor. Bunun mümkün olmadığı durumlarda sürücüye haber veriliyor. Bosch bu sistemin sürücüleri otonom araç teknolojisine alıştırmak için bir adım olabileceğini düşünüyor.

• Gabriele Teruzzi’nin fark yaratan yat tasarımı 38 metrelik bir gözlem kulesi ile öne çıkıyor. Beach club’ı, lounge alanları ve akvaryumu olan 150 metrelik Shaddai isimli yatın gökyüzünü ve denizi ayaklar altına seren kulesi gösterişi ile görenlerin unutamayacağı bir manzara yaratıyor.

Gelişmeler devam ediyor! Sıradaki sayfaya aşağıdan geçebilirsiniz.