Çok az televizyon programı milyonlarca çocuğa yardım ettiğini söyleyebilir. Susam Sokağı da bunlardan biri. 2015’te yazılan ve yakın zamanda yayımlanan bir çalışma, bu programın ne kadar büyük bir etki yarattığını gözler önüne seriyor. Çalışmada Susam Sokağı izleyerek büyüyen çocukların akademik ve profesyonel başarılarıyla, programı izlemeyen çocukların başarıları karşılaştırıldı.
Araştırmacılar Melissa Kearney ve Philip Levine, çocukların 7 yaşından önce Susam Sokağı’na erişimi olması durumunda ilkokul performansının ve uzun süreli eğitim ve çalışma hayatı sonuçlarının nasıl etkilendiğini inceledi. Bunu yapmak için ABD’deki yayın kalitesi verileri ve nüfus kayıtları incelendi. 1969’da yayınlanmaya başlayan Susam Sokağı yüksek kaliteli televizyon sinyali kullanıyordu. Bu yüzden düşük kaliteli sinyale sahip bölgelerde bu program izlenemiyordu. Araştırmacılar o dönemde yüksek kaliteli televizyon yayınına sahip bölgelerdeki çocukları inceledi ve bunların ne kadarının eğitime devam ettiğini, ne kadarının üniversite diploması aldığını ve saatlik gelirlerini, o dönemde düşük kaliteli televizyon sinyali sebebiyle Susam Sokağı’na erişimi olmayan çocukların verileri ile karşılaştırdı.
Susam Sokağı izleyenler ilkokulda daha başarılı
Kearney ve Levine evlerinde Susam Sokağı izleyebilen çocukların hepsinin, hayatlarının bir döneminde bu programı izlediğini varsaydı. Bu varsayımın bilimsel dayanağı da var. 1990’larda ABD’de yapılan 6 haftalık bir deneyde, bir televizyon ve altı yaş altında en az bir çocuk bulunan evlerin yüzde 63’ünde Susam Sokağı’nın izlendiği belirlendi. Araştırmacılar bu araştırmanın çocuğun ya da ailesinin eğitime verdiği önemden bağımsız olarak sadece o dönem ülkedeki teknolojinin eğitim için nasıl kullanıldığını incelediğini belirtiyor.
Araştırmacılar programa erişimin ilkokul performansında artışla ilişkilendirildiğini söylüyor. Örneğin 1980 nüfus grubunda, Susam Sokağı’na erişimi olan çocukların kendi yaş seviyelerine uygun eğitim alanlarında başarılı olma oranının yüzde 1,5 ila 2 oranında arttığı görüldü. Çalışmada ayrıca Susam Sokağı’na erişimi olan erkek çocukların, fakir bölgelerde yetişen çocukların ve siyah çocukların daha fazla fayda sağladığı da görüldü. Ancak Araştırmacılar üniversite eğitimi ve iş bulma gibi konularda herhangi bir fark gözlemlemedi.
Sebep değil ilişki gösteriyor
Bu çalışmanın sebep değil ilişki (korelasyon) gösterdiğini belirtmek gerek. Yani Susam Sokağı izlemek, ilkokul performansının artmasının sebebi olmayabilir. Televizyon sinyalinin daha iyi olduğu bölgelerde yaşayan çocukların ailelerinin ekonomik durumunun da daha iyi olduğu ve çocuklarının eğitimine daha fazla zaman ayırabildikleri de düşünülebilir. Ayrıca araştırmacılar, lise bitince bu programı izlemiş olmanın etkilerinin de ortadan kalktığını söylüyor. Yine de Kearney sonuçların Susam Sokağı’nın önemli bir etkisi olduğunu gösterdiğini söylüyor.
Susam Sokağı ABD’de yayınlandığında, ulaştığı çocuk sayısı başına 5 Dolar’a mal olmuştu. Bugün ABD’de yoksul ailelerin çocuklarına yardım amacıyla yürütülen Head Start programına yılda 7 milyar Dolar harcanıyor. Yani yıllık çocuk başına 7 bin 600 Dolar harcama yapılıyor. Karşılaştırıldığında, Susam Sokağı’nın çok küçük bir bütçeyle, teknolojiyi kullanarak çocukların hayatına önemli bir katkı sağlaması büyük bir başarı olarak karşımızda duruyor.
Çocuk programları okul öncesi eğitime alternatif değil
Ancak uzmanlar çocukları eğitmenin, çocuğu televizyon ya da tablet başına oturtmaktan ibaret olmadığını hatırlatıyor. Araştırmacılar da Susam Sokağı gibi programların, çocukların gelişimine destek olması amacıyla kullanılması gerektiğini ve bu tarz programların çocuğun okul öncesi eğitiminin yerini alamayacağını vurguluyor.
Yorumunuz: