Massachusetts Göz ve Kulak Merkezi, üniversite öğrencileri üzerinde yaptığı deneyde, kalabalık ortamlarda konuşmayı anlamayı zorlaştıran semptomları ilk kez eşleştirerek, koklear sinaptopatiye (gizli işitme kaybı) dair kanıtlar buldu.
Sık sık yüksek seslere maruz kalan genç yetişkinler arasında yapılan araştırmada Stephane Maison tarafından yönetilen araştırma ekibi, gürültülü ortamda konuşma testi ile işitme sinirinin durumunu ölçen elektrofizyolojik sonuçlar arasında yüksek bir ilişki bulunduğunu gördü. Ekip ayrıca, yüksek sese maruz kaldığında kulak koruma aparatı kullanan katılımcıların her iki testte de daha yüksek sonuçlar elde ettiğini gördü.
Beklenilen sonuca ulaşıldı
Harvard Tıp Okulu‘nda görev yapan Dr. Maison araştırma ile ilgili olarak “Tüm katılımcıların sessiz ortamlarda işitme hassasiyeti ve konuşma anlama yeteneği aynıyken, düzenli olarak gürültüye maruz kalan katılımcıların işitme sinirinde tepkinin azaldığını fark ettik. Beklediğimiz gibi bu azalma, gürültülü ortamda konuşmayı algılama zorluğu ile de paralellik gösterdi.” şeklinde konuştu.
Gizli işitme kaybı, işitme sinirleri ve algılama hücreleri arasındaki ilişkinin zarar görmesi anlamına geliyor. Bu bağlantıların kaybedilmesi, zorlu dinleme ortamlarında konuşulanları anlamanın zorlaşmasına sebep oluyor. Bu durum ayrıca kulakların çınlamasına (tinnitus) ya da sese duyarlılığın artmasına (hiperakuzi) sebep oluyor olabilir. Gizli işitme kaybı standart audiogram ile ölçülebilen bir bozukluk değil. Bu sebeple araştırmacılar koklear sinaptopatiyi de ölçebilecek daha duyarlı ölçekler geliştirdi.
Başka hastalıkları da anlamaya yardımcı olacak
Gizli işitme kaybını teşhis edebilecek ölçekler geliştirmek önemli çünkü bu ölçekler gürültü sebebiyle iç kulağa ne kadar zarar verildiğini anlamamıza yardımcı oluyor. Daha iyi ölçme aletleri, gelecekte iç kulaktaki sinir tahribatını tedavi etmek için de gerekli olacak. Araştırmacılar, bazı durumlarda hayvan deneklerin algı hücreleri ve işitme sinirleri arasındaki bağın yeniden sağlanabildiğini gösterdi.
“İç kulak hastalıklarını anlama konusunda gizli işitme eksikliğini doğru bir şekilde teşhis edebilmek önemli yer tutuyor” diyen Dr. Maison “Bu çalışma sadece muayenehanelerde hastaların nasıl test edildiğini değiştirmekle kalmayacak, ayrıca tinnitus ve hiperakuzi gibi başka duyma bozukluklarının altında yatan mekanizmaları da algılamamıza yardımcı olacak” şeklinde konuştu.
Yorumunuz: