Haftanın Özeti: 244

24 - 30 Haziran 2019 tarihleri arasında Türkiye ve dünyadan haber, site, yazılım, donanım, cihaz, video ve trendler.

Genel Gündem

Geçtiğimiz hafta ülke gündemi önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimleri daha sonra da yeni askerlik sistemi ile meşgul oldu. Önce seçimlerden başlayalım. 31 Mart’ta yapılan yerel seçimlerde, başa baş giden ve Ekrem İmamoğlu’nun 15 bin civarında oy farkla kazandığı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinin, AK Parti’nin itirazı üzerine YSK tarafından iptal edilmesi ile seçimin 23 Haziran’da yenilenmesine karar verilmişti. Geçtiğimiz Pazar günü yapılan seçimlerde bu kez Ekrem İmamoğlu oyların yüzde 54’ünü alarak toplamda 800 binin üzerinde oy farkıyla seçimleri kazandı. Sonuçların açıklanmasıyla birlikte Ekrem İmamoğlu’yu ilk tebrik eden kişi, rakibi Binali Yıldırım oldu. BBC News Türkçe, konu ile ilgili olarak 31 Mart öncesinden 23 Haziran sonrasına kadar seçim sürecinde yaşananları anlatan Mazbata 2.0 adlı bir video hazırladı:

Hafta içinde meclisten geçen yeni yasayla birlikte askerlik süresi herkes için 6 ay olarak belirlendi. Yeni düzenleme ile birlikte artık kısa dönem-uzun dönem ayrımı olmayacak. 6 ay askerlik yapan kişiler dilerse, 2 bin TL maaşla 6 ay daha asker olarak kalabilecek. Sınır noktalarındaki askerler için bu maaş 3 bin TL olarak belirlendi. Uzun süre tartışmalara konu olan bedelli askerlik de artık devamlı hale geldi. 31 bin TL karşılığında, 1 aylık temel eğitimi alan kişiler askerliğini tamamlamış sayılacak. Doktorlar ve öğretmenler de sadece 1 aylık temel eğitimi tamamlayarak askerliğini tamamlamış olacak. Yoklama kaçağı ve bakaya durumdakiler bir defaya mahsus olmak üzere bedelli askerlikten faydalanabilecek ve bu kişilerin askerlikten kaynaklanan borçları silinecek.

Honduras’ta Beyaz Şehir ya da Maymun Tanrı’nın Kayıp Şehri gibi isimlerle anılan tarihi bir yerleşim yerine ulaşan araştırmacılar, bölgedeki vahşi yaşamın çok çeşitli olduğunu gördü. Daha önce neslinin tükendiği sanılan bir kaplan böceği türü gibi bazı hayvanları yıllar sonra ilk kez kaydeden araştırmacılar ayrıca Honduras’ta yaşadığı düşünülmeyen bazı türlerin de Beyaz Şehir’deki ekosistemin bir parçası olduğunu gördü. Araştırmacılar bölgede toplamda 246 tür kelebek ve güve, 30 tür yarasa ve 57 tür sürüngen/amfibik canlı buldu. Çeşitliliğin kendilerini heyecanlandırdığını belirten araştırmacılar bölgenin yasa dışı ağaç kesimlerinden korunması gerektiğini belirtti.

Aşırı yoksulluk ve insan hakları alanında uzman Philip Alston, Cuma günü Cenevre’de resmi olarak yayımlanacak bir rapor hazırladı. Rapor, iklim değişikliğinin sadece yiyecek, su ve barınma gibi temel ihtiyaçlarımızı etkilemeyeceğini, aynı zamanda demokrasi ve hukukun üstünlüğü gibi kavramlara zarar vereceğini öne sürüyor. Alston’a göre iklim değişikliği, beraberinde bir çeşit ‘apartheid’ (ayrım) getirecek. Yani zenginler para harcayarak aşırı sıcaktan, açlıktan veya çatışmalardan kaçabilirken parası olmayanlar bütün bunların getirdiği sıkıntıları çekmek zorunda kalacak. İklim değişikliği direkt olarak insan hayatını etkilediği için konunun insan hakları kapsamında ele alınması gerektiğini düşünen uzmanlar, hükumetlerin ve fosil yakıt şirketlerinin sorumlu şekilde hareket etmesi gerekliliğine dikkat çekiyor.

