Robotlara ve insanlara yapay deri

Bilimciler, robotların ısıyı algılamasını sağlayan deri geliştirirken; bir başka çalışma da insanlarda kullanılabilecek yapay deriyi 3D yazıcıyla üretiyor.

Haber Özeti

Tam Sürüm

Deri insan vücudunun en büyük organı ve aynı zamanda en önemlilerinden birisi. Derimiz sayesinde çevremizi hissediyor, bizim için tehlikeli olabilecek sıcak, soğuk, tehlikeli vs. şeyleri fark edebiliyoruz. Metalden yapılmış bir robotun günlük hayatta bu tarz endişeleri bulunmayabilir. Ancak robotlar insanlara yardımcı olmak için çevrelerindeki ısıyı hissedebilmeliler. Örneğin evde kullanılan bir robot, insanlara bir bardak içecek verirken bu nesnenin sıcaklığını algılayabiliyor olmalı. Böylece aşırı sıcak ya da soğuk bir nesneyle insanların zarar görmesinin önüne geçebilir.

Bu düşünceyle yola çıkan bilimciler, robotlar için ısıyı algılayabilen yapay deri geliştirdi. Günümüzdeki ısı algılama teknolojilerinin aksine, elektronlarla değil iyonlar yoluyla çevresindeki ısıyı algılayabilen derinin diğer ucundaki elektrotlar, algılanan ısıyı yönetim merkezine aktararak gerekli kararların alınmasını sağlıyor.

Uzaktan algılama

İnsan derisinden iki kat daha hassas olan yapay deri, 10 milikelvinlik ısı değişikliklerini algılayabiliyor. Bu deri sayesinde robotlar çevrelerinde canlı bulunduğunu algılayıp buna göre hareket edebilir ve canlıların zarar görmesini engelleyebilir. Araştırmaya göre, ısıya duyarlı deri tavşan büyüklüğünde bir canlının ısısını bir metre uzaklıktan algılayabiliyor.

Bu özellik arama kurtarma çalışmalarında çok faydalı olabilir. Bir yangın durumunda, dumanla kaplı bir odada bulunan bir insan gözle görülemese bile ısıyla algılanabilir. Benzer bir şekilde, deprem sonrası yıkıntıların altında kalan kişiler, robotlar tarafından ısı farklı algılanarak tespit edilebilir.

İnsanlar için deri

Peki yangınlardan kurtulan ancak derisinde ciddi yanıklar bulunan insanlar için bir gelişme var mı? İspanya’daki Madrid 3. Charles Üniversitesinden bilimciler, 3D yazıcı kullanarak insan derisi üretmeyi başardı. Hastanın kendi hücreleri kullanılarak üretilen deri, yanık olan bölgelere yerleştirilebiliyor. Normalde bu tarz bir işlem için hastanın kendi vücudunun başka bölgelerinden alınan deriler yanık bölgesine aktarılıyor ancak bu işlem haftalar sürüyor. 3D baskı yöntemiyle ihtiyaç duyulan deri, hızlı bir şekilde geliştirilebiliyor ve uygun şekle getirilebiliyor.

Üstelik, canlı olma özelliğini koruyan bu deri, ilaçların ya da kozmetik ürünlerinin deri üzerindeki etkilerini test etmek için de kullanılabiliyor. Böylece bu deneylerin hayvanlar üzerinde yapılması da önlenebilecek.

Kaynak: New Scientist, The Memo, International Business Times

Deri insan vücudunun en büyük organı ve aynı zamanda en önemlilerinden birisi. Derimiz sayesinde çevremizi hissediyor, bizim için tehlikeli olabilecek sıcak, soğuk, tehlikeli vs. şeyleri fark edebiliyoruz. Metalden yapılmış bir robotun günlük hayatta bu tarz endişeleri bulunmayabilir. Ancak robotlar insanlara yardımcı olmak için çevrelerindeki ısıyı hissedebilmeliler. Bu düşünceyle yola çıkan bilimciler, robotlar için ısıyı algılayabilen yapay deri geliştirdi. Bu teknoloji robotların günlük hayatta çevrelerine zarar vermeden hareket edebilmesine ve arama kurtarma çalışmalarına katılabilmesine yardımcı olacak. Öte yandan derisi zarar gören insanlar için de canlı deriler 3D baskı yöntemiyle üretilebiliyor. Bu canlı deriler aynı zamanda ilaç ve kozmetik testlerinde de kullanılabilecek.

4 Yorum

  • Güzel gelişme, böyle giderse insanları da olduğu gibi 3D’den basacaklar!

  • Ben de malzeme bilimi okuduğum için bu alanda çalışmak ve araştırmalarımı bu yönde yapmak istemiştim, ama okulda bu alanla ilgilenen tek bir öğretmen vardı ve kendi öğrenci takımından olmadığım için onunla çalışamamıştım. Okuldan da, akademik sıfatlı insanlardan da nefret etmiştim, heves ettiğim alanda çalışamadığım için. Yurt dışına da gidemedim. Ne oldu, hevesimi gömüp, başka işler yapmak zorunda kaldım. Tabii ki dünyanın EN EN EN azimlisi bir yol bulur yapardı, ama dünyanın EN’i olmasam da bu enerjinin göz göre göre yok sayılması üzücüydü. Neyse, geçmiş olsun. Milyon tane örnekten sadece biriyimdir ben.

Yorum yazmak için tıklayın

Yorumunuz:

e-Bülten Aboneliği