Sonsuz yaşam, sonsuz gençlikle güzel

Yaşam süremizi artırırken aynı zamanda sağlıklı biçimde geçirdiğimiz yılların sayısını da artırmaya çalışan birçok çaba mevcut.

Haber Özeti

Tam Sürüm

Daha uzun yaşamlar insana cazip gelse de, yaşlanmayla birlikte gelen ve hayatın tadını çıkarmamızı engelleyen birtakım hastalıklara karşı daha duyarlı hale geliyoruz. Ancak bilim sadece ömrümüzü değil sağlıklı şekilde geçirdiğimiz yılların sayısını artırmanın yollarını da arıyor.

Modern tıp ve daha sağlıklı yaşam biçimleri sayesinde yaşamlarımızın sağlıklı biçimde geçirdiğimiz kısmı artıyor olsa da yaşadığımız yılların sayısı o kadar hızlı artmıyor. Bu sadece bireyler için değil, giderek artan sağlıksız yaşlı nüfusla uğraşmak zorunda olan hükümetler için de sorun teşkil ediyor. Yakın zamanda Nature’da yayımlanan bir makaleye göre bu sorunla uğraşmanın yeni yolları aranıyor. Makalenin yazarları “Yaşlanma sürecini ortadan kaldıramayacağız. Ancak bu süreci hafifletmeyi ve etkilerini büyük ölçüde iyileştirmeyi ümit ediyoruz.” diyor.

Yaşamın sınırlarını bilmiyoruz

İnsanların ne kadar uzun süre yaşayabileceği konusunda bir sınır olup olmadığı hala canlılığını koruyan bir tartışma fakat makalenin yazarları, 100 yaşından fazla yaşayanların yaşlanma belirtilerini daha ileri yaşta gösterdiklerini söylüyor. Yakın zamanlı diğer araştırmalar, insan ömrünün sadece yüzde 12-25’inin kalıtsal olduğunu, birçoğu kendi elimizde olan çevresel etkenlerin ve yaşam tarzının ne kadar uzun yaşayacağımız konusunda önemli rol oynadığını gösteriyor. Özel diyetler, kalori kısıtlamaları, egzersiz ve bilişsel alıştırma gibi çabalar belirli hastalıkları tedavi etmek amacıyla kullanılmış şeyler.

Ancak makalenin yazarları, insanların bu tür müdahalelere farklı biçimde tepki verdiğinin de altını çiziyor. Bu da tansiyon, insülin seviyeleri, solunum, denge ve kavrama gibi çeşitli biyogöstergeleri tespit etmenin çok önemli olduğunu ve insanların bazı hastalıklara yakalanma riskini tahmin etmede ve bu hastalıklara yakalanmadan önlemede işe yaradığını gösteriyor.

Sonsuzluk olmasa da uzun yaşam mümkün

Tabii ki yaşam sürenizi artırmanın çok basit birkaç yöntemi var. Mesela; sigara içmemek, içkiyi az tüketmek ve düzenli egzersiz yapmak. Makalenin yazarlarının altını çizdiği üzere, yaşlanmayla ilgili hayvan çalışmalarından çıkarılan en büyük çıkarımlardan bir tanesiyse; ister yaşam tarzı odaklı olsun ister farmakolojik, çoğu müdahalenin aynı anda birden fazla yaş bağlantılı hastalığı önlemede etkili olduğu.Mesela yaşlanmada rol oynayan bir hücrenin bir çift ilaç yardımıyla ortadan kaldırılması, farelerin yaşam süresini yüzde 36 oranında artırmıştı. Elevian adlı girişim, kandaki belirli bir proteinin gençleştirici etkisi olup olmadığını araştırmak için milyonlarca Dolar yatırım aldı.

Bu müdahalelerden kaçının insanlarda etkili olacağı ve kaç kişinin bu çözümlere başvurmak isteyeceği zamanla anlaşılacak. Ancak kesin olan bir şey varsa o da yaşlanmanın kaçınılmaz olması gerekmediği gerçeği. Sonsuz gençlik iksiri düşündüğümüz kadar uzağımızda olmayabilir.

Kaynak: Singularity Hub

Yakın zamanda Nature adlı dergide yayımlanan bir araştırmanın yazarları, yaşlanmayı tamamen ortadan kaldırmanın mümkün olmadığını ancak yaşlanmanın etkilerini hafifletip iyileştirebileceğimizi söylüyor. Bu anlamda günümüzde birçok çaba var. Örneğin yaşlanmada rol oynayan bir hücrenin ilaç vasıtasıyla ortadan kaldırılması sonucunda farelerin ömrünün yüzde 36 oranında artırılabildiği görülmüştü. Hayvanlar üzerinde gerçekleştirilen çalışmaların insanlara aktarılması güç olsa da sonsuz gençlik iksiri artık eskisi kadar uzağımızda olmayabilir.

Yorum Ekle

Yorum yazmak için tıklayın

Yorumunuz:

e-Bülten Aboneliği