UFO’ları artık vatandaş takip edecek

Dünya dışı varlıkları gözlemek için kendi uydusunu fırlatma niyetindeki CubeSat for Diclosure, hayata geçmek için kaynak topluyor.

Neredeyse her gün internete Uluslararası Uzay İstasyonu’nun yakınında görüldüğüne dair bir UFO videosu veya fotoğrafı düşüyor. Genelde de (tamam; her zaman) bunun bir UFO olmadığı ortaya çıkıyor. UFO olma ihtimaliyle heyecan yaratan şey çoğunlukla istasyona bağlı bir anten ya da penceresinden yansıyan ışık oluyor.

Peki eğer uzaya bizim kontrol edebildiğimiz bir gözlem uydusu gönderebilseydik harika olmaz mıydı? Bu soruya -bizim gibi- ‘evet’ diyorsanız CubeSat for Disclosure için hazırlanın.

Dave Cote tarafından bir araya getirilen araştırmacı grubu, dünya dışı varlıkları bulmak ve tanımlamak için tam da bahsettiğimizi projeyi hayata geçirme niyetindeler. Basın açıklamasında Cote hevesinin kaynağını “Kanada’nın Savunma Bakanı, dünya dışı UFO’ların gerçek olduğunu ve ziyaret edildiğimizi söyledi. Aynı şeyi söyleyen astronotlarımız, askeri personelimiz de var. Peki biz bu konuyu nasıl görmezden gelip saçmalık diye adlandırırız?” şeklinde özetliyor.

Uzaya uydu göndermek cümlesi çoğunuz için fazlasıyla ‘uçuk’ gelebilir. Ancak Dünya Halleri’nin sıkı takipçileri projenin de isminde geçen CubeSat terimine yabancı olmamalı. Haftalık özetlerin 33. sayısında yer verdiğimiz bu uydu teknolojisi sadece 10 santimetreküp hacme ve 1,3kg ağırlığa sahip, 20 bin dolar maliyetli hazır bir sistem.

CubeSat kesinlikle boyundan büyük işlere kadir.
CubeSat kesinlikle boyundan büyük işlere kadir.

Cote’un projesi hayata geçerse uydu, Dünya atmosferinde yer alan potansiyel nesneler üzerine yoğunlaşacak. Güneş patlamalarını kaydetmek, ilginç meteor olaylarını izlemek de olası elbette. Fakat projenin asıl ‘megalo idea’sı sivillere uzay hakkında açık kaynaklı bilgi sunmak. Kendini yok etmeden önce 3 ay yörüngede kalabilen uydu UFO avı için eletromanyetik ve radyasyon sensörlerine ayrıca 360 derece fotoğraf çekebilen iki kameraya sahip olacak.

Proje Koordinatörü Dave Shock, çekilen tüm fotoğrafların paylaşılacağını ve açık kaynaklı olarak istenen her amaçla kullanılabileceğini garanti ediyor. Böylece Uluslararası Uzay İstasyonu’nun canlı yayını sırasında ‘en heyecanlı yerinde’ birden ‘Yayın Kesildi‘ ya da ‘Sinyali Kaybettik‘ uyarıları da yaşamayacağız.

CubeSat for Disclosure, hayata geçebilmek ve uydusuna mümkün olduğunca ekipman koyabilmek için hala para topluyor. İhtiyaç duyduğu toplam bedelse 10 bin dolar.

BONUS BİLGİ: Kickstarter sitesinde kitle fonlamaya çıkan CubeSat for Disclosure projesi daha önce IndieGoGo’da görücüye çıkmış ancak ihtiyaç duyduğu fonu toplayamamıştı.



Bir yanıt

  1. İsmail Gültekin avatarı
    İsmail Gültekin

    21.yüzyılın teknolojilerine karşıt olanların sokaklarda lunpenlerden, serserilerden oluşturdukları lobiler rahat bırakmazlar bu vatandaşları. Dalga geçerler, itibarsızlaştırırlar, iftiralar ederler, değersizleştirirler. Bu teknolojilerin halka anlatılmalarını istemeyen bilinçli uygulanan bir karşı direnç var. Özellikle gelişmeyen ülkelerde. Devletler gelişime karşı olan bu marjinal grupları ve destekçilerini sokaklardan, medyadan vb vb çekmedikçe de vatandaş ne kadar objektif kanıtlar sunarsa sunsun bu bilinçli tertip ve suskunluk devam edecektir. Ancak teknoloji bakımından gelişmiş bir devlet dünyaya bir sürpriz yapar da bu teknolojiyi uygularsa öbür tüm ülkeler ve tüm halklar havalarını alırlar. Herkes için çok geç olacağını da bildirmiş olalım. Dünyanın hakim gücü sadece onlar olacaklar. 21. yüzyılın teknolojisine karşı yapacak bir şey yok. Lumpen, serseriler ve arkalarındaki lobilerde bir yerlerine kına yakarlar. Dünya da her türlü belirsizliğe sürüklenir. Burada sorun dünyanın geleceğine sahip çıkma ve çıkmama sorunudur. Dünyanın geleceğinden hepimiz sorumluyuz.

Yorumunuz: