Perakendeciliği dönüştürmesi beklenen 5 teknoloji

Business of Fashion, alışveriş alışkanlıklarımızın hızla değiştiği bir dünyada markaların ve satıcıların işlerini kolaylaştırabileceğini düşündüğü teknolojileri listeledi.

Haber Özeti

Tam Sürüm

2017 yılı geleneksel işletmeler açısından kayda geçen en kötü yıl oldu. Fung Global Retail & Technology‘nin verilerine göre Aralık ayı itibariyle ABD genelinde 6 bin 985 mağaza kapandı. Bütün bu mağazaların kapanma sebebi gayet açık; müşterilerin ihtiyaç ve taleplerini karşılayamamaları.

Tüketicinin giderek daha fazla seçeneğe sahip olduğu, piyasa koşullarının giderek daha değişken hale geldiği bu çağda ortaya çıkan yeni teknolojiler marka ve satıcılara yardımcı olabilir. İşte Business of Fashion’ın marka ve satıcıların işine yarayacağını düşündüğü 5 önemli teknoloji:

Yapay zeka

Büyük ve çeşitli veri setlerini hız ve maliyeti artırmaya yardımcı olacak zengin bilgilere dönüştüren yapay zeka, son yılların en büyük teknolojik gelişmelerinden biri haline geldi. Boston Consulting Group’tan Javier Seara “Moda endüstrisinde şu anda da kullanılan yapay zeka, bu sektörde büyük değişimlere sebep olabilecek en önemli teknoloji.” diyor.

Yapay zeka tahminleri, kapasite planlaması ve satış geliştirme özellikleriyle moda endüstrisindeki marka ve satıcılara yardımcı olabilir. Bu durum müşteriler açısından daha hızlı ve doğru teslimat, daha kaliteli ürün bulunurluğu anlamına gelecek. McKinsey & Company tarafından 2017’de yapılan bir araştırma, yapay zeka temelli bir yaklaşımın tahmin hatasını yüzde 50’ye kadar azaltabileceğini ortaya koymuştu. Tedarik zinciri faydalarının yanı sıra yapay zeka, kişiselleştirme vasıtasıyla müşterilerin elde tutulmasını kolaylaştırabilir. Amazon, Alibaba, JD.com ve Zalando gibi platformlar bu anlamda yapay zekadan faydalanmaya başlayan isimler arasında yer alıyor.

Artırılmış gerçeklik

Kökleri 1992 yılına kadar uzanan artırılmış gerçeklik teknolojisi evrilmeye devam ediyor fakat moda sektöründeki gerçek sorunları çözebilecek bir seçenekten ziyade hala bir ‘yenilik’ olarak ele alınıyor. Aslında artırılmış gerçekliğin kapasitesi fark edilenden çok daha büyük ve perakendecilik açısından önemli bir araç haline gelmesi gayet mümkün.

Bu zamana dek artırılmış gerçeklikten faydalanan birkaç güzellik markası oldu. Örneğin L’Oréal, ürünleri mağazada deneme zahmetini ortadan kaldıran artırılmış gerçeklik temelli uygulamalar sunan kozmetik şirketleri arasında yer alıyor. L’Oréal’in Makeup Genius adlı uygulaması 20 milyondan fazla kullanıcı tarafından indirildi. Başka bir güzellik uygulaması olan Meitu ise makyaj sanatçısı Charlotte Tilbury’nin satışlarını artırmasına yardımcı oldu. Uygulama üzerinden ruju deneyen kullanıcıların yüzde 13’ünün ‘satın al’ butonuna bastığı kaydedildi.

Farklı moda markaları da fırsatları keşfetmeye başladı. Örneğin Gap, 2017’nin Ocak ayında Google ve Avametric iş birliğiyle geliştirilen dijital giyinme odasını görücüye çıkardı. Bu sayede kullanıcıları mağazaya gitme derdinden kurtararak kıyafetleri ‘denemeleri’ sağlandı. Gözlük markası Warby Parker ise yüz tanıma teknolojisi ile artırılmış gerçekliği bir araya getirerek müşterilerinin farklı çerçeveler denemelerini sağlıyor.

Ürünleri ‘sanal’ şekilde deneme imkanı sunmak, denenebilecek ürün sayısındaki sınırların ortadan kalkması anlamına geliyor. Bu da müşterilerin normalde mağazalarda denemek isteyebileceğinden çok daha fazla ürünü deneyeceğine işaret ediyor. Konuya çevrimiçi satıcılar açısından bakacak olursak, onların da sattığı ürünlerin iade edilme oranının azalacağını tahmin etmek zor değil.

Blok zinciri

Blok zinciri teknolojisinin moda endüstrisindeki en belirgin kullanımı, bir ürünün orijinal olup olmadığını doğrulamak olacak. Blok zinciri kullanan mikroçipler sayesinde o parçanın gerçek mi imitasyon mu veya çalıntı mı olduğuna dair müşteriye bilgi verilebilir. Bütün bu bilgilere bir akıllı telefon aracılığıyla erişilebilir. Böylece hırsızlık ve taklitçiliğin önüne geçilir.

Ürünün nerede, kim tarafından hangi şartlar altında üretildiği, onlara ne kadar para ödendiği gibi çeşitli bilgiler müşteriye ulaştırılabileceği için blok zinciri teknolojisi, satıcıların daha güçlü bir marka bağlılığı ve güven duygusu oluşturmasına yardımcı olacak. Örneğin dünyanın en büyük elmas üreticisi De Beers, bir elmasın madenden çıkarıldığı anda el değiştirdiği her anı takip etmeyi sağlamak için blok zinciri teknolojisini kullanmayı planlıyor. Ayrıca sistem elmasların gerçekliğini doğrulamak, tartışmalı bölgelerden çıkarılmadıklarını kanıtlamak için de kullanılabilir.

Temassız alışveriş

Pekin ve Şanghay’da yüksek teknolojili otomatik mağazalar açılıyor. İnsan çalışanların bulunmadığı bu mağazalarda ödeme yapmak için beklemeye gerek yok. Müşteriler QR kodlarını okutarak içeri girip istediklerini satın alıyor ve WeChat cüzdanları aracılığıyla ödeme yapıyor. Raflardaki sensörler hangi ürünlerin alındığını tespit ediyor. Tıpkı dün Seattle’da hizmete giren Amazon Go mağazası gibi.

Geçtiğimiz yılın Nisan ayında Madrid’de açılan, Zara’nın en büyük mağazasında da otonom ödeme bölümleri yer alıyor. Walmart da 2018’in sonuna kadar Long Island’da temassız bir mağaza açmayı planlıyor. Kasa kuyruklarında uzun süre bekleme zorunluluğunu ortadan kaldıran temassız alışveriş, ödeme sürecini daha zahmetsiz ve etkili kılmaya yardımcı oluyor. Satıcıların yarısı hala temassız ödemeyi kabul etmiyor fakat Birleşik Krallık merkezli Barclays adlı banka, temassız ödemenin önümüzdeki dört yıl içinde yüzde 300’den fazla artacağını tahmin ediyor.

Yüz tanıma teknolojisi

Çin’deki KFC müşterileri ödemelerini yüz tanıma sistemiyle yapabiliyor. Walmart da daha önce müşteri memnuniyeti tespit etmek için yüz tanıma teknolojisi kullanma amacıyla patent başvurusu yapmıştı. Yüz tanıma teknolojisi eskiden genellikle akıllı telefon kilidi açmak veya suç araştırmaları yapmak için kullanılıyordu. Fakat iPhone’un FaceID teknolojisiyle birlikte yüz tanıma teknolojisi çok daha büyük kitlelere sunulmuş oldu.

En son teknolojiyle donatılmış mağazalara yerleştirilecek yüz tanıma teknolojili kameralar, müşterilerin çevrimiçi ve çevrimdışı profillerine dair fikir sahibi olarak mağaza çalışanlarının verdiği hizmet kalitesini artırabilir.

Kaynak: Business of Fashion

Business of Fashion, alışveriş alışkanlıklarımızın hızla değiştiği bir dünyada markaların ve satıcıların işlerini kolaylaştırabileceğini düşündüğü teknolojileri listeledi. Bu teknolojiler:

  • Yapay zeka
  • Artırılmış gerçeklik
  • Blok zinciri
  • Temassız alışveriş
  • Yüz tanıma teknolojisi

1 Yorum

Yorum yazmak için tıklayın

Yorumunuz:

e-Bülten Aboneliği