Botoks derin duyguları ve empati yetisini baskılıyor

Botox
Doğal yaşlanma sürecine müdahale etmek,  duygu durumunuza cüzdanınıza verdiğinden daha fazla zarar verebilir.

Haber Özeti

Tam Sürüm

Bu yazı, konusunda uzman okurlarımızın yazılarına yer verdiğimiz konuk yazar programı kapsamında yayımlanmıştır. Siz de katkıda bulunmak isterseniz yazı paylaşım sayfamızı kullanabilirsiniz.

Konuk yazar: Beyza Alımcı

Botoks genellikle negatif duygulara ve kendini yetersiz hissetme durumlarına çözüm olarak pazarlanır. Ancak değişiklikler cilt derisinden ileri gidemez. Son zamanlarda yapılan bir çalışma, botoksun güvensiz hislerin azalmasına ek olarak derin duygu hissiyatını ve empati kurma yeteneğini de azalttığını göstermiştir.

Botoks nasıl çalışıyor?

Botoks yüz ifadelerinden sorumlu kasların felç edilmesiyle gerçekleşir. Verilen toksinlerin çoğunun geçici olduğu bilinir, ancak araştırmalar yüz kaslarının verilen enjeksiyonların ardından tam olarak iyileşemediğini öne sürüyor. Botoks, temelde insanların derin duygularını hissetmelerini engelleyebilecek “donmuş yüzler” yaratıyor.

Mutlu olduğumuzda gülümsemek, üzüldüğümüzde ise kaş çatmak normaldir; bunlar bütün insanlarda ortak tanımlanmış reflekslerdir. Duyguları hissettiğimizde bu ifadeleri gösteriyoruz, ancak bu ifadeler de bizim nasıl hissettiğimizi pekiştiriyorlar. Bu yüzden, çok üzgün olduğumuz anlarda bir kişinin bizi güldürmeye çalışması sonucunda; gülümsememizle birlikte anlık bir mutluluk hissederiz.

Duyguların ifadesi, hisleri nasıl etkiliyor?

Charles Darwin, 19.yy’da duygusal tepkilerimizin bizim nasıl hissettiğimiz üzerinde etkisi olduğunu öne sürmüştür. Botoks yaşlanmanın belirtisi olan kırışıklıklara engel olurken, özgün duyguların ifade edilmesi özgürlüğünü de beraberinde götürüyor. Bu özgürlük bir kere kaybolduğunda ise, duyguları gerçek anlamıyla ifade etmek zorlaşıyor.

Southern California Üniversitesi psikoloji profesörü David T. Neal ve Duke Üniversitesi pazarlama ve psikoloji profesörü Tanya L. Chartrand botokslu kadınların duygu yorumlama yetilerini test ettiler. İnsan gözü içeren birçok fotoğraf serisi gösterildiğinde; botokslu kadınlar gördükleri gözleri ilgili duygularla eşleştirme konusunda yaşlı ve kırışıklı insanlardan çok daha kötü bir performans sergilediler.

Botoks hiçbir zaman kan-beyin çizgisinden geçemez, dolayısıyla duygular üzerindeki etkileri yüz kaslarını kısıtlamasından ötürü gerçekleşir. Galler’de Cardiff Üniversitesi’nden bir çalışma da botoksun yüz kaslarını kısıtlamasının her zaman negatif bir etkisi olmadığını buldu.

Anksiyete ve depresyon üzerinde etkili

Anksiyete ve depresyon envanterleri uygulandıktan sonra, araştırmacılar kaş bölgesine botoks yaptıran insanların “kaşlarını çatma” ifadesinde kısıtlandıkları için; kaşlarını çatabilen botokssuz insanlardan daha mutlu olduğunu buldular. Genel olarak, botokslu insanlar daha mutlu ve daha az kaygılı hissettiler. Bu farklılık, daha çekici göründükleri için değildi. Katılımcılar özellikle nasıl göründüklerine dair sorular da yanıtladılar ve botoks yaptıranlarla yaptırmayanlar arasında görüntü hissiyatı açısından herhangi bir fark bulunamadı. Bu mutluluk etkisinin gerçekçi olmadığını öne sürenler olabilir; çünkü bu botoksun kaş çatmayı engellemesinin bir sonucu gibi görünüyor.

Botoksun duygular üzerindeki etkisi

Botoks kırışıklıkları engellerken, bu kırışıklıklara sebep olan duygusal ifadeleri de engelliyor. Geniş kapsamlı bir insan deneyimine sahip olmak için, yaşam ile gelen tüm hisleri hissetmek önemlidir.

Kaynak: TheScienceExplorer

Botoks son zamanlarda oldukça yaygınlaşan bir estetik operasyon haline geldi. Bununla birlikte bu alanda yapılan çalışmalar da arttı. Botoks yaptırmak belki pürüzsüz bir cilde sahip olmanızı sağlayabilir ancak aynı zamanda mikro ve makro mimiklerinizin ifadesini kısıtladığı için ilerleyen dönemde hem pozitif hem negatif duyguların hissedilmesini de etkileyebilir.

Yorum Ekle

Yorum yazmak için tıklayın

Yorumunuz:

e-Bülten Aboneliği