Ray Kurzweil’dan geleceğe yönelik 8 öngörü

Geleceğin nasıl olacağını bilmek ister misiniz? Bu iş için gidilecek en doğru kişi, 1990’da Sovyetler Birliği’nin çöküşünü ve internetin hızla yayılmasını tahmin eden entelektüel ve mucit Ray Kurzweil. 2045 yılında yapay zeka insan zekasından daha güçlü olacak ve teknolojik tekillik gerçekleşecek. Ancak o zamana kadarki gelişmeler bile o kadar hızlı ilerliyor ki insanlar teknolojik tekillikten sonra gelecek gelişmeleri hayal bile edemiyor. Kurzweil ise bu konuda çok büyük bir sorun yaşıyor gibi görünmüyor. Bu kadar hızlı ilerleme gözünüzü korkutabilir. Bu yüzden Kurzweil’ın öngörülerini küçükten başlayarak sıralayacağız:

9. Her yerde Wifi erişimi

2019’a geldiğimizde herkes, dünyanın her noktasından kablosuz internete bağlanabiliyor olacak. Kurzweil 2005’te yayınladığı The Singularity Is Near (TSIN) kitabında geniş bant internete üzerimizdeki kıyafetlerle erişebileceğimizi söylüyor.

8. Astroitlerden korkmanıza gerek yok

20-30 yıl içerisinde, Dünya’yı asteroit çarpışmalarından koruyacak teknolojiyi geliştireceğiz. Yakın bir zamanda böyle bir asteroit çarpışması ihtimali görünmüyor. Böyle bir tehlikenin oluşması halinde de kendimizi savunabilecek durumda olacağız.

7. Evden, sanal gerçeklikle çalışmak

2030’lara varmadan sanal gerçeklik her yeri kaplayacak ve fiziksel çalışma ortamlarına gerek kalmayacak. Onun yerine, evimizden sanal gerçeklik ile iş yerimize bağlanıp çalışabileceğiz. Böylece insanların bir arada yaşamasına ve çalışmak için tek bir noktada buluşmasına gerek kalmayacak. Bu durum, terör saldırıları için kalabalık hedefler bulmayı zorlaştırarak saldırıları azaltacak.

6. Hastalıkları kafanıza takmayın

Çoğu hastalık 2020’lerde tarihe karışacak. Beyindeki bozukluklar sebebiyle yaşanan Parkinson, Alzheimer ya da felç gibi hastalıkları, beyni eski haline getirerek tedavi edebilecek duruma geleceğiz. Nano robotlar ise ilaçların ve ameliyatların yerini alacak. Vücudumuzda gezinen çok küçük robotlar, hastalıklarla mücadelede kullanılacak ve bizi içeriden tedavi edecek.

5. Sanal gerçeklik, gerçekliğin ta kendisi olacak

2020’lerin sonuna doğru, gerçek hayatı sanal gerçeklikten ayırt etmek mümkün olmayacak. Bunun uygulama alanları çok geniş olacak. Kurzweil kitabında bu teknolojinin seks hayatımızı nasıl etkileyeceğine değiniyor. Sanal gerçeklikte hem fiziksel hem de duygusal olarak farklı kişiliklere bürünebileceğimizi belirten Kurzweil, “Mesela partneriniz sizin için, sizin kendiniz için seçtiğiniz vücuttan daha farklı bir vücut seçebilir.” diyor. Yani Scarlett Johansson’a benzeyen robotlarla sevişmenize gerek kalmayacak.

4. Bilgisayarları insanlardan ayırt etmek mümkün olmayacak

2029’da ilk kez bir bilgisayar Turing testini geçecek. Yani bilgisayar, bir bilgisayar olduğunu ele vermeyecek kadar insansı şekilde davranabilecek.

3. İnsanlar makinelere dönüşecek

2030’ların başında, teknoloji insan beynini kopyalayıp makinelere aktarabilecek kadar gelişecek. Yani artık bir bedene, kana ya da kemiklere ihtiyacımız kalmayacak. Bu da yeme içmeye ya da uykuya ihtiyacımız olmaması demek. Sadece beynimizi tarattıktan sonra istersek hayatımıza bir kutu ya da bir kuş olarak, istediğimiz formu alarak devam edebileceğiz. Ama bu durum insanlığın sonsuza dek yok olması anlamına gelmiyor. Bu durumu yeni bir bilgisayar satın almaya benzeten Kurzweil, bilincimizi eski bilgisayarımızdan (şimdiki vücudumuz) yeni bilgisayarımıza (makine vücudumuz) aktaracağımızı söylüyor.

2. Dünya bilgisayarlardan ibaret olacak

2045’ten bir süre sonra dünyamız tamamen bilgisayarlardan oluşmuş olacak. Sadece bazı doğal yaşam merkezlerinde, doğal durumunu korumak isteyen az sayıda insan, bugün yaşadığımız gibi yaşamaya devam edecek.

1. Evren bir süper bilgisayar olacak

2099’da, makineler gezegen boyutunda bilgisayarlar geliştirebilecek ve daha sonra tüm evren dev bir süper bilgisayara dönüşecek. Umarız bir insan (ya da o dönemde adımız her ne olacaksa) bu sisteme virüs bulaştırıp tüm evreni yok etmez.

Kaynak: Inverse