Metan gazının artışı ciddi boyutlarda

Dünya genelinde karbon emisyonunun iklim değişikliğine olan etkisinden ötürü miktarı düşürülmeye çalışılırken metan gazı ile başımız derde girmek üzere.

Haber Özeti

Tam Sürüm

Dünya genelinde karbon emisyonunun iklim değişikliğine olan etkisinden ötürü miktarı düşürülmeye çalışılırken başka tehlikeli bir gazın ani artışı söz konusu: metan. Yeni yapılan bir araştırmaya göre, metan gazının atmosferdeki artışı son 20 yılın en yüksek hızına ulaşmış durumda.

Uluslararası 100 bilim adamının metan gazının nasıl ve neden yükselişte olduğunu araştırmasıyla ilgili olarak buldukları, 2001 yılında kurulan Global Carbon Project isimli organizasyonun yeni yayınlanan ‘küresel metan stoğu‘ araştırmasında görülebiliyor. Metan gazı hala atmosferde karbondioksitten daha az görülse de yapılan açıklamaya göre “28 kat daha fazla ısıtmasıyla tuzağa düşürüyor”. Konuyla ilgili olarak raporun ortak yazarlarından biri olan Stanford Üniversitesi profesörü Robert Jackson, “Sanırım insanlar bununla ilgili endişelenmeli. Aynı anda, atmosferdeki karbondioksit salınımını sabit tutmaya çalışıyoruz, metan ise tam tersi olarak artıyor. Bu korkunç,” dedi.

Tehlikeli Artış

Araştırmacılar, metan salınımının 2014-2015 yılları sırasında aniden artıp şaşırtıcı bir seviyeye geldiğini söylüyor. Atmosferdeki yoğunluğun milyarda 10 veya daha fazla partiküle geldiği, 2000’li yılların başında ise bunun milyarda 0,5 partikül olduğu belirtiliyor. Dalgalanma, ilk olarak 2007 yılında fark edildi ve sonrasındaki dereceleri daha kötü oldu.

Bu artışın ardındaki sebepler kesin olarak bilinmiyor ama Environmental Research Lettersta yayınlanan bir makalede, bilim adamları tarımsal üretim ve hayvancılığın artışı ile fosil yakıt araştırmalarına değiniyor. Robert Jackson, “Birçok insan ilk olarak yağ ve gaz fabrikalarını işaret ediyor ama tarımsal kaynakların etkisi daha fazla,” diyor. Pirinç üretimi ve hayvancılık metan gazını yayıyor ama raporun yazarlarından Pep Canadell’a göre her bir kaynaktan metan çıkışını azaltacak uğraştırıcı noktalar var. “Ülkeler, bütün ihtiyaçlarını karşılayacak kadar besin üretimi, yani aşırı besin üretimi, ile ilgili epey endişeli; özellikle de az gelişmiş ülkeler,” diyor. Sera gazları ile ilgili gerçekleştirilen protokollerin de ayrıca şu ana kadar çok da bir şey yapmayı yeğlemedikleri için ülkelerin üzerinde baskı kurduğunu, çünkü istenilen besin üretimini güvence altına almalarının öncelikli olduğunu ekliyor.

Şu andaki durum nedir?

Bilim adamları, uluslararası toplulukları daha fazla metan artışı olmaması için kendilerini adamaları çağrısında bulunuyor. Aksi halde, Kasım ayında yürürlüğe giren Paris İklim Antlaşması‘nın amaçları, tehlikeye girebilir. Pep Canadell, ayrıca atmosferi sabit tutabilmek için sera gazı emisyonlarının tamamen durdurulması gerektiği konusunda uyarıyor. Bu yüzyılın sonunda sıfır salınım olması gerektiğini söylerken buna giden yolun, salınımı azaltmaya başlayarak olacağını belirtiyor. “Eğer olmazsa, Paris İklim Anlaşması’nın ortaya çıkardığına göre sıcaklık, endüstri öncesi seviyenin iki santigrat derece ile üstüne çıkacak ve sonuçları felaket olacak: seller, kuraklık, küresel ısınma ve şiddetli hava koşulları.”

Belirsiz gelecek

Robert Jackson’ın önerilerinden biri, tarım sektörünün yeni buluşlar sayesinde, pirincin daha az sulama ile yetiştirebilmesi ve böylece metan salınımının azaltılmasına yardımcı olunması şeklinde. Canadell ise Çin gibi ülkelerin iklim değişikliğine karşı çıkarak liderlik yaptığını ve Amerikan Başkanlık idaresinin değişmesiyle iklim politikasında olabileceklerle daha çok ilgilendiklerini söylüyor. “Burada iki bileşen var. Amerika’daki metan emisyonu yıllardır düşüyor ama bir diğer sorun olarak Başkan Obama’nın dediklerini yakalayamayan rakamlar; daha doğrusu, Amerika’nın daha önce söz verdiğini yapmadığı algısı olursa ve bu sebeple diğer ülkeler de verdikleri sözü tutmazsa ne olur? Bu bütünüyle bir soru işareti. Bilmiyoruz.” diye de ekliyor. Canadell’e göre şu anki amacın atmosferdeki dağılımı sabit tutmak yani onu düzeltmemek olması gerekli ayrıca; çünkü bu ulaşılabilir bir amaç değil. Şu andaki durumda, insan ölçeğindeki zararların geri döndürülmesi mümkün değil.

Kaynak: CNN

Dünya genelinde karbon emisyonunun iklim değişikliğine olan etkisinden ötürü miktarı düşürülmeye çalışılırken metan gazı ile başımız derde girmek üzere. Yeni yapılan bir araştırmaya göre, metan gazının atmosferdeki artışı son 20 yılın en yüksek hızına ulaşmış durumda. Bununla ilgili olarak yapılan bir araştırma raporu yayınlandı. Araştırmanın ardından, atmosferdeki karbondioksit gazının sabit tutulmaya çalışılması sırasında metan gazının bunun tam tersine hızla arttığı gözlenirken bunun yüzyılın sonuna kadar sıfıra inmesi gerektiği belirtiliyor. Yalnız bugüne kadar yaratılan zararların geri döndürülebilmesi mümkün değil. En iyi ihtimalli senaryoda atmosferin sabit kalması öngörülüyor.

2 Yorum

Yorum yazmak için tıklayın

Yorumunuz:

e-Bülten Aboneliği