Siborga dönüşmek isteyenlere ‘örnek uygulamalar’

Sibernetik organizmalar (siborg), yani insan ve makine birleşimi canlılar, geleceğin teknolojisiyle mümkün olacak şeyler olarak düşünülüyor. Ancak tüm dünyada pek çok insan kendilerini yavaş yavaş birer siborga dönüştürmeye başladı.

1- Depremleri hissedebilen sanatçı

İspanyol avangart sanatçısı Moon Ribas, dirseğinin iç kısmına yerleştirdiği çipi telefonundaki bir uygulamaya bağlayarak dünyada o anda gerçekleşen depremleri hissedebiliyor. Deprem ne kadar şiddetliyse Ribas’ın kolundaki cihaz da o kadar fazla titreşiyor. Bu titreşimleri sahnede bir dansa çeviren sanatçı, depremlerin şiddetine göre doğaçlama koreografiler geliştirerek bir nevi dünyayla dans ediyor.

2- Koluna kulak taktıran sanatçı

Performans sanatçısı Stelarc vücudunu bir dinleme cihazına dönüştürmek amacıyla sol kolunun iç kısmına yapay bir kulak yerleştirdi. Daha sonra bu kulağın içine bir mikrofon yerleştirip mikrofonu da internete bağlamak isteyen Stelarc böylece bulunduğu ortamdaki sesleri isteyen herkesin istediği zaman dinleyebilmesini sağlamayı amaçlıyor.

3- Bileğine güvenlik çipi yerleştiren adam

Dangerous Things adlı biohacking şirketinin kurucusu Amal Graafstra, bir sürü anahtar taşımaktan ve şifre hatırlamak zorunda kalmaktan sıkılınca bileğine bir güvenlik çipi yerleştirdi. NFC teknolojisi ile diğer cihazlarla etkileşime girebilen çip, kimlik doğrulama ve iki aşamalı koruma gibi işlemler için oldukça başarılı bir cihaz.

4- Göremediği renkleri duyan renk körü adam

Sanatçı ve siborg aktivisti Neil Harbisson renkleri göremiyor. Bu problemi çözmek için kafatasının içine kadar uzanan bir çubuğa bağlı bir kamera kullanan Harbisson, cihazın algıladığı renkleri kafasının içinde ses olarak duyuyor. Her renge göre farklı bir şekilde titreşen cihaz, insan gözünün göremediği kızılötesi ve morötesi renkleri de algılayabiliyor.

5- Kulaklığı kulağına monte eden adam

ABD’nin Utah eyaletinden Rich Lee, dilediği zaman müzik dinleyebilmek istediği için kulağının iç kısmındaki kapakçığın içine bir kulaklık yerleştirdi. Boynundaki bir manyetik bobin sayesinde sesleri kulağına aktarabilen adam böylece kulaklık takmadan müzik dinleyebiliyor. Bu cihazı daha sonra GPS cihazına bağlayıp anında yol tarifi alabilmeyi hedefleyen Lee’nin bir diğer amacı ise penisi titreşimli hale getirebilen Lovetron9000 adını verdiği ürünü hayata geçirmek.

6- Kafatasına kamera yerleştiren fotoğrafçı

Neww York Üniversitesi’nde öğretim görevlisi ve fotoğrafçı Wafaa Bilal, bir sergi kapsamında, kendi hayatının kendisinin bile görmediği alanlarını başkalarıyla paylaşabilmek için kafasının arka kısmına bir kamera yerleştirdi. Birkaç ay sonra ortaya çıkan sağlık sorunları sebebiyle kameranın bazı parçalarının çıkarılması gerekti.

7- Ateşini ölçmek için koluna çip yerleştiren adam

Tim Cannon 2013 yılında kolunun içine yerleştirdiği büyükçe bir cihaz sayesinde temel sağlık değerlerini ölçebiliyor. Bluetooth bağlantısıyla verileri telefona ya da tablete aktarabilen cihaz, Cannon’ın vücut ısısı yükseldiğinde telefonuna bildirim gönderebiliyor.

8- Beyinlerinde çip olan askerler

Amerikan Savunma Bakanlığı’na bağlı araştırma şirketi DARPA, askerleri daha etkili hale getirmek için yaptığı ilginç çalışmalarla tanınıyor. Bu çalışmalardan birisi de savaş alanındaki askerlerin beyninde oluşabilecek hasarları ve psikolojik rahatsızlıkları önlemek için beyne çip yerleştirilmesi. Henüz askerler üzerinde uygulanmayan bu yöntem bazı gönüllü hastalar üzerinde deneniyor. Bu çipler sayesinde askerlerde sıkça görülen posttravmatik stres bozukluğunun tedavi edilebileceği düşünülüyor.

9- Birbirinin hareketlerini hissedebilen çift

Biohacker hareketinin babası olarak tanınan profesör Kevin Warwick 1998’de kendi koluna yerleştirdiği RFID cihazı ile bilinen ilk siborg oldu. Daha sonra hem Warvick’in hem de eşinin vücuduna yerleştirilen ve sinir sistemiyle iletişim kurabilen çipler sayesinde çift birbirlerinin hareketlerini hissedebilir hale geldi. Böylece Warvick ve eşi ses ve görüntü kullanmadan uzaktan haberleşebilen ilk insanlar oldu.

10- Doğum kontrolü için rahim içi cihaz kullanan tüm kadınlar

ABD’de oldukça yaygın bir doğum kontrol yöntemi olarak kullanılan rahim içi cihazlar (IUD) pek çok kadını birer siborga dönüştürmüş durumda. Rahme yerleştirilen ‘T’ şeklinde bir cihaz ve ellere yerleştirilen küçük parçalardan oluşan yöntem sayesinde kadınlar doğum kontrolü için teknolojiden faydalanabiliyor.

Kaynak: Fusion