Haftanın Özeti: 169

Sinema, TV, Kültür, Sanat

Bir neslin kısa saçlı çelimsiz kadına aşık olmasında ve yok yere İrlanda’yı sevmesinde büyük pay sahibi olan Dolores O’Riordan, aynı nesle artık o kadar da genç olmadıklarını hatırlatarak 46 yaşında gitti. Savaş karşıtı duruşuyla da gönüllerde yer edinen The Cranberries grubunun solisti olarak geniş kitlelere Dolores’in bu genç ölümü, polis tarafından şüpheli bulunmadı. Yaşamakla arası pek hoş olmayan sanatçı, ’90’ların sonu, 2000’lerin başından’, bir üniversite kantininin müzik kutusundan seslensin:

io9, büyük bir işe kalkışarak son 10 yılın 100 önemli popüler kültür olayını sıralamaya başladı. 100’den geriye doğru devam eden listede Lost dizisinin finali, Doctor Who‘nun 50. yılı, Game of Thrones‘un başarısı gibi zihnimizde yer edinmiş anlar sıralanıyor.

Los Angeles menşeli sanatçı Kierran Murray “bir dinozorla gezmek nasıl olurdu” diye düşünmüş ve ryangodzilling adını verdiği bir seriye başlamış. Londra’dan Madrid’e, gittiği her yere küçük Godzilla’sını da götüren Murray, Photoshop’un da yardımıyla hazırladığı bu eğlenceli seriyi Instagram hesabında paylaşmaya devam ediyor.

Duvarları Olmayan Müze projesinin ikinci ayağını hayata geçiren British Council, Birleşik Krallık portre geleneğinin 80 yılını ekranlarımıza getiriyor. Zaman ve mekandan bağımsız bir anlayışla farklı bir sergi deneyimi sunan ‘Tanışıyor muyuz?’ görme engelliler için de özel olarak seslendiriliyor.

Geride bıraktığımız yüzyılın en hikayesi bol yıllarından biri 1968. The Atlantic, 50 yıl öncesine 50 fotoğrafla bakış attığı müthiş bir derleme paylaştı. Bu fotoğraf örneğin, Sovyetler Birliği ile ters düşen Çekoslovakya‘nın, 2 bin tank ve binlerce kişiden oluşan Varşova Paktı birlikleriyle yüz yüze kaldığı 28 Ağustos günü çekilmiş. Bunun gibi 49 tane daha var.

Google Arts & Culture uygulaması, dünyanın dört bir yanındaki sanat eserlerini görmek, neredeyse binden fazla müzeyi keşfetmek, sanat dalı veya sanatçıya göre arama yapmak için ücretsiz imkan sağlıyor. Uygulamaya gelen ve şu anda sadece ABD’de kullanılabilen bir özellikle sanat ikizinizin hangi müzede sergilendiğini görmek mümkün. Fotoğrafınızı çekip yüklüyorsunuz, uygulama da -olduğu kadar artık- sizi bir sanat eseriyle eşleştiriyor.

‘Fransız Elvis’ olarak bilinen Johnny Halliday’den Françoise Hardy’e kadar birçok yıldızla çalışan müzisyen Benoît Carré, bu kez bambaşka biriyle stüdyoya girdi. Şimdiye kadarki en gelişmiş yapay zeka müzik programı olduğu söylenen Flow Machine ile birlikte oluşturulan “Hello World” yapay zeka destekli ilk albüm olarak tanımlanıyor. Albümü Spotify’da bulabilirsiniz, biz lafı geçmişken, ses ve görüntü itibarıyla müzik tarihinin en ‘cool’ isimlerinden Françoise Hardy ile devam edelim.

Bilim kurgu (bitişik, ayrı ama arada tire işaretli gibi kullanımları olsa da TDK böyle yazmamızı ister) romanları, kapaklarıyla da ilgiyi hak eder. Baştan savma yapılmamış, üzerine bolca düşünülmüş ve içerikle harmanlanmış kapaklar tam anlamıyla başka dünyalara götürür. Print Mag, dünyanın farklı ülkelerinde basılmış 15 bilim kurgu kitabı kapağını bir araya getirmiş. Türkiye’de böyle bir derleme yapılıp yapılmadığını merak ederseniz, şurada İthaki Yayınları’nın bilim kurgu klasikleri serisi var.

Bilim kurgu denilince akla ilk gelen kitaplardan biri şüphesiz ki George Orwell’in 1984‘ü. Bu romanla ilgili en büyük tartışmalardan biri de oradaki ülkelerin dünya haritası üzerindeki konumu. Böyle bir haritanın çıkarılamayacağını düşünenler çoğunlukta olsa da konu hakkında yeni bir çalışma var.

Yine distopya türünün nadide örneklerinden biri olan Fahrenheit 451, HBO tarafından sinemaya uyarlanıyor. Başrollerinde Michael B. Jordan ve Michael Shannon‘ın olacağı filmin ilk ‘teaser’ videosu paylaşıldı. Kitap 1966’da da sinemaya uyarlanmıştı.

Rusya‘da trafikte seyreden araçlarda kamera olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu bilgi, ana haber bültenlerinde veya sosyal ağlarda trafikte komik anlar konseptiyle karşımıza çıkar. Dmithrii Kalashnikov imzalı The Road Movie söz konusu araç kameralarıyla çekilmiş bir film. Bir nevi toplu gösterim.

2016’da Oxford’un yılın kelimesi adayları arasında, Danimarka dolaylarından ‘hygge‘ diye bir kelime de vardı. Gönül rahatlığı, ferahlık, huzur, samimiyet, sükunet, sıcaklık, konfor gibi ‘insanı gevşeten’ kavramların birleşimi olarak özetlenebilir. Tabii dünyanın geri kalanı İskandinavlar kadar huzurlu olmadığı ve türlü belalarla uğraştığı için 2016’nın kelimesi post-truth seçilmişti. Kuzeydeki dertsizliğin ve huzurun yansımalarından biri de Slow TV akımı. 30 saniyeden sonra sıkılmaya başlayan neslin anlam veremeyeceği şekilde, saatler süren durağan programlar sunan bu türün en hareketli örneklerinden biri Train Drivers View kanalı. Örneğin şu anda 6 canlı yayın var, hepsinde de tren gidiyor. O kadar.

Fikir ve katkılarınızı yorumlarınızda bekler, hepinize iyi haftalar dileriz!

Özet Başlıkları

1. Türkiye ve dünyadan güncel gelişmeler.
2. Bilim, teknoloji, yazılım, donanım.
3. Dijital girişimler, yatırımlar, web siteleri.
4. Dikkat çeken tasarımlar, inovatif ürün ve hizmetler.
5. Sinema, TV, kültür/sanat gelişmeleri.