Haftanın Özeti: 55

9 – 15 Kasım 2015 tarihleri arasında Türkiye ve dünyadan haber, site, yazılım, donanım, cihaz, video ve trendler.

Bilim / Yazılım / Donanım

Yazılım, donanım, bilim, teknoloji, uzay ve ötesi.

  • Ryan Chester 18 yaşında, ABD’li bir öğrenci. Ülkesinin en prestijli (Silikon Vadisi çıkışlı) Breakthrough Prize yarışmasında video ile ilgili bir kategori açıldığını öğrenince kendi kafasını da uzun süre kurcalayan bir konuyu çekerek katılmaya karar vermiş: uzayda zaman neden dünyaya kıyasla daha yavaş ilerliyor? Başka bir deyişle ünlü Bilimci Albert Einstein’in göre İzafiyet Teorisi. Ortaya çıkan video hem bir Youtube fenomenine dönüştü hem de kendisine gençler kategorisindeki 2 bin başvuru arasında 400 bin dolarlık büyük ödülü kazandırdı. İzlemek ister miydiniz? (şahsen eksik birkaç bilgimi bu sayede tamamladığımı itiraf etmek isterim)

  • Kuzey Carolina Üinversitesi’nden bir grup diyabet (şeker) hastalarının düzenli olarak yapmak zorunda olduğu insülin iğnelerinin yerini alabilecek bir bant geliştirmeyi başardı. Kandaki şeker düzeyi yükselince insülin pompalayan bu özel bant iğne korkusu yaşayan hastalara kesin çözüm getirdiği kadar her anlamda kolaylık da sağlıyor. Tip 1 ve Tip 2 diyabet hastalarında kullanılabilen bant insülini yüzeyindeki iğne benzeri çok ince (insan saçının yüzde biri incelikte) dikensi dokuyla aktarıyor. Fareler üstünde gerçekleştirilen deneyler başarıyla sonuçlandı.

insulin_patch_1170-770x460

  • Washington State Üniversitesi’nden Haluk Beyenal tarafından yürütülen bandajlara yönelik bir diğer çalışma ise antibiyotik kullanımına alternatif getirmeyi başardı. Bir akımla tetiklendiğinde elektrokimyasal reaksiyon geliştiren bandajlar bakterileri yok etme konusunda antibiyotikler kadar etkili olabiliyor. Yapılan deneylerde hastalardaki bakteri oluşumu 24 saat içinde neredeyse yok seviyesine geriledi.
  • Çoğu kişideki ‘dişçi’ korkusunun sebebi yüzyıllardır tekniği ve çalışma prensibi değişmeyen ‘diş oyma cihazları’. İngiltere’de yürütülen bir çalışma bu kabusu tarihe gömmeyi hedefliyor. Kullanılan yöntem çürüğü temizlemek için dişi oymak yerine çürüğün oluştuğu bölgeye özel bir mineral akıtıp elektrik akımıyla harekete geçirmeyi temel alıyor. Böylece hem çürük temizleniyor hem de diş minesi yenileniyor. Tedavi setlerinin maliyetinin uygulama başına 10 dolar seviyesinde olması hedefleniyor. EK BİLGİ: İnsanların yüzde 98’i hayatları boyunca en az bir dişi çürüyor (başka bir bakış açısıyla ‘epey şanslı’ bir yüzde 2 aramızda yaşıyor!).

  • Washington Üniversitesi’nde yürütülen bir çalışma kan şekerindeki yükselmenin Alzheimer hastalarında rastlanan amyloid beta kaynaklı plak oluşumunu da tetiklediğini ortaya çıkardı. Böylece diyabet ile Alzheimer arasında doğrudan bir bağ olduğu kesinleşti.
  • Cornell Üniversitesi Biyomedikal Mühendisleri beyaz kan hücrelerini lenf kanseri tümörlerini -birkaç saatte- yok eden ‘katil hücrelere’ çevirmeyi başardı. Metastaz adı verilen yayılma ve sıçramayı engelleyen bu müdahale sayesinde lenf kanserinin tarihe karışması hedefleniyor.

