Komplocu zihniyet değiştirilebilir

İnsanlar, olaylar arasında hiçbir bağlantı olmasa da bağlantı kurmaya eğilimli varlıklar. Bunu engellemenin yolu ise eleştirel düşünceyi geliştirmek.

Haber Özeti

Tam Sürüm

Geçtiğimiz hafta sonu, NBA efsanelerinden Shaquille O’Neal, Dünya’nın düz olduğuna dair iddialara inandığını açıkladı. Aslında oldukça şaşırtıcı olan bu açıklama, bu teorilere inandığını belirten bir çok vatandaş ve ünlü kişinin açıklamalarıyla bir araya gelince normal karşılanır oldu. Düz Dünya düşüncesine inananlar, internet üzerindeki komplo teorisyeni gruplardan sadece bir tanesi. Yalan haberlerin ve yanlış bilgilerin hızla yayıldığı günümüzde, bu tarz sözdebilim inanışlarını her yerde görmek mümkün.

Ancak Kuzey Carolina Devlet Üniversitesi Psikoloji Profesörü Anne McLaughlin bu durumun bilimsel gerçeklere inananlar için cesaret kırıcı olmaması gerektiğini söylüyor. McLaughlin’e göre, sözdebilim aslında geçmişte olduğundan daha yaygın değil. Ayrıca bunu durdurmanın bir yöntemi de var. İnsanların farklı olaylar arasında bağlantı kurmaya eğilimli olduğunu söyleyen profesör, olayların gerçekten bağlantılı olmamasının insanları bu şekilde düşünmekten alıkoymadığını ifade ediyor.

Bu yanlış bağlantılar ile mücadele etmenin bir yöntemi ise eleştirel düşünce. McLaughlin bu özelliğin doğuştan gelmediğini, aldığımız eğitimin bu konuda önemli bir rolü bulunduğunu söylüyor.

Üniversite öğrencilerinde denendi

McLaughlin ve çalışma arkadaşı Alicia McGill, bu teoriyi test etmek için üniversitedeki öğrencilerle birlikte bir çalışma yürüttü. Gönüllü öğrenciler, psikoloji araştırma yöntemleri ya da tarihi sahtecilikler ve gizemler konularındaki derslerden birine katıldı. Psikoloji dersi kontrol grubu görevi görürken, tarihte benzer teorilerin nasıl yanlışlandığını anlatan derslerin öğrencileri nasıl değiştirdiği ölçüldü. Dönem başında bazı sözdebilim iddiaları konusunda öğrencilerin düşünceleri soruldu ve not edildi. Dönem boyunca bu komplo teorilerinin bazılarından tekrar bahsedildi bazıları ise tamamen müfredat dışı bırakıldı. Böylece öğrencilerin sadece o konuyla ilgili öğrendikleri yeni bilgiler sebebiyle mi yoksa genel olarak eleştirel düşünce konusunda geliştikleri için mi değişim gösterdikleri ölçüldü.

Dönem sona erdiğinde araştırmacılar öğrencilerin sözdebilim iddialarına ne kadar inandıklarını tekrar sordu. Kontrol grubunda kayda değer bir değişim görülmedi. Tarih dersi alan öğrencilerde ise sözdebilim inancında azalma olduğu görüldü. Tarih dersini alan ve çalışma öncesinde de derslerdeki başarıları sebebiyle onur öğrencisi unvanı bulunan öğrencilerdeki değişimin daha yüksek olduğu görüldü. Sınıfta işlenen sözdebilim konularında öğrencilerin inancında ortalama bir puan azalma gerçekleştiği görülürken, sınıfta bahsedilmeyen konularda da yarım puanlık bir azalma olduğu kaydedildi. Bu da değişimin sadece yeni bilgilerle değil, edinilen yeni yetenekle (eleştirel düşünce) ile alakalı olduğu şeklinde yorumlandı.

Eğitim şart

McLaughlin, öğrencinin yaşından bağımsız olarak bu şekilde bir eğitim vermenin başarılı bir yöntem olacağını söylüyor. Önemli olanın insanların mantık ve akıl yürütme yeteneğini geliştirmek olduğunu belirten profesör, insanların bu yeteneği edinmeye hevesli olmasının da burada önemli bir faktör olduğunun altını çiziyor. Yalan haberlerin yayılmasını engellemek için ise insanlara bu haberlerin kaynağının ne olduğunu ve bu kaynağın neden güvenilir olduğunu düşündüklerini sormanın en iyi yöntem olduğunu düşünüyor.

Kaynak: Inverse

Kuzey Carolina Devlet Üniversitesi Psikoloji Profesörü Anne McLaughlin yalan haberlerin ve komplo teorilerinin internette kolayca yayılabilmesinin, bilimsel gerçeklere inananlar için cesaret kırıcı olmaması gerektiğini söylüyor. McLaughlin'e göre, sözdebilim aslında geçmişte olduğundan daha yaygın değil. Ayrıca bunu durdurmanın bir yöntemi de var. İnsanların farklı olaylar arasında bağlantı kurmaya eğilimli olduğunu söyleyen profesör, olayların gerçekten bağlantılı olmamasının insanları bu şekilde düşünmekten alıkoymadığını ifade ediyor. Bu yanlış bağlantılar ile mücadele etmenin bir yöntemi ise eleştirel düşünce. McLaughlin bu özelliğin doğuştan gelmediğini, aldığımız eğitimin bu konuda önemli bir rolü bulunduğunu söylüyor.

3 Yorum

Yorum yazmak için tıklayın

Yorumunuz:

e-Bülten Aboneliği