Yapay pankreasın etkililiğine odaklanan yeni bir araştırma, bu cihazın kan şekeri sürekli olarak takip edilmesi gereken diyabet hastaları için çok büyük bir gelişme olduğunu öne sürüyor.
Yapay pankreas, hastanın kan şekerini takip ederek gerekli hormonları vücuda veren bir kapalı kontrol sistemi şeklinde tanımlanabilir.
Selanik’teki Aristoteles Üniversitesi’nde çalışan bilimciler, binden fazla gönüllünün denediği iki çeşit yapay pankreasın etkililiğini ve güvenliğini araştıran 41 çalışmayı inceledi. Sonuç olarak; yapay pankreas kullanan gönüllülerin sağlıklı kan şekeri seviyelerinin yüzde 10 oranında daha uzun süre korunduğu görüldü.
Kan şekeri seviyelerini dakikası dakikasına gözlemlemeyi mümkün kılan modern teknoloji, diyabet hastalarına birçok açıdan yardımcı olsa da bugünkü araçlar halen önemli kararlar alınması açısından insanlara bağımlı durumda. Yapay pankreas teknolojisini bu kadar yenilikçi kılan da bu. Hastanın kan şekeri seviyelerine bakarak hangi hormondan ne kadar verileceğini belirleyen algoritmalara sahip yapay pankreas, karar verme süreci yükünü insanların üzerinden almış oluyor. Yapay pankreas gerçek bir pankreas kadar işlevsel olmasa da diyabet hastalarının geceyi bir miktar daha rahat geçirmesini sağlıyor. Çünkü diyabetin korkunç sonuçlarından biri de (özellikle genç insanlar için), uykudayken ölme riski. Bunun sebebi ise kritik ölçüde azalan kan şekeri seviyelerinin tespit edilememesi. Dolayısıyla, diyabetle mücadele eden kişilerin yapay pankreas teknolojisine bu kadar umut bağlaması tesadüf değil.
Daha çok araştırma yapmak gerek
Ancak araştırmacılar yapay pankreasla ilgili daha fazla çalışma yapılmasını talep ediyor. Mesela incelenen araştırmalar arasında hiç beş yaşından küçük diyabet hastalarına odaklanan çalışma yoktu. Değerlendirilen araştırmaların dörtte üçü ise sadece bir hafta uzunluğundaki araştırmalardı. Bu da yapay pankreasın uzun süreli etkileri hakkında bilgi edinmeyi engelliyor. Sonuç olarak yapay pankreas teknolojisinin kesin olarak faydalı olduğunu kanıtlaması için biraz daha zamana ihtiyacımız var.
Yapılan araştırma British Medical Journal‘da yayımlandı.
Yorumunuz: