Bitmeyen hayal: uçan otomobiller!

Otomotiv sektörü araçlarımızı motorundan kabin içi sistemlerine kadar neredeyse uzay mekiğine çevirdi; hatta kendi kendine yol almalarını bile sağladı ancak insanloğlu uçmadıkları sürece asla mutlu olmayacak gibi görünüyor.

Üstelik bu hayal hiç de sandığınız gibi yeni bir heves değil.

Henry Ford, 1940’ta uçak ve arabanın kombinasyonu olacak bir icadın geldiğini müjdelemişti. 1964’te ise (ünlü James Bond karakterinin de yaratıcısı) Yazar Ian Fleming ‘Chitty Chitty Bang Bang‘ adlı romanında uçan arabayı başrole oturtmuştu. Geçtiğimiz ay ABD / Las Vegas’ta düzenlenen CES Fuarı’ndaysa Çinli drone üreticisi Ehang tek kişilik otonom hava aracını ortaya çıkarttı. Ama bu girişimlerden hiçbirisi uçan araba Terrafugia TF-X kadar heyecan yaratmadı.  Uçan araba test uçuşlarını yapmak için Federal Havacılık Kurumu’ndan (FAA) onay aldı bile.

Peki uçan arabaları eskisine nazaran daha yapılabilir / mümkün kılan şey ne? Terrafugia’nın CEO’su Carl Dietrich’a göre son yıllarda hayli gelişen “insansız uçuş sistemleri” anahtar rola sahip. Sürücüsüz araçlara yönelik bir çok girişim sayesinde taşımacılık yakın zamanda köklü bir değişime sahne olacak.

Halen tasarım aşamasında olan TF-X’in 8 ile 20 sene içinde ticari kullanıma sunulması bekleniyor (özetle: hevesinizi biraz daha bastırın). Fakat mevcut tasarım 4 kişilik kapasitesi ile dikey kalkış yapıp sürücüsüz olarak ilerleyeceğine yönelik ipuçları sunuyor. Saatte 321km bir hıza ulaşabilen Terrafugia TF-X tam enerjiyle 800km menzile sahip olacak. Pist ve açık arazi gerektirmeden dikey-iniş kalkış yapacak aracın motoru benzin ve elektrik hibrit olacak.

Günümüzün lüks segment araçlarıyla aynı fiyatta olması beklenen Terrafugia TF-X hala inanması zor bir hayal gibi.

Karadaki performansımızı ve hallerimizi düşününce göklere yönelik tahminleriniz nedir?