  • Kanser tedavisinde kullanılan en yaygın metodlardan biri olan kemoterapi beyin tümörlerinde etkisiz kalıyor zira savunma sistemini oluşturan özel hücreler zehir olarak algıladığı kemoterapi bileşenlerinin beyne ulaşmasını engelliyor. Ancak bu hafta Toronto / Sunny brook Hastanesi’nde denenen bir sistem bu engeli aşmanın yolunu buldu. Ultrason dalgaları kullanılarak desteklenen tedavide kemoterapi ilaçlarının beynin istenen bölgesine ulaşması başarıldı. Bu yöntem aynı zamanda çok daha az miktarda ilaçla etki sağlayabildiğinden dozun ve yan etkilerinin de en az düzeyde olmasını sağlıyor.
  • Avustralya’da Vodafone tarafından geliştirilen DreamLab adlı (Android) cep telefonu uygulaması siz uyurken şarj ettiğiniz cep telefonunuzun kanser araştırmalarına katkıda bulunmasını sağlıyor. Araştırmalar için gereken yüksek işlemci gücünü cihazlar arasında paylaştıran uygulama böylece kullanan kişi ölçeğinde süperbilgisayarlara denk bir işlemci gücünü proje için kullanabiliyor. Uygulama telefonunuzun şarjı yüzde 95 seviyesine ulaştığında devreye girerek internetten işleyeceği veri setini çekiyor, işleyerek merkeze geri yolluyor. 100 bin kullanıcıya erişirse kanser araştırmaları şu ankinden 3 bin kat daha hızlı ilerleyebilecek. EK BİLGİ: Benzer bir sistem HTC tarafından Power to Give ismiyle duyrulmuştu.

https://www.youtube.com/watch?v=Y7pU8XOqORs

  • Exponential Medicine konferansında bir sunum yapan Jeremy Howard, TensorFlow adlı yapay zeka uygulamasına yönelik ulaştığı ilgi çekici sonuçları paylaştı. Google’ın en karmaşık hizmetlerinin arkasındaki güç olan sistemin işe yaradığı konulardan biri de hastalık teşhisi. Howard’a göre görüntü işleme ve tanıma yeteneğinin artmasıyla birlikte bu sistem şu an (sadece yüzde 4,94’lük hata payıyla) insandan daha iyi çalışıyor. Bu platform üstünde çalışan Enlitic adlı uygulamaysa 1 milyon hastanın hastane kayıtları üstünde çalışarak yeni hastalara yönelik teşhis koyuyor. Hayati önem taşıyan erken dönem kanser teşhislerinde ‘insan’ doktorlardan daha başarılı tespitlerle aldığı 15 milyon dolar yatırımı hak etmeyi şimdiden başarmış.
  • Orlando Health tarafından geliştirilen HeartBuds adlı cep telefonuyla entegre çalışan elektronik stetoskop testlerde geleneksel emsalleri kadar iyi sonuç verdi. Küçük bir elektronik dinleyiciden oluşan cihaz 50 dolardan satılıyor.

  • Dijital teknolojilerle giderek birleşen sağlık alanındaki gelişimin anahtarlarından biri de standartlaşma. Bu konudaki sorumluluğu ise IEEE yüklendi. Kurum her türlü proje ve çözümde kullanılacak ortak protokol ve standartları belirleyecek.
  • Japonya kökenli Nendo tarafından geliştirilen yeni nesil acil sağlık çantası ülkede yaşanan 2011 depremi sonrasındaki ihtiyaçlar göz önünde bulunarak hazırlanmış. Sadece 5 santimetrelik bir metal tüpten oluşan sağlık kiti düdük, radyo, su geçirmez şal, el feneri, şarj cihazı, içme suyu, bant, makas ve su arıtma tabletleri içeriyor. 2016’da Japonya’dan başlayarak satışa sunulacak.

ce9a1cd8d5e848061c17cb547cb37234

  • Görüntü işleme teknolojisinin son deneme alanlarından biri ABD Ordusu’nda askerleri oldu. Orduya ait özel bir ARGE biriminde yürütülen çalışma askerlerin görüntüyü algılama şeklini beyin dalgaları üstünden okuyarak elektronik cihazlar desteğiyle daha hızlı karar verebilmelerinin yollarını araştırıyor.

original

  • 2010 yılında ABD savunma teknolojilerini geliştirmekle sorumlu DARPA tarafından çalışmalarına başlanan 40 metrelik otonom (kendi başına ilerleyebilen) denizaltı projesi tamamlanmak üzere. Yüzde 90 oranında tamamlandığı bildirilen deniz aracının en geç Şubat 2016’da denizle buluşması hedefleniyor. Savunma ve istihbarat amaçlı devriye görevleri yürütecek denizaltının en büyük etkisi maliyet alanında görülecek. İnsanlı bir destroyerin günlük maliyeti 700 bin dolara ulaşırken ACTUV kodlu otonom (insansız) denizaltının maliyeti (günlük) 20 bin dolar seviyesinde kalacak.

13-0105-SubStalker

  • Mobil cihazların da etkisiyle kablosuz internet artık hem ev hem de kurumlarda standart bir bağlantı seçeneği haline geldi. Ancak sinyal karmaşası çoğu zaman ciddi performans sorunlarını da beraberinde getiriyor. Wi-FM adlı yeni bir sistem radyolardan aşina olduğumuz FM frekansı üstünden Wi-fi bağlantı performansını iyileştirmeyi başarıyor. Bu protokolün temelini ağın trafiğine göre sinyalleri FM bandıyla (RDS verisi olarak) karma olarak paylaşan özel yönlendiriciler (router) oluşturuyor.
  • Dünyanın ilk kişisel bilgisayarı bu hafta gerçekleştirilen bir açık arttırmada 34 bin euro’ya satıldı. John Blankenbaker tarafından tasarlanan 1971 model Kenbak-1 kodlu bu bilgisayardan dünyada sadece 10 adet kalmış durumda. Öğrencileri hedefleyerek üretilen model 6,3 kilo ağırlığında 8-bitlik bir ’emektar’. 256 bayt belleğiyle saniyede 1.000 işlem yürütebiliyor. 500 dolardan piyasaya sürüldüğünde gördüğü ilginin ardından fiyatı 750 dolara kadar çıkmıştı.

102712261-03-01

  • Akıllı saat denince çoğu kişinin aklına gelen geleneksel markalara inat Çinli üreticiler birbirinden yetenekli ve alabildiğine ucuz cihazları peşpeşe piyasaya sürmeye devam ediyor. Oukitel’in A29 kodlu modeli en çarpıcı örneklerden biri. Sadece 70 dolarlık fiyatıyla 150 saat yeterli şarj ömrü, bluetooth 4.0 üstünden Android saatlerinizle uyumlu yapısıyla dikkat çekiyor. Üstelik sahip olduğu SIM yuvasıyla isterseniz telefonunuzdan bağımsız olarak kullanabilme imkanı da sunuyor. Ancak çıtayı yukarı koymak isteyenler için de seçenekler artmaya devam ediyor. Detaylarını 51. sayıda duyurduğumuz lüks saat üreticisi Tag Hauer imzalı akıllı saat bu hafta 1.500 dolar etiketle piyasaya çıktı. Basın toplantısında söz alan CEO Jean-Claude Biver’nin deyimiyle o ‘saat gibi bir akıllı saat’. Yuvarlak kadranlı model markanın kusursuz işçiliğiyle üretilmiş. Intel işlemcili model Android işletim sistemine sahip.

  • Google (yukarıdaki kanser teşhisi haberinde de değindiğimiz) yapay zeka platformu Tensorflow‘u açık kaynaklı olarak paylaşıma açtı (başka bir deyişle herkesin kullanımına sundu).

  • Dijitalleşmenin altın çağında robotlar da bilim-kurgu edebiyat ve sinemasından kurtulup hayatımıza sızmaya devam ediyor. Güncel örneklerden biri de akıllı robot CHiP. WowWee firması tarafından üretilen 200 dolarlık robot gerçek bir köpeğin davranışlarının neredeyse tamamını taklit edebiliyor. Önümüzdeki yıl satışta olacak. Aibo tutkunları için yeni bir başlangıç da sayılabilir.

WowWee's upcoming CHiP robot dog has some serious moves.

A post shared by Lance Ulanoff (@lanceulanoff) on

  • Bir diğer aile robotu ise Alpha 2. 600 dolarlık fiyatıyla kişisel kullanıma yönelik geliştirilebilir, akıllı ve etkileşimli (ve sahip olduğu 20 eklemle) ilk insansı robot olduğunu iddia ediyor. İzleyelim.

  • Toyota’nın tanıttığı robot da Kirobo Mini adını taşıyor. Ancak üreticisinden de tahmin edeceğiniz gibi onun yeri eviniz ya da işyeriniz değil; aracınızın içi. Sadece 200 gram ağırlığında ve oturduğunda 10cm yüksekliğinde. Çakmak gözüne takılabilen bir kılıfı var ve çileli trafikte size bıkmadan yarenlik edebiliyor.

download

  • Simbe Robotics imzalı robot Tally’nin görev alanı da süpermarket rafları. Otonom robot gün boyu raflar arasında dolanarak raflardaki ürünleri düzeltiyor, azalmış ya da tükenmiş ürünleri tespit edip yenilerini diziyor ve müşterilere yardımcı oluyor.