İklim değişikliği ile mücadeleye dikkat çekmek ve konu ile ilgili adımların atılmasını hızlandırmak isteyen New York City yönetimi, iklim değişikliği krizi ilan ettiğini açıkladı. Artan sıcaklık değerleri ile birlikte yaşanan olumsuz etkilerin incelendiği çalışmaları referans gösteren New York yönetimi, ABD’de iklim krizi ilan eden en büyük şehir oldu. Bu hamlenin diğer şehirleri de harekete geçirmesi bekleniyor. Los Angeles da iklim değişikliği ile ilgili çalışmalar yürütmüş ancak kriz ilan etmemişti. Birleşik Krallık ise Mayıs ayında ülke olarak iklim değişikliği krizi durumuna geçtiğini açıklamıştı. İklim krizi açıklamalarında genellikle iklim değişikliği ile nasıl mücadele edileceğine dair detaylı açıklamalar yer almıyor ama bu gibi kararlar şehrin/ülkenin bu alandaki çalışmalarının ve kararlılığının sembolü olarak görülüyor.

Küresel ısınmaya ve iklim değişikliğine en çok katkı yapan ülkelerden biri olan ABD, Nisan ayında ilk kez yenilenebilir enerji kaynaklarını kömürden daha fazla kullandı. ABD Enerji Bilgi İdaresi tarafından yapılan açıklamaya göre Nisan ayında ABD’de üretilen enerjinin yüzde 23’ü yenilenebilir enerji kaynaklarından, yüzde 20’si ise kömürden üretildi. Böylece daha temiz bir enerjiye geçiş için önemli bir eşik aşılmış oldu. Donald Trump, özellikle kömür üretiminde ve kömürle çalışan santrallerde görev alan işçilerin işlerini korumak için çalışacağını defalarca tekrarlamıştı. Ancak Trump 2017’de başkan olduktan sonra en az 50 adet kömür santrali çalışmalarını durdurdu. ABD’de genel olarak kömür kullanımında sürekli bir azalma olduğu görülüyor.

1880’li yıllarda Sanayi Devrimi’nin (ve dolaylı olarak küresel ısınmanın) öncüsü olan Büyük Britanya, şimdi de sıfır karbon hedefinin öncüsü olmaya hazırlanıyor. Ülke, 2050 yılına kadar karbon salınımını sıfıra indirmeyi hedeflediğini açıkladı. Bu 30 yıllık süre zarfında 1,3 trilyon Dolar harcanması gerekebilir. Britanya hükumetinin ‘sıfır karbon’ tanımı, karbon salınımlarının çeşitli planlarla telafi edilerek dengelenmesi şeklinde. Yani salınan karbonu doğadan temizleyecek ağaçlar dikmek ya da petrol ve kömür yakınca ortaya çıkan karbonu depolayarak başka amaçlarla kullanmak hedefleniyor. Eğer diğer ülkeler de Britanya gibi sıfır karbon hedefi koysaydı, Hükumetlerarası İklim Değişikliği Paneli’nde belirlenen 1,5 derece ortalama küresel sıcaklık limitini korumak çok daha muhtemel olabilirdi.

Kanada, terörizmle mücadele kapsamında, beyaz ırkın üstünlüğünü savunan Bloor and Honour (Kan ve Onur) adlı grubu ve bu grubun silahlı kolu olduğu belirtilen Combat 18 grubunu terör grupları listesine ekledi. Bu listede El Kaide, Boko Haram ve IŞİD gibi 60 adet grup bulunuyor. Kanada yönetimi terörist grupların elindeki mallara el koyabilir ve bu gruplarla iş birliği yapan kişileri cezalandırabilir. Kanada Güvenlik İstihbarat Servisi, artan aşırı sağcı eylemlerin ülke güvenliğini tehdit etmeye başladığını belirtti.

Japonya’da 30 Mayıs günü yaşanan elektrik kesintisi sebebiyle trenlerin seferleri aksamış ve JR Kitakyushu adlı şirketin trenlerini kullanmak isteyen 12 binin üzerinde vatandaş mağdur olmuştu. Geçtiğimiz günlerde yapılan bir açıklamada, bu geniş çaplı elektrik kesintisinin bir sümüklüböcekten kaynaklandığı belirtildi. Trafoya küçük bir delikten girdiği belirlenen 2-3 cm boylarındaki sümüklüböcek, elektrik kablolarına dokununca yanarak can vermiş. Bu sırada elektrik hattının çalışmasına etki ettiği için de trenlerin durmasına sebep olmuş. Yetkililer, gelecekte trafolarda buldukları küçük delikleri kapatacaklarını ve böyle bir olayın tekrar yaşanmasını engelleyeceklerini belirtiyorlar.

