Haber Özeti
Tam Sürüm
Karnı açken alışveriş yapıp elinde bir sürü abur cubur ile eve dönenler bilirler, hormonlarımız para harcama şeklimize kolayca etki edebiliyor. Bilimciler özellikle testosteron ve kortizol hormonlarının alışverişi tetiklediğini ifade ediyor. Bunun üzerine bir çalışma yürüten Londra tasarım firması Method, fizyolojik banka adında bir konsept geliştirdi.
Tüm parasal işlemlerimizin hormonlarımıza göre yönetilmesini öngören sistemde, hormonal verilerimiz bir şekilde hesaplanıp banka ile paylaşılıyor. Bankadaki finans danışmanı bu verilere göre size uygun bir harcama planı hazırlıyor. Bir cep telefonu uygulaması da çok harcama yaptığınız dönemlerdeki hormon değerlerinize bakarak benzer durumlarda sizi harcama yaparken dikkatli olmanız konusunda uyarıyor.
Diş fırçasıyla hormon testi
Günümüzde evde kendi kendinize kan testi yapmayı mümkün kılan cihazlar bulunuyor. Ancak Method, bu işlemin günlük aktiviteleri bölmeden gerçekleşmesi gerektiğine inanıyor. Bu sebeple ekip, günde iki kere dişlerinizi fırçaladığınızda tükürükten hormon seviyelerini anlayabilen bir diş fırçası tasarladı. Bu konsept diş fırçası topladığı verileri akıllı telefonunuzdaki uygulamaya ve fizyolojik banka hesabınıza iletiyor. Böylece hormonal dengesizlikler durumunda para harcamanın önüne geçilmesi amaçlanıyor.
Method’un geliştirdiği bir başka yöntem de alışveriş anında pos makinesinden müşterinin kan örneğinin alınıp hormonlarının kontrol edilmesi. Belki bu teknoloji, Intelligent Environments‘ın çok harcama yapınca elektrik şoku veren bileklik projesiyle de birleştirilebilir. Böylece hormon seviyesinin harcamalara etki etmesi elektrik şoklarıyla engellenebilir.
Bankacılık sistemini kökten değiştirecek
Ancak Method, bu teknolojiyi bankacılık sistemini kökten değiştirmek için kullanmak istiyor. Bankaların fiziksel durumumuz ve ruh halimizle de yakından ilgilenmesini öngören sistemde ‘doktor bankacı’ gibi yeni mesleklerin ortaya çıkması öngörülüyor. Bu doktor bankacılar hormon değerlerini başarıyla yorumlayabilecek ve size paranızı yönetme konusunda da tavsiyeler verebilecek kişiler olacak.
Peki özel hayatımıza girmek için bu kadar uğraşan finans şirketlerine vücudumuzla ilgili bu kadar detaylı bilgiyi vermek isteyecek miyiz? Parayı doğru yönetmekle vücudumuzu bankalara açmak arasında kalırsak hangisini seçeceğiz? Bu durum her ne kadar mahremiyetimizin hiçe sayılması gibi görünse de bankacıların da birer doktor olacağı göz önünde bulundurulduğunda aslında teorik olarak bu durumun tıbbi verilerimizi hastanelerle paylaşmaktan pek bir farkı kalmayacak. Kendi iyiliğimiz için kendi bilgilerimizi fizyolojik bankalarla paylaşabiliriz.
Method henüz bu projeyi hayata geçirmek için bir çalışmaya başlamış değil. Bu fikir hala konsept aşamasında. Ancak her türlü verinin hızla dijital ortama aktarılmasıyla gelecekte bankacılık faaliyetlerinin de buna göre değişeceğini söylemek zor değil.
Hormonların gereğinden fazla harcama yapma konusunda etkili olduğu bilgisi üzerine bir konsept çalışması başlatan tasarım firması Method, fizyolojik bankacılık adlı bir sistem tasarladı. Bu sistemde, müşterilerinin hormonal değişikliklerinden haberdar olan bankalar, müşterileri gereksiz harcamalar yapmamaları için uyarıyor. Banka çalışanlarının hormon bilgilerini de okuyup yorumlayabilmesi için 'doktor bankacı' kavramı öne sürülüyor.
Bir bakıma yararlı gibi bir yöntem gibi duruyor. Ama bankaların bu bilgileri tam tersi kullanma ve harcamaları arttırma gibi yollara gitme ihtimali de var. Müşterinin ödeyebileceği harcama tutarları belirlenip kendi çıkarları adına bu uyarıları yapmamayı seçebilirler. Ve daha bir çok anlamda bu bilgiler manipüle edilebilir.
Bankalar sonuçta kamusal bir role soyunacak değil. Bir şekilde paradan para kazanma ve kar etme üzerine kurulu bir finansal düzenden bahsediyoruz. Kapitalist sistemin oyunları şeklinde bir okuma değil bu. Ama bu bilgilerin bankalarla paylaşılması doğru değil. Bir şekilde bu bilgileri reklam şirketlerine de satabilirler.