Laboratuvar üretimi tavuk eti servise hazır

Memphis Meats adlı şirket, şimdiye dek laboratuvarda üretilmiş ilk tavuk ve ördek etlerini kullanıma sunmaya hazırlanıyor.

Haber Özeti

Tam Sürüm

Ne zaman kızarmış tavuk yeseniz kendinizi iştahınız ve etik kaygılarınız arasında mücadele ederken buluyorsanız, çok yakında bu sorundan kurtulabilirsiniz. Memphis Meats adlı şirket, şimdiye dek laboratuvarda üretilmiş ilk tavuk ve ördek etlerini kullanıma sunuyor. Bu etleri üretmek için sadece bazı hayvanlardan, hayvana herhangi bir zarar vermeden hücreler alındı ve bu hücreler laboratuvar ortamında beslenerek büyütüldü.

Hayvanları yemek için yetiştirmenin getirdiği etik sorunlarının yanı sıra, etçil bir diyeti sürdürmek için hayvanları besleyip, yetiştirmek çevreye de ciddi zararlar veriyor. Hayvanların çıkardığı gazlar, çevreye ulaşım araçlarından daha fazla zarar veriyor. Hayvan yetiştirmek için geniş doğal alanların kullanılması gerekiyor. Hayvanların yiyeceği yemler ve tükettiği su da doğaya fazladan yük olarak geri dönüyor. Eti laboratuvarda yetiştirmek tüm bu sorunların ortadan kaldırılmasını sağlayabilir.

2013’te ilk kez laboratuvarda üretilen inek eti denenmiş ancak tadının biraz yavan olduğu ifade edilmişti. Ayrıca o etin kilosu, bir ev fiyatına denk geliyordu. Impossible Burger gibi şirketler, yapay etlerin görünümünü ve tadını geliştirmek için çabalıyor. Memphis Meat de 2016’da ‘temiz köfte’ adını verdiği bir ürünü tanıtmıştı.

İlk kez kanatlı eti üretildi

Şimdi ise menüde kızarmış tavuk ve portakallı ördek var. Bu ürünler, laboratuvarda geliştirilen ilk kanatlı etleri. Hayvanların öldürülmesine ihtiyaç duymayan süreç sayesinde, laboratuvarda yemeye hazır tavuk ve ördek etleri üretilebiliyor. Memphis Meats CEO’su Uma Valeti “Bu, ‘temiz et’ hareketi için tarihi bir an. Kanatlı hayvan eti pek çok kültürde yer alıyor ancak bunun üretimi büyük çevre problemlerine yol açıyor. Biz bu etleri lezzetli, satın alınabilir ve sürdürülebilir şekilde üretmeyi hedefliyoruz.” diye konuştu.

Şimdilik üretim maliyetleri oldukça yüksek olan laboratuvar etlerinin 2021’e kadar tat, doku ve besin değerinin geliştirilmesinin yanı sıra, maliyetinin de düşürülmesi ve halkın tüketimine sunulması bekleniyor.

Kaynak: New Atlas

Ne zaman kızarmış tavuk yeseniz kendinizi iştahınız ve etik kaygılarınız arasında mücadele ederken buluyorsanız, çok yakında bu sorundan kurtulabilirsiniz. Memphis Meats adlı şirket, şimdiye dek laboratuvarda üretilmiş ilk tavuk ve ördek etlerini kullanıma sunuyor. Bu etleri üretmek için sadece bazı hayvanlardan, hayvana herhangi bir zarar vermeden hücreler alındı ve bu hücreler laboratuvar ortamında beslenerek büyütüldü. Hayvanları yemek için yetiştirmenin getirdiği etik sorunlarının yanı sıra, etçil bir diyeti sürdürmek için hayvanları besleyip, yetiştirmek çevreye de ciddi zararlar veriyor. Hayvanların çıkardığı gazlar, çevreye ulaşım araçlarından daha fazla zarar veriyor. Hayvan yetiştirmek için geniş doğal alanların kullanılması gerekiyor. Hayvanların yiyeceği yemler ve tükettiği su da doğaya fazladan yük olarak geri dönüyor. Eti laboratuvarda yetiştirmek tüm bu sorunların ortadan kaldırılmasını sağlayabilir.

3 Yorum

  • Hadi bakalım, önümüzde ki yıllarda protein ihtiyacını karşılamak için haşarat türü “canlılar yemeyeceğiz”!

  • Etsiz hamburger, laboratuvar üretimi tavuk eti, ineksiz süt üretimi mümkün olabilir. Bir tarihte her şey mümkün olabilir. Fakat her şeyi kent yaşamını baz alıp düşünmeyelim. Örneğin Tavuk ve diğer kümes hayvanları doğadan beslenirler. Zararlı böcekleri doğadan ayıklarlar. Doğanın dengesini korurlar. Bu elbette biraz muhafazakar bir düşünce. Gelenekçi olmak her durumda doğru değil. Ve lakin Dünya uygarlık seviyesi 1.0 düzeyindedir. Bu mevcut teknolojik gelişimlerle 2.0, 3.0, 4.0 seviyelerine de istesek veya istemesek yükselecektir. Bu medeniyet seviyelerinin zorunlu kıldığı etik seviyeler var. Sevgi, eşitlik, özgürlük, hoşgörü, barış, kardeşlik bu seviyelerin bazıları. Etsiz hamburger, laboratuvar üretimi tavuk eti, ineksiz süt üretimi iştahlı ve gözünü para hırsı bürümüş ticari şirketlerin istek ve talepleridir. Endüstriyel gelişim seviyesi onları bu yöne yöneltmiştir. Ve kendi mantıkları doğrultusunda haklıda olabilirler. Ve lakin onların da insani boyutlarımızı unutmayıp, üst uygarlık seviyelerine uygun doğasever ve insancıl, eko sistemle dost olmaları gerekir. Dünya bizim evimiz ve insanlık ailemiz. Belki de dünyanın geçmişinde bizlerden de ileri teknolojili uygarlık seviyeleri denenmiş ve nükleer savaşlarla yok olmuşlardır. İnsanlık her defasında sıfır seviyeden başlamak zorunda değil. Kendi kendimize lütfen Sisifos Deneyimini uygulamayalım. Akıllı ve mantıklı insanlar kendi kendilerine zarar vermiyenlerdir. Amerikan yerlileri doğaya kardeşimiz diyorlar. Sevgiyle kalın kardeşlerim. İsmail Gültekin. 06.03.2019

Yorum yazmak için tıklayın

Yorumunuz:

e-Bülten Aboneliği