Haber Özeti
Tam Sürüm
Konuk yazar: Beyza Alımcı
Hannah ve Connor Eaton çifti için macera en etkili terapi. İlişki terapisti ve aynı zamanda doğa rehberi olan Hannah Eaton, eşiyle birlikte doğada günübirlik geziler için zaman ayırdıklarını belirtti. Bu geziler onların günlük sorumluluklarından uzaklaşabilmelerini, ortak bir hayranlık hissini deneyimlemelerini sağlıyor ve ilişkilerine sağlamlık kazandırıyor.
Eaton NBC News BETTER’a verdiği röportajda, “Bu bizi gerçekten birbirimize bağlıyor. Bu sayede teknolojinin ve günlük hayatın dikkat dağıtıcı etkisinden uzak, birbirimizi daha derinden tanıyabiliyoruz. Bisikletinizle veya sırt çantalarınızla doğada birlikte olmak çok özgür hissettiriyor.” diye belirtti.
En azından ayda bir kez günübirlik bir geziye çıkın
Eaton, ne kadar çok dışarıda- doğada- vakit geçirirseniz o kadar iyi diye belirtiyor. Hannah ve Connor yılda bir veya iki kez doğada uzun süreli yürüyüşlere çıkıyorlar. Bunun yanı sıra Seattle’daki yerel gezintilere, bisiklete, tırmanmaya ve kayağa da yarım gün bile olsa vakit ayırıyorlar.
Eaton bu kısa gezilerin onlara, çok ihtiyaç duydukları baş başa vakit geçirme imkanını sunduğunu söylüyor ve “Bu geziler birbirinin iç dünyasını görebilmek, hayatlarında neler olup bittiğini anlayabilmek, isteklerini ve hayallerini anlayabilmek için harika bir zaman dilimi. Doğanın güzelliğini ve mucizelerinin tadını çıkarırken bunun yanı sıra, sizi partner olarak birbirinize daha da bağlıyor.” diyor.
Yeni bir deneyim seçin
Siz ve partneriniz doğada olmaya veya egzersize alışkın değilseniz, Eaton yarım günlük hafif bir doğa turuyla başlamanızı öneriyor. Ancak bunun aynı zamanda hafif zorlayıcı ve her ikinizi de yeni bir deneyim olmasının öneminden de bahsediyor. Deneyim, konfor alanınızın dışında olmalı, ancak ikinizden birini veya ikinizi de korkutacak, kaygılandıracak bir şey olmamalı diyor.
Doğanın zorlu yanlarını kucaklayın
“Doğada vakit geçirmek partnerinizle birlikte çalışmanızı ve aynı zamanda zorluklarla beraber başa çıkmanızı sağlayacak” diyor Eaton. Kendi maceralarında, Eaton ailesi şimşekli fırtınalarda bisiklet sürmüş, çıkmaz yollarda kaybolmuş ve yağmurda kırılmış/parçalanmış çadırları tamir etmiş ve bir çölde beraber susuz bile kalmışlar. Eaton, “O anlarda eğlenceli durumlar değildi, ama bizim ilişkimizi daha da güçlendirdi. Bu gibi zorluklarla karşılaştığınızda, sizi gerçekten ‘Bununla nasıl başa çıkacaksın?’ sorusunda yanıt vermeye itiyor: Bunu bir takım olarak çözebiliriz. Birbirimizin yanında kalabiliriz ya da ayrı hareket edebiliriz.” diyor.
Hazırlıklı Olun
Eğer uzun süreli veya uzak doğa yolculuklarına çıkıyorsanız hazırlıklı olun, özellikle de deneyiminiz yoksa. Kendinizi sık sık patikalar ve izbe alanlarla karşılaşmaya hazırlayın; bol miktarda yiyecek, su ve ilk yardım malzemesi taşıyın. Ve olabilecek herhangi bir kazaya karşı aktif olarak hazır olun.
Eaton, daha büyük keşif seyahatleri için rehber ayarlamayı veya bir gruba katılmayı, arkadaşlarla yola çıkmayı öneriyor. “Daha konforlu ve güvende hissedebileceğiniz, ilişkinize de ekstra stres getirmeyecek bir grupla gezilere başlamak iyi bir başlangıç noktası olabilir” diyor.
Telefon kullanımıyla ilgili kurallar belirleyin
Gezinizin beraber vakit geçirme amaçlı olduğunu, sosyal medya alışkanlıklarınızla ilgili olmadığını hatırlayın. Telefonlarınızı yanınızda götürüyor olabilirsiniz. Ancak nasıl kullanacağınıza sınırlama getirin.
“Bir acil durum esnasında telefon kurtarıcı olabilir veya birlikte fotoğraflar çekmek isteyebilirsiniz. Ama elinizdeki teknolojiyi nasıl kullanmak istediğinize dair ilişkinizi ve sağlığınızı destekleyici sınırlamalar getirin” diye bitiriyor Eaton.
Kaynak: NBCNews
İlişki terapisti ve aynı zamanda doğa rehberi olan Hannah Eaton, eşiyle birlikte doğada günübirlik geziler için zaman ayırdıklarını belirtti. Bu geziler onların günlük sorumluluklarından uzaklaşabilmelerini, ortak bir hayranlık hissini deneyimlemelerini sağlıyor ve ilişkilerine sağlamlık kazandırıyor. Eaton, ne kadar çok dışarıda- doğada- vakit geçirirseniz o kadar iyi diye belirtiyor. Hannah ve Connor yılda bir veya iki kez doğada uzun süreli yürüyüşlere çıkıyorlar. Bunun yanı sıra Seattle’daki yerel gezintilere, bisiklete, tırmanmaya ve kayağa da yarım gün bile olsa vakit ayırıyorlar.
Prof. Dr. Ufuk Tarhan hanım bizim saygıyla andığımız ve sevdiğimiz örnek bir insandır. Ve lakin serdar kuzuloğlunun art niyetli tavrı bizi dünya halleri sitesinden uzaklaştırma amaçlıdır. Bu adamcağız orda olduğu müddetçe siteye yazı yazmaktan endişeliyim. Art niyetinin neden kaynaklandığını da bilmiyorum. Sevgiyle kalın.