Netflix büyüyor, TV kanalları huzursuz

1997 yılında ABD’de kurulan ve Ocak ayında Türkiye dahil 130 ülkede hizmete giren online dizi ve film izleme servisi Netflix, yükselişine devam ederken, NBC ve HBO gibi ABD’nin dev televizyon kanalları durumun ciddiyetini yeni yeni kavramaya başladı.

Netflix normalde izlenme oranlarını açıklamıyor. Şirketin İçerikten Sorumlu Başkan Yardımcısı Ted Sarandos geleneksel dizilerle yapılacak karşılaştırmanın daha küçük kesimlere hitap eden kendi dizilerini baskı altına alacağı ve değersiz göstereceği endişesiyle bu kararı aldıklarını belirtmişti. Ne var ki NBC’nin Araştırma Departmanı Başkanı Alan Wurtzel bu rakamlara ulaştı ve kamuoyuna açıkladı.

Netflix’in yıldızı Jessica Jones

Netflix’in en çok izlenen dizilerinden biri olan Jessica Jones’un her bölümünün sadece 4,8 milyon kişi tarafından izlendiğini belirten Wurtzel, Netflix’in bir tehdit oluşturduğunu düşünmediklerini söylemişti. Geleneksel televizyon kanallarında en çok izlenen dizilere baktığımızda Fox’un Empire dizisinin 9 milyon kişiye, CBS’te yayınlanan The Big Bang Theory dizisinin ise 8,7 milyon kişiye ulaştığını görüyoruz.

Rakamlara bakınca Netflix’in televizyon kanallarıyla yarışamayacağı düşünülebilir ancak bu rakamları toplam izleyici sayısına oranladığımızda daha gerçekçi sonuçlara ulaşıyoruz. ABD’de CBS, Fox, NBC gibi televizyon kanalları 116 milyon eve ulaşabilirken Netflix’in sadece 42 milyon üyeliği bulunuyor. Bu da Empire dizisinin, potansiyel izleyicilerinin sadece yüzde 7.8’ine ulaşabildiğini gösteriyor. Jessica Jones ise 42 milyon potansiyel izleyicinin yüzde 11.4’ü tarafından takip ediliyor (TV yöneticileri kendi dizileriyle bu oranları ancak hayal edebilir).

Bu başarı tesadüf değil. Netflix online bir platform olmanın verdiği tüm avantajları kullanıyor. Elde edebileceği her noktadan veri toplayan şirket, yeni projeler için çok detaylı çalışmalar yapıyor. Mevcut kullanıcılarının hangi diziyi ne kadar izlediğine, ne tarz dizilerin revaçta olduğuna hatta dizilerin ne zaman durdurulup hangi kısımların ileri sarıldığına kadar elde edilen verilerin detaylı bir şekilde incelenmesinin ardından yeni projeler için karar veriliyor. Dolayısıyla geleneksel bir televizyon kanalı ortalama 1-2 yılda bir ‘tutacak’ dizi üretebilirken Netflix bir kaç ayda bir yeni bir fenomen ortaya çıkarabiliyor.

80 bin kategori

‘Umutsuz Romantikler için Bağımsız Duygusal Dramlar’ ve ‘Animasyonlu, Hazırcevap, Düzeni Bozuk Aile Komedisi’ gibi 80 bine yakın farklı dizi kategorisi oluşturan Netflix, bunların arasından en uygununu seçme konusunda oldukça başarılı. İşin ilginç yanı, kendi içeriğini üretmek Netflix’in ilk tercihi değildi. Büyümeye başladığı zaman televizyon kanallarından içerik talep eden Netflix sürekli reddedildiği için kendi içeriğini üretmek zorunda kalmıştı. Televizyon kanalları Netflix’i görmezden gelerek adeta bir canavar yarattılar.

The Sopranos, Entourage ve Game of Thrones gibi başarılı yapımlara imza atan HBO, Netflix’in yarattığı tehlikenin farkına varıp geçen sene benzer hizmeti sunan HBO Now’ı yayına sokmuştu (aylık 14.99 dolar). Ancak Netflix, ‘kaliteli televizyon yayını izlemek için para vermeyi kabul eden’ kitleyi çoktan kendi bünyesinde topladı. Kullanıcıların birbirine benzeyen iki servise de para vermesi pek muhtemel görünmüyor.

Netflix CEO’su Reed Hastings stratejilerini “HBO Netflix olmadan önce biz HBO olmaya çalışıyoruz” şeklinde özetliyor.

Dünyanın en büyük ‘büyük veri’ şirketi olarak kabul edilen Netflix’in taktiğine yönelik aşağıdaki TED sunumu da fikir verici olacaktır.