Haftanın Özeti: 84

Tasarım / İnovasyon

• Tarımsal biyoteknoloji şirketi Monsanto koparılmış çiçeklerin RNA arayüzlerine müdahale ederek solup çürümelerini engelleyecek bir yöntem geliştirecek. Bitkilerin yaşlanma hormonu olarak bilinen etilenin salınımını bloke eden birleşim sprey ya da kök sulaması yolu ile uygulanabilecek. Yöntemin taze çiçekçiliğin çevresel ve ekonomik maliyetini azaltması bekleniyor.

• Ev yapımı elektrikli kaykay (matkap içerir)

• Cornell Üniversitesi’nden araştırmacılar wire frame aşamasındaki tasarımı geliştirilirken basan interaktif bir prototip geliştirdi. Basım süreci test, ölçüm ya da değişiklik istenilen herhangi bir noktada durdurulabiliyor ve yapılan değişiklikler yazıcıda bulunan fiziki modele aktarılabiliyor.

• Üç boyutlu yazıcıların endüstriyel tasarım için kullanıldığı uçuk kaçık örneklere çoktan alıştık. Charlie’nin Çikolata Fabrikası hissi yaratan bu konsept ise renkli ve leziz sonuçlar veriyor. Kişilerin kendi şekerlemelerini tasarlayıp basmalarına imkan veren 3D şekerleme yazıcıları Dubai, Dublin ve Berlin’in ardından Amerikan pazarına açılıyor. Yakın bir gelecekte online tasarım ve siparişin de mümkün olacağı Katje’nin Sihirli Şekerleme Fabrikası doğal meyve ve sebzeleri – vegan usullere uygun ve glutensiz olarak – basılabilir malzemeye çeviriyor.

• “Bu kadar imkanımız, teknolojimiz varken neden hala imajların iki boyutuna mahkumuz?” sorusundan yola çıkan De-dimension isimli tez projesi geçmişte reprodüksiyondan ibaret olan imajın ifade özelliğini aşarak gerçek bir deneyime dönüşmesine odaklanıyor.

• Kirlenip ısınan dünyamız için atık yönetimi her geçen gün daha da önem kazanıyor. Dr Abbas Mohajerani öncülüğündeki bir grup araştırmacının zıvanadan çıkan ateş tuğlaları ile çevre ve enerji sorununa sundukları çözüm aynı zamanda tuğla üreticilerinin dünyayı kurtarması için bir fırsat niteliğinde. Dünya genelinde her yıl üretilen trilyonlarca sigara çevreye tonlarca zehirli atık olarak dönüyor ve bunun çoğunluğunu sigara zıvanaları oluşturuyor. Uzun yıllar bu devasa atığın nasıl değerlendirilebleceğini araştıran Mohajerani çözümü zıvanaları ateş tuğlalarına çevirmekte buluyor. Bu aynı zamanda tuğla üretim maliyetini yüzde 58 oranında düşüren bir yöntem.

• 2016 Venedik Mimari Bienali’nde yer alan Kanıt Odası isimli sergi bir mimarın imza attığı en büyük suçlardan birine odaklanıyor: Auschwitz Toplama Kampı Proje ismini Auschwitz’in en başından bir ölüm kampı olarak tasarlandığının kanıtı olarak gösterilen mimari taslak ve proje belgelerinden alıyor. Sadece dışarıdan açılabilen kulpsuz kapıları, demir ızgaralarla korunan kapanabilir hava delikleri ve gaz kolonları ile proje ve üzerindeki gururlu imzalar mimarinin küresel sorumlulukları konulu bienalin en güçlü çalışmalarından birine ilham vermiş. Kuratörler sergilenen replikalar için Waterloo Üniversitesi öğrencileri ile çalışmış.

• Avustralya Saha Robotları Merkezi tarafından geliştirilen Shrimp adlı 4 tekerli robot, otonom bir şekilde hayvan sürülerine çobanlık edebiliyor. Üzerindeki sensörler sayesinde hayvanların davranışlarını ve vücut ısılarını sürekli kontrol eden robot, hastalık belirtisi algıladığında erken müdahale edilmesini sağlıyor. 2 yıl boyunca test edilecek olan robotun daha sonra çiftçilerin kullanımına sunulması planlanıyor.

• Robotlar başardıkları onca takdire şayan işe karşın taklitlerimizde hatta danslarımızda hareketlerinin mekanikliği (o meşhur kesik kesiklik) ile anılmaya devam ederken Washington Üniversitesi araştırmacıları insan elinin hareketini ürkütücü bir benzerlikle taklit edebilen bir robot el geliştirdiler. Üstelik bu robot el, pek çok insan elinin aksine hatalarından ders alabiliyor ve onları tekrarlamıyor (ANLAYANA!1!).

• Polonyalı tasarımcı Robert Majkut’un ikonik tasarımı heykelimsi piyano Whaletone, teknolojinin en gelişmiş nimetleri ile zenginleştirilmiş dijital bir model ile karşımızda. ‘Royal Digital‘ isimli piyano, (o kocaman) bünyesinde akustik piyanonun üretebildiği en iyi sesleri taklit edebilen bir ses işlemcisi ve beş yüzün üzerinde yüksek kalite sesi barındırıyor.

• Otel rezervasyonu ile ilgili en büyük sorunlardan biri rezervasyondan önce oteli görememektir. Best Western Otelleri odalarının hacmine ve havuzunun boyutlarına güvenen bir turizm işletmesi olmanın gerekliliğini yerine getirerek potansiyel müşterilerini VR teknolojisi ile mini otel turlarına davet ediyor.

• Wallmart devasa depolarındaki envanteri yönetirken insansız hava araçlarının yardımını alacak. Ülke genelindeki Wallmart mağazalarının talebini karşılayan dağıtım merkezlerinin 6 ila 9 ay arası bir zaman zarfında koridorlarında droneların uçuştuğu yerler haline gelmesi bekleniyor.

• Askerlerin görevlere çıkarken 7-9 kiloluk pil paketleri taşımasının önüne geçmek isteyen ABD ordusu, Bionic Power adlı şirketle anlaşarak PowerWalk adlı cihazları kullanmaya karar verdi. Dize takılan cihaz, askerler yürüdükçe elektrik üreterek pilleri şarj edecek. Cihazın bir saatlik yürüyüşle 4 adet akıllı telefonu şarj edebileceği belirtiliyor. ABD ordusu bu şekilde daha uzun ve etkili görevler yapabilmeyi amaçlıyor. 2017’de askerler tarafından kullanılacak olan cihazın gelecekte tüketici pazarına da sunulması planlanıyor.

• ABD ordusu 1980’lerden bu yana üzerinde çalışılan elektromanyetik top (railgun) teknolojisini sonunda hayata geçiriyor. 25 megawattlık enerji ile mermiyi saatte 7 bin km hızla 201 km uzağa atabilen bu silah sayesinde ABD deniz kuvvetleri İkinci Dünya Savaşı’nın ardından yeniden savaş gemilerini kullanabilecek. Elektromanyetik toplarla, tanklardan terörist kamplarına kadar her türlü hedefin vurulabileceği belirtiliyor.

• Ulaştırma alanında yeni atılımlarda bulunmak isteyen ve 2030’a kadar yeni teknolojileri ülkede kullanmak isteyen Rusya, kendi hızyuvar (hyperloop) projesini geliştiriyor. Projenin ilk ayağında Baltık Denizi kıyısındaki limanların Moskova’ya bağlanması, ikinci ayağında ise Moskova’nın St. Petersburg’a bağlanması planlanıyor.

• İsviçre’de Zürih ve Lugano şehirleri arasında kalan Erstfeld ve Bodio bölgelerini birbirine bağlayan 57 km uzunluğundaki  Gotthard Base Tüneli bu hafta açıldı. 17 yıllık çalışmanın ardından tamamlanan tünel, saatte 250 km hızla giden trenler sayesinde Zürih-Lugano arasını 45 dakikaya indirecek. Tünelin Aralık ayında faaliyete girmesi bekleniyor.

• JetBlue Havayolları değişen yolcu ihtiyaçlarını göz önüne alarak kabinlerini yeniden tasarlattı. ‘Bağlantı’yı ön plana alan tasarım 2017’den itibaren A320 model uçaklara uygulanacak. Yüksek hızda internet, internet bağlantılı uçuş eğlence sistemi, yüksek çözünürlüklü koltuk arkası televizyonları, USB port ile şarj imkanı sunan koltuklar öne çıkan detaylardan.

• Contours Baby, konforsuzluktan direkt olarak şikayet etme yetenekleri olmayan bebekleri anlamak için yetişkin boy bir bebek arabası (replikası) yaptırdı ve içine ebeveynleri oturttu. Tahmin edilebileceği gibi epey renkli anlara sahne olan test sürüşlerinin sonunda anne ve babalardan, yapılabilecek geliştirmeleri anlamak amacıyla, bir anket doldurmaları istendi.

• Küresel danışmanlık firması Accenture otonom taşıtların potansiyel faydalarına ve ilgili endüstrilerin bu teknolojiden nasıl etkileneceklerine odaklanan bir rapor yayınladı. Firmaya göre 2040 yılında her 10 taşıttan 4’ü otonom olacak. Otonomluğun kişisel araç kullanımı ile sınırlı kalmaması sağlık, perakende, maden ve taşımacılık sektörlerine giriş yapması bekleniyor.

• Otonom taksi startupı nuTonomy 16 milyon dolar fon aldı. Şirket, 2018 yılına kadar otonom araçları hayata geçirmeyi hedefliyor. Bu hedefinde rakipleri Uber, General Motors ve Alphabet Inc.

• Google’ın sürücüsüz aracı saniyede 750 megabayt bilgi işliyor. Aşağıdaki görsel, aracın seyir ya da dönüş halindeyken neler gördüğünü temsil ediyor. Hareket eden her şeyi yakalayan ve tüm bunları karara varmak adına birleştiren araç, arabalar, kamyonlar, kuşlar, yola kaçan toplar ya da atılan sigara izmaritlerinin oluşturduğu ‘trafik’te sonraki hamlesini daha güvenli yapmayı öğrenebiliyor (örneğin ‘yola kaçan bir top varsa ardından yola atlayan bir çocuk da olabilir’ çıkarımını yapabiliyor)

• Otonom araçların yaygınlaşması ile hem üreticilerin, hem araç paylaşım uygulamalarının hem de tüketicilerin talepleri doğrultusunda araç paylaşımına daha fazla önem verileceği düşünülüyor. Bazı lüks araçların yine tek bir kişi tarafından satın alınacağı düşünülse de halkın genelinin, şirketler tarafından sağlanan ortak araçlarda seyahat edeceği düşünülüyor.

Gelişmeler devam ediyor! Sıradaki sayfaya aşağıdan geçebilirsiniz.