Havalimanlarında güvenlikten geçerken ya da uçağın kalkış saatini beklerken çok fazla vakit kaybediyoruz. Ayrıca evden çıkıp havalimanına gitmek ya da uçaktan inince varış noktamıza ulaşmak için de ayrıca trafikte vakit geçiriyoruz. Tüm bu değerli vakitler, Toronto merkezli tasarım stüdyosu Aprilli’nin fütüristik çözümü ile kurtarılabilir. Şirketin ‘Otonom Seyahat Suiti’ konsepti bir otel odasının konforu ile otonom sürüşün gücünü birleştiriyor. Bunu, içinde uyuyabildiğiniz, yemek yiyebildiğiniz ve çalışabildiğiniz ultra lüks bir Uber aracı gibi de düşünebilirsiniz. Şirket ayrıca geleceğin seyahat yöntemlerine daha geniş bir bakış açısı da getiriyor.
Otonom kabin temel uyku, çalışma ve banyo özelliklerine sahip tam teşekküllü bir ulaşım çözümü sunuyor. Böylece misafirler seyahat süresini daha etkin ve üretken bir şekilde geçirebiliyor. Kabin bir uygulama ile çağrılabiliyor ve Aprilli Otonom Seyahat Suiti’ni daha geniş bir otel imkanları ağının bir parçası olarak görüyor. Bu ağda kabinler daha fazla özellik sunmak için odalara bağlanabiliyor.
Otonom kabinler sabit odalara bağlanabiliyor
Konsepti tanıtan bir videoda, otonom kabinin daire şeklinde bir otele girerek bir ebeveyn suitine bağlandığını görebiliyorsunuz. Böylece küçük seyahat suitiniz çok daha fazla özelliği olan, büyük bir otel odasının bir parçası haline geliyor. Bunun oldukça iddialı bir konsept olduğunu söylemeye gerek yok. Henüz otonom araçların insan sürücülerle aynı yolda nasıl seyahat edeceğini bile tam olarak kestirebilmiş değiliz.
Fikir aslında tamamen eşsiz değil. IKEA gibi şirketler gelecekte otonom araçların sadece otel odası değil ayrıca mini seralar ve küçük dükkanlar olarak da kullanılabileceği konseptler tanıtmıştı. Yine de Aprilli’nin konsepti umut vadeden bir fikir sunuyor ve seyahat kavramını kökten değiştirme ihtimali barındırıyor. Böylece seyahatin en can sıkıcı ve boşa geçen kısımları çok daha rahat ve etkili şekilde kullanılabilen zamanlara dönüşebilir.
Yorumunuz: