Haftanın Pazarlama İletişimi Özeti ile hafta içi vakit darlığından gerekli özeni gösteremediğiniz gelişmeler, tartışmalar, öne çıkan projeler, trendler, çok konuşulanlar, gözden kaçanlar derken hızlıca haftayı toparlamak ve gelecekte dönüp bakılacak iyi bir arşiv oluşturmak niyetindeyiz. Okurken linklere dikkat, her şey linklerde.
Daha önce Kylie Jenner’a ait olan Instagram’da en çok beğenilen gönderi rekoru bir yumurta fotoğrafı tarafından kırıldı. @world_record_egg hesabından paylaşılan fotoğraf 48 milyonun üzerinde beğeniye sahip. 4 Ocak’ta yapılan paylaşımda “Haydi yeni dünya rekorunu birlikte kıralım ve Instagram’da en fazla beğeniyi toplayalım. Kylie Jenner’a ait olan 18 milyonluk rekoru kıralım. Başarabiliriz!” ifadesi yer alıyordu. Rekorun ardından yapılan açıklamada ise bunun daha başlangıç olduğu vurgulandı. Çok da lazım değil ama merak eden olursa Brandwatch en çok beğenilen 20 Instagram paylaşımını sıraladı.
Markalara da ‘real time’ fırsatı doğdu tabii:
Facebook’ta başlayan ve hızla yayılan yeni bir akımımız daha oldu: #10YearsChallenge. 10 yıl önce ve bugün çekilmiş birer fotoğrafı yan yana paylaşmak şeklinde özetlenebilecek akım, sosyal ağları iltifata doyurdu. “Hiç değişmemişsin”, “Gençleşmişsin”, “Ajda Pekkan bir, sen iki”, “Efsane olmuşsun” gibi cümleler havada uçuştu. Bu işin içinde bir iş olduğunu, Facebook’un yok yere bu işlere girmeyeceğini savunanlar da var. Wired yazarı Keith O’Neill tarafından fitili ateşlenen tartışma, platformun bu fotoğrafları yüz tanıma algoritmalarının geliştirilmesi sürecinde kullanacağı fikrine dayanıyor. Facebook ise kampanyanın kullanıcılar tarafından başlatıldığını, ortaya çıkışında kendilerinin bir dahli olmadığını ve bu fotoğraflardan herhangi bir şekilde fayda sağlanmadığını öne sürdü.
Tartışmalar sürerken marka ve ajanslar yine kendi ekmeğinin peşindeydi. Şurada markaların “10 yıl önce, 10 yıl sonra” paylaşımlarının bir derlemesi var.
Rekabet Kurumu, distribütörlerine ve bayilerine yönelik izlemiş olduğu fiyat politikasının rekabet kurallarını ihlal ettiği gerekçesiyle Turkcell İletişim Hizmetleri AŞ’ye 91 milyon 942 bin 343 TL idari para cezası verilmesini kararlaştırdı. Söz konusu dava 2011 yılında açılmıştı. Kararın tam metni.
Markaların kendi alanlarının dışına çıkıp yeni şeyler üreteceğine, olmadık iş birlikleri yapacağına dair pek çok öngörü okuduk, hatta bu özette de bazı örneklere yer verdik. Bu hafta birkaç örneğimiz daha var. İlki, otomotiv devi BMW ve ‘outdoor giyim’ markası The North Face ortaklığıyla üretilen mini karavan. Futurelight adını taşıyan konsept, gerektiğinde katlanıp saklanabiliyor. Nefes alabilen kumaşı, havasız lastikleri ve çapraz perçinli yataklarıyla Futurelight eşsiz bir tasarıma sahip. The North Face, tanıtılan konseptin yoğun ilgi gördüğünü söylüyor ancak yakın zamanda böyle bir karavan üretilmesi beklenmiyor. Amaç, geçtiğimiz hafta CES 2019’da Futurelight adlı kumaşı tanıtmaktı.
Bir diğer otomotiv devi Opel de yıllar önce iç çamaşırı işine girmiş. Ride Comfortably markasıyla üretilen iç çamaşırlarının oldukça ilginç bir hikayesi var. Çıkış noktası, Danimarkalı erkeklerin düşük düzeyde testosteron salgıladığı ve bunun sebebinin de dar iç çamaşırı giymeleri olduğu iddiası. Uncle Grey isimli ajansın çözmeye çalıştığı sorun ise Opel’in ‘maskülen’ modeli Astra Sports Tourer’ın düşük seyreden satışları. Daha önce duymayanlar için bu ilginç deneyimin öyküsü Pazarlamasyon’da.
L’Oreal’in teknolojiye olan ilgisi malum. Yine CES 2019’da duyurulan My Skin Track pH adlı sensör, ciltteki teri analiz ederek pH değerini ölçüyor ve çıkan sonuca uygun ürün öneriyor. Bu işlem toplam 15 dakika sürüyor.
Moda denilince akla ilk gelen markalardan olan Louis Vuitton da kendi kablosuz kulaklıklarıyla ‘ortama giriş yaptı’. Kulaklıkların fiyatı Louis Vuitton’a yakışır cinsten: 995 Dolar.
Sıra dışı fikirleriyle tanıdığımız Nike, kendi kendine bağlanan ilk basketbol ayakkabısı Adapt BB’yi resmi olarak tanıttı. Şirketin açıklamasına göre bu yeni ayakkabı elle veya bir akıllı telefon uygulamasıyla ayarlanabilen FitAdapt sistemiyle çalışıyor: “Basketbol maçı sırasında oyuncunun ayağı büyüyebiliyor. Bu durum da kişinin rahatlık düzeyini, hareket ve performansını etkiliyor. Biz Adapt BB ile bu sorunu çözmeye odaklanıyoruz.” Ayakkabının içindeki özel sistem ayağınızın ne şekilde durması gerektiğini hissedip kendini ona göre ayarlıyor. Bağcıklar, ayakkabının üzerindeki butonlardan veya mobil uygulamadan ayarlanabiliyor. Adapt BB’nin satış fiyatı 350 Dolar olarak açıklandı.
“Sinema Filmlerinin Değerlendirilmesi ve Sınıflandırılması ile Desteklenmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” Meclis’te görüşülerek kabul edildi. Pek çok değişiklik öngören kanunun bu özeti ilgilendiren kısmı ise film gösterimi öncesindeki reklam ve fragman sürelerine getirilen kısıtlama. Sinema filmi öncesinde gösterilen reklamların süresi en fazla 10 dakika olacak. Fragman gösterim süresi en az 3, en fazla 5 dakika olacak.
IAB Türkiye’nin (Interactive Advertising Bureau) 2019 – 2020 döneminde görev yapacak olan yeni yönetimi belirlendi. Yeni başkan, Wavemaker CEO’su olarak tanıdığımız Neslihan Olcay oldu. Olcay bundan önceki dönemde de IAB Türkiye Başkan Yardımcısı olarak görev yapmıştı.
IAB Türkiye demişken, MIXX Ödülleri için başvuru sürecinin 28 Ocak’a uzatıldığını hatırlatalım.
Yoğun talep üzerine MIXX Awards son başvuru tarihi 28 Ocak'a ertelendi. 1 Şubat'ta Ön Eleme başlayacağı için başka uzatma olmayacak. https://t.co/uei8PZdHQP pic.twitter.com/15RvbilEGO
— IAB Türkiye (@iabturkiye) January 18, 2019
Bu yıl 66’ncısı düzenlenecek olan Cannes Lions Uluslararası Yaratıcılık Festivali’nin yarışma bölümü için de başvurular başladı.
Dört yıldır TBWA\Orta ve Doğu Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Bölge Başkanlığı görevini yürüten Cem Topçuoğlu ajansta uluslararası başkanlık görevine getirildi. Yani mevcut sorumluluk alanına Batı Avrupa ülkeleri de eklenmiş oldu. Topçuğlu ile 2017’de yapılan uzun bir röportaj:
Dünyanın önde gelen ‘native reklam’ şirketlerinden Ligatus 2013’te girdiği Türkiye pazarından çekileceğini açıkladı. İçerik sitelerindeki haberlerin altındaki ilgili (veya ilgisiz) haber önerileriyle tanığımız şirket 1 Şubat 2019’da Türkiye yatırımlarını sonlandıracak.
“X dergisi bundan böyle yayın hayatına dijitalde devam edecek” temalı haberlerin ardı arkası kesilmiyor. Peki ‘dijital’ onları sevgi ve şefkatle mi bekliyor? Çoktandır dijitalde olan dergiler ne yiyor, ne içiyor? Kayıp Rıhtım konuyu e-dergilere sormuş.
Türkiye’den globalde hatırı sayılır başarı elde eden bir içerik sitesinin çıkmamış olması -şahsen- içimde yaradır. Meseleyi tartıştığım hemen herkesten de “yok abi, o işleri biz pek kıvıramayoruz” temelli cevaplar aldım. Şartların nispeten müsait olduğu dönemi (Facebook’un her para verene muazzam trafik sağladığı dönem) geride bıraktık ama “neden olmasın” sorusu kafamda yankılanmaya devam ediyor. Onur Özcan tarafından kurulan Summary.org benzer bir çaba içinde. Her ne kadar listeli içerik akımı biraz eskide kalmış olsa da başarılı olur umarım.
Simdiye kadar hep belirli dikeylerde icerik isleri yaptim
2019‘da daha genis kategorilerde, onu daha acik bir is yapma planim vardi
Bu yuzden epeydir elimde olan https://t.co/OPRM3wbSkC ismini aktif edip bir genel kultur/sinema/sanat/edebiyat magazini yapmak icin ugrasacagim :)
— Onur Ozcan (@oozn) December 29, 2018
Yeri gelmişken, Medya Akademi’de 3 ay önce paylaşılan “Türkiye’nin dijital içerik ihracatı (neden yok)” başlıklı şu yazıya göz atılabilir. Kısa bir bölüm: “Türkiye’de ve dünyada dijital içeriğe ciddi bir ihtiyaç var. Öyle ki dijital içerik üreticileri ve tasarımcılar daha önce hiç olmadıkları kadar aranır oldular. Bugün Türkiye’de de iyi bir tasarımcı veya dijital içerik editörü bulmak oldukça zor. Aynı şey sosyal medya uzmanları için de geçerli. Bu tablo karşısında insanın aklına şu soru geliyor: Yapılması gereken bunca iş varken, neden bu kadar işsiz var?”
Bu noktada, ABD’de başarılı işlere imza atan Ece Gürlü’nün Campaign Kasım sayısında yayımlanan kısa röportajını hatırlamakta fayda var. Başlık birçok şeyi açıklıyor: “Yurt dışı için sosyal medyaya güvenin.”
Durumlar böyle. Haftaya yine görüşmek üzere, iyi tatiller!
Merhaba Admin,
“Medya Akademi” ile ilgili “dijital içerik ihracatı” konusu ilgimi çekti ve ilgili haber linkine bir göz atmak istedim. Linkteki haberde, kendi sitelerine verdikleri link sayfası bulunamıyor. Siteyi inceleyeyim derken, resim kalitelerinin çoook düşük olduğunu gördüm. Öncelikle Medya Akademi‘nin kendisinin bu eğitimlere ihtiyacı var. Konu ilgimi çekti ve araştıracağım. Paylaşımınız için teşekkür ederim.