Belçika’da bir bankaya molotof kokteyli ile yapılan bir saldırıyı araştıran polis, olay yerinde bir USB flaş bellek buldu. Saldırganı tespit eden polis, adamın sadece kundaklama saldırısı ile kalmadığını aynı zamanda bankanın internet sitesini çökertmek için DDoS saldırıları yaptığını belirledi. Hacker grubu Anonymous’a dahil olduğu öğrenilen saldırgan, bankada hesabı bulunan annesinin hesabından 300 bin Avro’nun silindiğini ve banka yetkililerinin bu konu hakkında kendisiyle görüşmeyi reddettiğini söyledi. Siber saldırıları ve kundaklamayı annesinin öcünü almak için yaptığını söyleyen saldırgan 18 ay hapis ve 3 bin Avro para cezasına çarptırıldı. Hapis cezası, saldırganın psikolojik tedavi görmesi için ertelendi.

Almanya’da Limburg yakınlarında bir tarlada 10 metre genişliğinde ve 4 metre derinliğinde bir çukur bulundu. Yerel halkın gece büyük bir gürültü duyduğunu ve yerin sarsıldığını söylemesi üzerine inceleme başlatan yetkililer, çukurun bir bomba patlaması ile oluştuğunu belirledi. İkinci Dünya Savaşı’ndan kaldığı belirtilen bomba kimseye bir zarar vermedi. Savaşın üzerinden 70 yıldan fazla vakit geçmiş olmasına rağmen Almanya’da hala patlamamış halde bombalar bulunabiliyor.

Irak’taki kuraklıkla birlikte, Musul Barajı rezervindeki suların çekilmesiyle arkeologlar Mitanni İmparatorluğu’na ait bir saray keşfetti. Bölgede çalışan arkeologlar bu gelişmenin önemli olduğunu belirtiyor zira Mitanni İmparatorluğu hakkında çok az şey biliyoruz. İmparatorluğun başkenti bile hala bilinmiyor. Araştırma ekibi, saraydan çivi yazısıyla yazılmış en az 10 adet kil tablet çıkarıldığını bildirdi. Almanya’dan bir grup araştırmacı, tabletleri çözümlemeye çalışacak.

Fransa’nın güneydoğusundaki Grenoble şehrinde yaşayan 15 kişilik bir grup Müslüman kadın, kendilerini “Müslüman Rosa Parks” olarak niteleyerek burkinileriyle (tesettür mayo) havuza girdi. Bunu din özgürlüğü adına yaptıklarını söyleyen grup, havuzda videolar çekti. Yaşanan ilk olayın ardından gruptaki herkese 35’er Euro para cezası kesilse de bu durum kadınları durdurmadı ve Facebook üzerinden organize olmaya başladılar. Bu gelişme üzerine nüdistler (çıplak yaşam tarzını savunanlar) de Facebook’ta “Herkes Çıplak” adlı bir grup kurarak insanları havuza çıplak girmeye çağırdı. Havuzun cankurtaranları eylem çağrısının ardından havuzu kapatmak zorunda kaldıklarını söyledi. Konuyla ilgili farklı fikirlere sahip şehir yetkilileri, “olumlu bir çözüm bulmaya çalışıyoruz.” şeklinde açıklama yaptılar ancak burkini yasağını kaldırmak gibi bir niyetleri olmadığını da belirttiler.

Hatırlatma: Hafta özetimiz toplam 5 sayfadan oluşuyor.Diğer kategorilere ait gelişmelere aşağıdaki listeden geçebilirsiniz.

Özet Başlıkları

  1. Türkiye ve dünyadan güncel gelişmeler.
  2. Bilim, teknoloji, yazılım, donanım.
  3. Dijital girişimler, yatırımlar, web siteleri.
  4. Dikkat çeken tasarımlar, inovatif ürün ve hizmetler.
  5. Sinema, TV, kültür/sanat gelişmeleri.

Yorum Ekle

Yorum yazmak için tıklayın

Yorumunuz: