Geçtiğimiz yıl, Benjamin adlı yapay zeka, Sunspring adında garip ve eğlenceli bir bilim kurgu senaryosu yazmıştı. Şimdi, Benjamin ‘It’s No Game’ (Bu Bir Oyun Değil) adlı yeni bir kısa filmle karşımızda. Önceki film gibi bu da insan ve makine yeteneklerinin şaşırtıcı bir şekilde etkili birleşimini gözler önüne seriyor. Baş rolünde David Hasselhoff’un oynadığı filmi aşağıdan izleyebilirsiniz. Filmin bazı replikleri algoritma tarafından Kara Şimşek ve Sahil Güvenlik gibi klasik dizilerden alındı.
Yapay zeka günümüzde fazlaca adından söz ettiriyor. Pek çok farklı ve zor yapay zeka problemi konusunda elde edilen hızlı gelişmeler bazen geleceğin potansiyeli ile günümüz yeteneklerini karıştırmamıza sebep olabiliyor. Yapay zekanın zaman akışı bazen insanların insan zihninde gözden kaçırılabiliyor.
İnsan değersizleşiyor mu?
Yapay zeka, akıl ve yaratıcılık gibi en çok gurur duyduğumuz alanlarda insanlarla yarışmaya başlayınca tepkimiz biraz korku dolu olabiliyor. Eğer algoritmalar bu alanlarda da bizden daha başarılı olursa insanlık olarak değerimizi nasıl belirleyebiliriz? Bu ilgi çekici ve önemli sorunun henüz bir yanıtı yok ancak cevaplamak için süremiz var.
Yapay zeka hala dar bir alanda hizmet veriyor. Çoğu algoritma belirli alanlarda çok iyi hatta insanüstü bir performans gösterebiliyor ancak başka herhangi bir şeyde kullanılamıyor. Ayrıca halen bazı görevler yapay zekanın da yeteneklerinin dışında kalıyor; yazmak da bunlardan birisi. It’s No Game de yapay zekanın yazarların işini elinden alabileceği korkusunun farkında.
Önceki senaryolardan besleniyor
Benjamin’in yazma yeteneği, beslendiği diğer içeriklere dayanıyor. Bu örnekte, Sunspring’de olduğu gibi X Files kullanmanın yerine Shakespeare, Hollywood’un altın çağı, Aaron Sorkin’in hızlı politik filmleri ve tabii ki Sahil Güvenlik ve Kara Şimşek’ten yararlanıldı.
Sonuç genellikle pek mantıklı olmuyor ancak bu sorun değil. Mesela Aaron Sorkin’in derin diyalogları, aktörlerin birbiriyle duygusal iletişimi konusunda da içerik konusunda olduğu kadar başarılı.
Filmin yazarlarından, Walking Dead’den Thomas Payne, “İnsanlar bir Sorkin filmi izlediklerinde söylenen şeylere değil ekranda neler olduğuna bakarak olayları anlıyor.” diyor.
Benjamin de benzer bir şekilde çalışıyor. Ekibin ve aktörlerin zamanlama ve icra yetenekleri bu diyalogları anlamlı hale getiriyor. David Hasselhoff filmde, 80’lerden koparılmış o diyalog parçalarını yeniden canlandırmaya çalışıyor. Sondaki korkmuş ve kafası karışmış hali ise ironik bir şekilde bizim varoluşsal endişelerimizi yansıtıyor.
Gelecekte daha genel yapay zekaların var olduğu bir dünyaya doğru ilerliyor olabiliriz. Ancak günümüzün dar amaçları olan yapay zekaları da oldukça güçlü. Sanatçılar, girişimciler ve araştırmacılar, algoritmalar üzerinde çalışarak yeni ürünler ortaya çıkarmaktan vazgeçmeyecek. Bu ürünler tamamen faydalı olmanın yanı sırada garip ve heyecan verici de olabilir.
Yorumunuz: