Sinema / TV / Kültür / Sanat
Türkiye İstatistik Kurumu kütüphane istatistiklerini açıkladı. Rapora göre Türkiye’de 2015 yılı itibariyle 1 milli kütüphane, bin 130 halk kütüphanesi, 555 üniversite kütüphanesi ve 27 bin 836 örgün ve yaygın eğitim kurumu kütüphanesi olmak üzere toplam 29 bin 522 kütüphane mevcut. Milli Kütüphane’deki kitap sayısı, 1 milyon 261 bin 696 olarak açıklanırken Milli Kütüphane’den yararlananların sayısının 2015 yılında, 2014 yılına göre yüzde 5,7 azalarak, 524 bin 129’a gerilediği, kayıtlı üye sayısının ise yüzde 27,7 artarak 36 bin 220’ye ulaştığı belirtilmiş.
The Last Bookstore (Son Kitapçı) adlı bu kısa belgesel Los Angeles’ta bulunan ‘Son Kitapçı’ adlı kitapçının sahibi ve işletmecisi Josh Spencer’ın hayatına odaklanıyor. eOkuyucu’ların yükseldiği ve pek çok kitapçının kapanmak zorunda kaldığı zamanlarda Spencer basılı kitaplar için bir ‘yaşam alanı’ yaratmayı başarmış. Belgesel, Spencer’ın bir baba, koca, küçük işletme sahibi ve paraplejik olarak hayatını gözler önüne sererken fiziksel kitaplardan vazgeçemeyenler için bir çekim merkezi haline gelen dükkanının da hikayesini anlatmış oluyor.
Dokumanın bilgisayar eliyle yapılmasına aşinayız peki bilgisayar tasarımlarının insan eliyle dokunması desek? Petros Vrellis hiç görmediğimiz bir şeye imza atarak geleneksel dairesel dokumaya yeni bir yorum getirdi. Bu defa gerçekten gelenekle teknoloji, insanla bilgisayar, el emeği ile teknik iç içe geçmiş durumda.
Geçtiğimiz sene TV satma işinden vazgeçen Apple’ın yeni bir planı var: Dijital bir TV rehberi. TV’de ne olduğunu takip edebileceğiniz rehberin aynı zamanda izlemeyi (satın alma vb. işlemleri) kolaylaştıracak özelliklere sahip bir arayüzünün olması bekleniyor. TV programcıları ve video şirketleri ile görüşmelerini sürdüren Apple’ın dijital rehberinin Apple TV kutucuğuna ve iPhone gibi diğer Apple cihazlarına uygun olması bekleniyor. Rehber HBO, Netflix ve ESPN’in video uygulamalarını tek çatı altında birleştirerek kullanıcıların ne izleyeceklerine karar verirken ayrı ayrı uygulamalar kullanmak zorunda kalmamasını sağlayacak.
Mars’a yolculuk ve yerleşim idealleri için hummalı çalışmalar sürüyor fakat bunları dünya gözüyle yakından görmek ya da deneyimlemek mümkün olacak mı emin değiliz. Mars’ta hayatın neye benzeyeceğini görme arzumuz yeni bir diziye ilham verdi. Brian Grazer ve Ron Howard gibi Hollywood’un tecrübeli isimlerinin yapımcılığı üstlendiği dizinin gerçekler ve kurgunun iç içe geçtiği bir yapım olacağı ve Mars görevi için çalışan bir grup astronotun hikayesine odaklanacağı açıklandı. Online olarak yayınlanacak ‘Before Mars’ dizisinde ise ‘Mars’ dizisinin ana karakterlerinin hikayeleri anlatılacak. Tanıtımında Elon Musk, Peter Diamandis ve Neil deGrasse Tyson gibi uzay uzmanlarının röportajlarının yer aldığı dizinin Kasım ayında National Geographic kanalında yayınlanması bekleniyor.
Stranger Things dizisinin öve öve bitirilemeyen müzikleri yakında yolda, işte, okulda tribe girip soyutlanmak isteyenlerin kulaklıklarında olacak. 1983 yılında Orta Batı banliyösünde geçen hikayenin başrol oyuncusu gibi 80’lerde çocuk olanların nostalji ihtiyaçlarını karşılayan Netflix yapımı bilim kurgu – drama – gerilim türü dizide Winona Ryder ve David Harbour rol alıyor.
https://youtu.be/FpHNlx0pPIU
Netflix milyonları ekrana kitleyen House of Card ve Stranger Things gibi dizilerinden sonra bildiğimiz hiçbir şeye benzemeyen bir dizi ile geliyor: Slow TV. Norveçli TV dizisi sıradan olayları gerçek zamanlı olarak ekrana taşıyor (bu kadar.) Online yayınlanması TV’nin en garip fenomenlerinden birinin milyonlarca izleyiciye sunulması anlamına gelecek. Avrupa dışında pek bilinmeyen Slow TV’nin günlük olayları başından sonuna öylece yayınlamak dışında bir numarası yok. 2009’da ilk programında yayınladığı 7 saatlik tren yolculuğunun Norveç nüfusunun yüzde 20’sine karşılık gelen 1 milyon kişi tarafından izlendiği biliniyor.
Star Wars, The Exorcist, Raging Bull gibi filmlerin en az kendileri kadar ikonik jeneriklerinin tek bir elden çıktığını biliyor muydunuz? Jenerik tasarımcısı Dan Perri, 12 yaşında marketlere tabela tasarlayarak başladığı sanatına ilişkin hayranlık uyandıran detayları paylaşıyor.
Lego figürleri gerçek hayatta neye benzerdi desek aklınıza silindir şeklinde bir insan kafası ve 2 parmaklı dev bir kıskaç el gelir miydi bilmiyoruz ama birilerinin gelmiş. Minik Lego insanları gerçek boyutlu bir insan formuna bürününce çocukluğumuzun o sevimli, neşeli ve renkli figürleri gitmiş ve yerine çocukken asla karşılaşmak istemeyeceğimiz ürkütücülükte ucube devler gelmiş :(
Fikir ve katkılarınızı yorumlarınızda bekleriz.
Yeni tasarım beni çok yordu:(
Amirim merhaba,
AKK’nın yanısıra bir de upload hızı sorunu var. ttnet 100 mbps download / 2 mbps upload. çekilecek dert değil. https://teknoseyir.com/durum/287510 diye bir haber vardı, 6 ayın üzerine 1 yıl daha geçti, tık yok (aynı haber pek çok sitede çıkmıştı, ben birini örnek verdim). Bir de bu konuya el atsan, tadından yenmez.
yeni tasarimda videolar cerceveden tasiyor.
yazi uslubu amirime ait olmadigi apacik. okumak can sikici hale geldi :(
haberler arasinda ayirici yok. ilk bakista hangi resim hangi habere ait belli olmuyor
sayfa ustlerinde yer alan kocaman kapkara alan cok gereksiz. göz yorucu. bosuna mause hareketi
lütfen birseyler yapin amirim
Amirim eski tadi yok yazilarin sitenin herşeyin farkindamisiniz?
Yorumunuz için teşekkürler. Konuyla ilgili cevabımı ‘cmalgac’ adlı kullanıcının yorumuna cevaben aktardım. Oradan takip edebilirsiniz.
Selamlar, sevgiler.
Serdar Bey alıştırdığınız seviye yüzünden bu kadar eleştiri alıyorsunuz, keşke en sade haliyle Canvas temasına dönüp bizi özetlerle buluştursanız. Sade, net, akıcı, dolu !
Aynı siteye mi bakıyoruz emin değilim ama birkaç bilgilendirme yapayım.
Sitedeki bütün içeriği hala ben belirliyorum. Bu konuda bir değişim yok. Yorumunuzda değindiğiniz gibi ‘bu kadar’ diyecek oranda bir eleştiri de almıyoruz açıkçası; hatta tam aksine yeni tasarımla birlikte sitenin trafiğinde ciddi bir yükseliş de oldu. İstikrarlı bir şekilde de artmaya devam ediyor.
İçerik hacmimiz sürekli genişliyor. Haftalık özetler de buna dahil. Eski sayılara kıyasla çok daha zengin ve detaylı bir kapsama sahipler. Arşiv taramasıyla bunu gözlemleyebilirsiniz.
Yeni tasarımla sayfalarımızda daha fazla bilgilendirme yapma ve görselleri daha etkin kullanma fırsatı yakaladık. Mobil arayüzde de çok daha kullanışlı bir yapı kazandı.
Arama motorumuzun algoritması düzeltildi. Arşiv taraması yapmak daha tutarlı ve kolay hale geldi.
Şimdiye kadar onlarca site hayata geçirip yönettiğimden bu yeni tasarımların yarattığı geçici huzursuzluklarına aşinayım. Bir süre sonra her şey yerli yerine oturur (o zaman da sıradaki yenilenmenin vakti gelmiş olur zaten).
Selamlar, sevgiler.