Yaşam ihtimali olan 4 yeni gezegen

NASA’nın Kepler uzay aracından gelen verileri dünya üzerindeki teleskoplardan elde edilen verilerle birleştiren uluslararası astronom ekibi  toplamda 197 gezegen adayı keşfetti. Ayrıca 104 adet güneş dışı gezegen (exoplanet) keşfedildi.

Bu gezegenlerden dört tanesi kayalık yüzeyler bulunduğu ve bunun dünya benzeri yaşam formlarını bünyesinde barındırma ihtimali olduğu anlamına geldiği belirtildi. Ancak bu gezegenler, Mars ve Venüs gibi ölü gezegenler de olabilir. Yine de daha fazla kayalık yüzeyli gezegen demek Dünya 2.0’ı bulmak ve bizim gibi canlıları keşfetmek için şansımızı artırıyor.

Keşif aynı zamanda Dünya’dan yüzde 20 ila yüzde 50 daha geniş çapa sahip dev gezegenlerin cüce yıldız K2-72’nin yörüngesinde döndüğünü de ortaya çıkardı. K2-72 Güneş’in yaklaşık yarısı büyüklükte ve 181 ışık yılı uzaklıkta.

Sık bir şekilde dizilmiş olan gezegenler yıldızlarının etrafında 5 buçuk ila 24 günde bir dönüşü tamamlayacak şekilde yörüngedeki hareketlerini sürdürüyor. Bu yakınlığa rağmen bilimciler bu yıldız sisteminde yaşam bulunma ihtimalini gözardı etmiş değil.

Pek çok teleskobun ortak çalışması

NASA’nın K2 görevinden sorumlu bilimcisi Steve Howell “K2 görevinden elde ettiğimiz bu kabarık güneş dışı gezegen listesi, parlak yıldızların ve yakın yıldızların incelenmesinin pek çok ilginç yeni gezegen bulmasını sağlayacağını doğrulamış oldu. Bu hedefler, James Webb Uzay Teleskobu’nun gezegenlerin atmosferleri ile ilgili bilgi sağlayabilecek ilk çalışmaları için önemli örnekler sunarak, astronomi topluluğunun devam ve tanımlama çalışmaları yapmasına olanak sağlıyor.” diye konuştu.

Bu keşif için hem kuzey hem de güney yarım küreden bir teleskop ordusu kullanıldı: Hawaii’de bulunan North Gemini teleskobu, Kaliforniya Gözlemevleri’nin Otomatik Gezegen Bulucu teleskobu ve Arizona Üniversitesi’nin Büyük Çift Mercekli Teleskobu bunlardan bazılarıydı.

Kepler’in ikinci baharı

Mühendislerin üstün çabalarıyla 2013’te yaptıkları düzeltme olmasaydı, dört tepki tekerinden ikincisini kaybeden Kepler projesinin K2 görevine uzanması mümkün olmayabilirdi.

NASA bu durumu “Ciddi bir arıza sebebiyle,gezegen avcısı Kepler’in sürüklenmeden tek bir noktaya sabitlenme yeteneği yitirilmişti.” şeklinde açıklıyor. Kepler görevinin yöneticisi ve K2 görevinin gözlemcilerinden Tom Barclay “Çoğumuz uzay aracının kurtarılabileceğine inanıyorduk ancak bu görüşümüz bilgiden çok gözü kapalı inanmaya dayanıyordu. The Ball ekibi, Kepler’in teleskopunu tekrar çalışır hale getirmek için dahiyane bir çözüm buldu.” diyor.

Şimdiye dek görevin bu şekilde uzatılmasının değeri defalarca kanıtlandı. Artık gökyüzünün daha geniş bir bölümünü gözlemleyebiliyor ve Samanyolu galaksisinde yaygın bir şekilde bulunan daha soğuk, daha küçük kızıl cüce türü yıldızların daha geniş bölümlerini inceleyebiliyor.

Kaynak: Futurism