Haber Özeti
Tam Sürüm
ABD’de JetBlue Havayolları, yolcuların bilgilerini pasaporta bakarak kontrol etmek yerine yüz tanıma teknolojisi kullanıyor. Ancak en son yaşanan bir olayda şirketin müşterilerini bu teknoloji hakkında yeterince bilgilendirmediği ve izin istemeden bu teknolojiyi kullanmaya başladığı ortaya çıktı.
Twitter kullanıcısı MacKenzie Fegan: “Az önce bir uluslararası JetBlue uçağına bindim. Uçağa binmek için biletimi taratmak ya da pasaportumu vermek yerine kameraya bakmam gerekti. Yüz tanıma sistemleri biletlerin yerini aldı da benim haberim mi yok? Ben buna onay verdim mi?” şeklinde bir tweet atarak haberdar olmadığı bu teknolojinin mahremiyetini ihlal ettiğini düşündüğünü ifade etti.
I just boarded an international @JetBlue flight. Instead of scanning my boarding pass or handing over my passport, I looked into a camera before being allowed down the jet bridge. Did facial recognition replace boarding passes, unbeknownst to me? Did I consent to this?
— MacKenzie Fegan (@mackenzief) April 17, 2019
“Kayıt yaptırmadın ama istersen çıkabilirsin”
JetBlue’nun yanıtı ise Fegan için hiç de tatmin edici değildi. Yolcunun rahatsız hissetmesine üzüldüklerini belirten JetBlue hesabı, müşterilerin dilerse bu sistemden çıkabileceğini söyledi. Ancak JetBlue’nun Fegan’a gönderdiği yolcu anlaşmasında “yüz tanıma sistemini kullanmak için bir ön kayıta gerek yok” ifadesi bulunuyordu. Yani yolcuların şirketten bilet almış olması, yüz tarama sistemine dahil olmak istedikleri şeklinde yorumlanıyor. Yolcu eğer bilet alırken kullanıcı sözleşmesinin tamamını okumadıysa, havalimanına gidene kadar bu sisteme dahil olduğundan haberdar olmuyor. Haliyle JetBlue’nun dediği gibi sistemden çıkmak isteyen yolcuların önce bu sistemi tecrübe etmiş olması gerekiyor.
You're able to opt out of this procedure, MacKenzie. Sorry if this made you feel uncomfortable.
— JetBlue Airways (@JetBlue) April 17, 2019
Fegan, şirkete yüzünü nasıl tanıdıklarını sorduğunda sistemin ABD Ulusal Güvenlik Bakanlığı’na bağlı olduğu ve kameranın önünde taranan yüzün bakanlıktaki kayıtlarla karşılaştırıldığı söylendi. Ama özel bir şirketin bu şekilde bakanlık verilerine ulaşabiliyor olması da problemli bir durum.
Kolaylık mı, mahremiyet mi?
Bu teknoloji, uçağa binişlerde sıra bekleme problemini çözmesi bakımından faydalı. Ancak bunun için yolcuların biyometrik verilerinin özel bir şirket aracılığıyla devlete iletilmesi, ne kadar fayda için ne kadar mahremiyetten vazgeçmeye gönüllü olduğumuz sorusunu yeniden gündeme getiriyor. Delta Havayolları da Atlanta havalimanında yüz tanıma teknolojisini kullanıyor ve bu işlemin yolculara 9 dakika kazandırdığını söylüyor. Yani 9 dakika kazanmak için kimlik bilgilerimizi kar amaçlı bir şirkete emanet etmiş oluyoruz. Daha önce birçok örnekte özel şirketlerin müşterilerinin kimlik bilgilerini nasıl çaldırdığını hatta kötüye kullandığını tecrübe etmiştik. Yani şirketin bu verileri ‘güvenli bir biçimde’ aktardığına dair inancımızı olumsuz etkileyecek birçok örnek bulunuyor.
İşin kötüsü, mahremiyetinden vazgeçmek istemeyenlerin ‘norm dışı’ kabul edilmesi ve ekstra adımlar uygulamak zorunda kalması da seçeneklerin sadece birer illüzyon olduğunu gösteriyor.
Kaynak: ZDNet
ABD'de JetBlue Havayolları, yolcuların bilgilerini pasaporta bakarak kontrol etmek yerine yüz tanıma teknolojisi kullanıyor. Ancak en son yaşanan bir olayda şirketin müşterilerini bu teknoloji hakkında yeterince bilgilendirmediği ve izin istemeden bu teknolojiyi kullanmaya başladığı ortaya çıktı. Twitter kullanıcısı MacKenzie Fegan: "Az önce bir uluslararası JetBlue uçağına bindim. Uçağa binmek için biletimi taratmak ya da pasaportumu vermek yerine kameraya bakmam gerekti. Yüz tanıma sistemleri biletlerin yerini aldı da benim haberim mi yok? Ben buna onay verdim mi?" şeklinde bir tweet atarak haberdar olmadığı bu teknolojinin mahremiyetini ihlal ettiğini düşündüğünü ifade etti. Şirket Fegan'a sisteme dahil olması için onay vermesine gerek olmadığını ama dilerse sistemden çıkabileceğini söyledi. Bu sistem, yolcuların yaklaşık 9 dakika kazanmak için biyometrik kimlik bilgilerini özel bir şirkete emanet etmesi anlamına geliyor.
Kameraya yüzünüzü göstermenin kimlik bilgilerini çalma ile nasıl bir bağı bulunmaktadır, verileriniz yolda bir saldırıya uğramadığı sürece bir kağıt parçasından daha güvenlidir, pasaport kaybolabilir ama bir illüzyonist değilseniz yüzünüzü kaybedemezsiniz