  • İnsansız hava araçlarıyla (drone) yapabileceğimiz pek çok şey var. Queen’s Üniversitesi tarafından geliştirilen BitDrones onları etkileşimli birer bilgi ekranına çevirmiş.

  • Turris Ombina yüksek performanslı, açık kaynaklı bir yönlendirici (router). Güvenliğine önem verenler kadar Tomato gibi alternatif çözümlerle ilgili olanlar için epey ilgi göreceği kesin. 189 dolar.

  • Microsoft’un görüntü işleme yeteneğini sergilemek için açtığı How Old sitesi yüklediğiniz fotoğraftan yaşınızı tahmin ediyordu (bunu denemediğinizi söylemeyin sakın). Firmanın yeni paralel projesi yine fotoğraflardan yola çıkarak hislerinizi ve ruh halinizi tespit edebildiğini iddia ediyor (bu sayede toplanan milyarlarca yüz fotoğrafı başka ne amaçlarla kullanılıyor acaba?).
  • Çinli Lenovo yeniden yapılanma sürecinde 6 yılın ardından ilk defa zarar açıkladı. Üstelik yabana atılır bir miktar da değil. Son üç ayın bilançosu 714 milyon dolarlık kaybı işaret ediyor.
  • Apple CEO’su Tim Cook “Artık bir PC almanın ne gereği var ki?” dedi. İlginç bir tesadüf olarak da bu hafta iPad Pro satışa sunuldu. Türkiye fiyatı 3.000TL’den başlayan 12,9 inçlik tablet aynı zamanda resmi klavye ve kalem aksesuarına sahip ilk iPad olma özelliği taşıyor. Tasarımcıların hayallerini süsleyeceği düşünülen cihaz şüphesiz en çok merak edilen yanlarından biri klavye ve özel kalemi. Ancak daha şimdiden bu iki aksesuarın stokları tükenmiş durumda ve sahip olmak için 1 ay sıra beklemek gerekiyor. Neyse ki bu alanda da seçenekler yok değil. iPad klavyeleriyle öne çıkan markalardan Logitech iPad Pro için de CREATE koduyla bir ürün duyurdu.
iPad Mini, iPad Air ve iPad Pro. Cidden büyük bir ekrandan söz konusu.
iPad Mini, iPad Air ve iPad Pro. Cidden büyük bir ekrandan söz konusu.
  • Donanım meraklılarının iPad Pro ile ilgili beklediği ‘gayrıresmi’ açıklama da gecikmedi. iFixit bir tanesini aldı, parçaladı ve raporladı. Özet videoyu aşağıdan izleyebilirsiniz.

  • Google Maps sonunda (Türkiye’de) iOS cihazlara da geldi. Üstelik trafik yoğunluk bilgisi desteğiyle!
  • HATIRLATMA: Gelişmeler burada bitmiyor! Diğer kategori başlıklarına aşağıdaki menüden ulaşabilirsiniz.

21 Yorum

  • Dünkü Paris saldırısını ayın 13. gününde ve Cuma günü yaptı. Malumdur. Batı kültürü 13 rakamını ve Cuma gününü uğursuz sayar. Hele de ayın 13’ü Cuma gününe gelirse onu “Lanetli Gün” olarak kabul eder. IŞİD tam da böylesi bir zamanlamada eylemini gerçekleştirdi.

    Ankara-Tren Garı terör eylemi 10 Ekim’de yapılmıştı. O gün aslında Kerbelâ Olayının miladi yıl dönümü. Üstelik gelecek seneye miladi ve kameri takvimlere göre Aşura aynı günlere denk gelecek. Öyle ki; Kerbela Şehidlerini anmak üzere bir araya gelen kimi gruplar, Ankara Tren Garında öldürülen gençleri de anacaklar. Birileri bu eşleştirmeye karşı çıkarken başkaları eşleştirmeyi haklı görecek vs…

    En büyük sermayesi nefret ve kin tohumları ekmek olan böylesi bir örgütün, kendisine hedef seçtiği kitlelerin toplumsal hassasiyetleriyle bu denli oynayabilmesi klasik terörist yaklaşımları hayli aşıcı bir vizyonun habercisi. Sanki akademik dünyadan, İngilizce ve İbranice eğitim verilen üniversitelerden akıl hocalarına sahipler.

