Yara izleri tarihe karışabilir

Midyelerin ürettiği yapışkan bir madde, farelerde yaraların iz bırakmadan kapanmasını sağlamak için kullanıldı. Yöntem insanlarda da denenecek.

Haber Özeti

Tam Sürüm

Midyeler yakında yara izlerinin oluşmasını engellemek için kullanılabilir. Bu deniz canlılarının ürettiği yapışkan bir madde, farelerde yaraların iz bırakmadan kapanmasını sağlamak için kullanıldı. Aynı maddenin insanlarda da kaza sonucu ya da ameliyat sebebiyle oluşan yara izlerini engellemek için kullanılabileceği belirtiliyor. Güney Avustralya Üniversitesinden Allison Cowin, “Bu çözüm insanlarda da kullanılabilirse, yara tedavisindeki yeni büyük gelişme olabilir.” şeklinde konuştu.

Yara izleri, deride kesik olduğunda kolajen yapısının bozulması sebebiyle oluşuyor. Orijinal örgü benzeri yapının yerine kolajen lifleri paralel kitleler halinde büyüyor. Bu da yaraların hafif çıkıntılı bir şekilde birleşmesi anlamına geliyor.

Yara izini azaltmanın yöntemlerinden birisi dekorin kullanmak. Dekorin, deride kolajen düzenlemesini sağlayan bir protein. Ancak oldukça karmaşık fiziksel yapısı sebebiyle sentezlenmesi çok zor. Bu sebeple tedavilerde kullanılmıyor. Bu problemin etrafından dolaşmak için, Güney Kore Pohang Bilim ve Teknoloji Üniversitesinden Hyung Joon Cha ve çalışma arkadaşları, dekorinin basitleştirilmiş bir versiyonunu geliştirdi. Dekorin proteininin küçük bir bölümünü, kolajen birleştirici molekül ve midyelerden elde edilen yapışkan madde ile birleştirdiler.

Farelerde iz kalmadı

Neticede ortaya çıkan tutkal benzeri madde, farelerin vücudundaki 8 milimetre genişliğinde derin yaralar üzerinde kullanıldı. Madde yaranın üzerine yerleştirildikten sonra plastik filmle kapatıldı. Kontrol grubundaki farelerin yarasına ise herhangi bir madde eklenmeden sadece plastik film yerleştirildi.

11. günde, üretilen madde ile tedavi edilen farelerin yaraları yüzde 99 oranında kapanmıştı. Kontrol grubunda ise bu oran yüzde 78 civarındaydı. 28. günün sonunda ise, tedavi edilen farelerin vücudunda yaraya dair hiçbir iz kalmamıştı. Kontrol grubunda ise yaranın bulunduğu yerde kalın, mor yara izleri görülüyordu.

Mikroskop altında yapılan incelemelerde kolajen liflerinin orijinal örgü formuna döndüğü görüldü. Yeni deri ayrıca saç kökleri, kan damarları ve yağ bezleri geliştirmişti. Bu yapılar, tedavi edilmeyen yaralarda görülmüyor.

Cha “Maddenin normal kolajen büyümesini sağlamasının sebebi, dekorin parçaları üzerindeki negatif yüklerin lifleri ayrı tutması.” diyor. Bu şekilde, lifler rastgele birbirine yapışmak yerine, kolayca birbirinin etrafından dolanarak örgü yapıyı oluşturabiliyor.

İnsanlara birebir uygulanamayabilir

Cowin sonuçların etkileyici olduğunu ancak bu sonuçların insanlara aktarılması için önümüzde uzun bir yol olduğunu söylüyor. “Farelerin derileri bizimkine göre daha esnek” diyen Cowin, insan derisinin daha gergin yapısı sebebiyle benzer bir etkiye sahip olamayabileceğini söylüyor. Cha ise gelecekte benzer bir testin, deri yapısı insanlarınkine daha çok benzeyen domuzlar üzerinde de yapılacağını söylüyor.

Cowin; silikon jeller, steroidler, basınç bandajları, kriyoterapi ve lazer tedavi gibi mevcut yara izi tedavi yöntemlerinin izleri azalttığını ancak tamamen ortadan kaldıramadığını söylüyor ve bu yüzden yeni yöntemlere ihtiyaç duyulduğunu belirtiyor. Kendisi de yara izlerini ortadan kaldıracak bir yöntem üzerinde çalışan Cowin, yaranın iyileşmesini engelleyen bir protein türünü engellemek için monoklonal antikorlardan faydalanıyor. Başka gruplar, yaralara embriyo hücreleri uyguluyor; zira embriyolarda ve erken dönem fetüslerde yara izi oluşmuyor. Bu yaklaşımlar da halen hayvanlar üzerinde test ediliyor.

 

Kaynak: New Scientist

Midyeler yakında yara izlerinin oluşmasını engellemek için kullanılabilir. Bu deniz canlılarının ürettiği yapışkan bir madde, farelerde yaraların iz bırakmadan kapanmasını sağlamak için kullanıldı. Aynı maddenin insanlarda da kaza sonucu ya da ameliyat sebebiyle oluşan yara izlerini engellemek için kullanılabileceği belirtiliyor. Güney Avustralya Üniversitesinden Allison Cowin, "Bu çözüm insanlarda da kullanılabilirse, yara tedavisindeki yeni büyük gelişme olabilir." şeklinde konuştu.

Yorum Ekle

Yorum yazmak için tıklayın

Yorumunuz:

e-Bülten Aboneliği