  • Selam. Genel gündem kısmında “Suriye’de Beşar Esad rejimine karşı savaşan IŞİD’e yönelik verdiği destek kapsamında Rusya Başkanı Vladimir Putin’in ülkeye 4 bin askerlik bir özel birlik gönderdiği iddia ediliyor.” cümlesinde bir terslik var gibi geldi, paylaşmak istedim. Her hafta düzenli olarak takip ediyorum. Çok teşekkürler.

  • Terör örgütü ve islamcı terör örgütü arasında ince bir islamofobik cizgi var ve bu cizgi bizleri incitiyor. Dikkat edilse, düzeltilse güzel olur

  • İnternet kısmında Reddit’in engellenmesi ile ilgili bir haberin olmamasını garipsedim açıkçası. Dünyanın en büyük internet sitelerinden birine “idari tedbir” uygulanmasının burada yer almasını beklerdim.

  • LineFORM hacklenir ve o yılanı boğazımıza dolarlar, biz de kusmuğumuzda bozuluruz… Bilimkurgu filmi gibi oldu ama bu günler de kapımıza gelmiş :)

  • Amirim IŞİD’in İslamcı olarak nitelendirilmesi yaptıkları eylemlerin İslam adına yapıldığını kabul etmek anlamına gelir. Kaldı ki İslami hassasiyeti olan herkes bu eylemleri reddediyor ve terörist bir örgütün ismi ile İslam ifadesinin yan yana gelmesinden rahatsızlık duyuyor. Yazılarınızı en başından beri takip eden biri olarak sizin de her türlü ayrımcılıktan uzak durduğunuzu biliyorum ve aynı hassasiyetleri paylaştığınıza inanıyorum.

    • IŞİD’in islamcı olup olmadığı konusundaki tartışmaları, kuran ve hadisleri okuyarak bitirmek mümkün. Mesele, acaba IŞİD’i islami kabul etmeyenler müslüman mı?

  • Putin’in nükleer güç ile ilgili yetkililerle yaptığı görüşmede yakalanmış olan ekran görüntüsünün nasıl bir ortamda ve ne şekilde yakalandığı çok açık değil ama (basın mı vardı ??, ya da toplantıda gizlice mi görüntülendi??) benim fikrim bu görüntünün yakalanmasının önceden planlanmış olabileceği yönündedir.

  • Her hafta takip eden bir okuyucunuz olarak islamcı lafını size yakıştıramadım.

  • Sadece islamcı terör örgütü lafınızı eleştirdiğim için yorumu kabul etmemişsiniz. Hem o islamcı terör lafıyla hem de bu yaptığınızla çok şaşırttınız beni, hiç yakıştıramadım size bu yaptıklarınızı.

  • Yazinin sonundaki video Türkçe alt yazılı değil sanki? Ayrica Islamci terör örgütü Isid ifadesine deginmis yorum yapan arkadaslar. Kendileri ile aynı düşüncede oldugumu belirtmek isterim.

  • Yeni adreste de keyifle takip edeceğim. Haftanın özeti ve yazılarınızın sürekliliğini diliyorum.

  • Yazılarınızda düzeltmeler yapan biri olmanıza rağmen IŞİD ile ilgili ibareyi değiştirmemişsiniz! Örneğin ben, “Kürtçü terör örgütü PKK” dersem, PKK’yı desteklemeyen Kürt’lere haksızlık etmiş, onları incitmiş olmaz mıyım?
    Selamlar.

    • Elbette olmazsınız çünkü sizin PKK’yı Kürtçü olarak tanımlamanız (ya da bizzat PKK’nın böyle bir söylemde bulunması) bütün Kürtlerin PKK’yı sahiplenmesini gerektirmez.
      Kaldı ki PKK isminden de anlaşılacağı gibi Kürtçüdür (Partiya Karkeren Kurdistan). Kendine böyle bir üst kimlik belirlemiştir.
      IŞİD de benzer şekilde bayrağıyla, sloganıyla, terimleriyle, niyetleriyle, eylemleriyle, üyeleriyle; hatta bizzat ismiyle (Irak / Şam İslam Devleti) kendini İslamcı bir yapı olarak kurmuş, tanımlamış ve tanıtmaktadır.
      Politik doğruculuk nasıl bu kadar ‘örtücü’ olabiliyor cidden şaşırıyorum.
      Bu konuyla ilgili bundan öte bir sözüm, fikrim yok.
      Selamlar, sevgiler.

  • Cobalt kişisel uçaktan jet olarak bahsetmişsiniz ancak sayfasına baktim, pervaneli uçakmış…

Yorum yazmak için tıklayın

Yorumunuz:

e-Bülten Aboneliği