Haftanın Pazarlama İletişimi Özeti: 12

7 - 14 Nisan 2018 tarihleri arasında Türkiye ve dünyada pazarlama iletişimi alanında olup bitenler.

Haftanın Pazarlama İletişimi Özeti‘yle hafta içi vakit darlığından gerekli özeni gösteremediğiniz gelişmeler, tartışmalar, öne çıkan projeler, trendler, çok konuşulanlar, gözden kaçanlar derken hızlıca haftayı toparlamak ve gelecekte dönüp bakılacak iyi bir arşiv oluşturmak niyetindeyiz. Okurken linklere dikkat, her şey linklerde.

Bu hafta gündemi en çok meşgul eden konu yine Facebook oldu. CEO Mark Zuckerberg, Amerikan Kongresi önünde ifade verdi. Temel nokta yine Cambridge Analytica skandalıydı tabii ama Zuckerberg yer yer “internet işlerini yakın akrabaya anlatmak zorunda kalan genç” durumuna da düşmedi değil. İfadeden önemli notları burada, hakkındaki evrensel geyiklerin bir kısmını da şurada görebilirsiniz.

Zuckerberg “hayır yani, adımız çıktı diye herkes bize şey yapıyor” diyebilir çünkü ‘diğerlerinde’ de durum pek parlak değil. Bir grup sivil toplum örgütü, YouTube‘un çocukların gizliliğini koruyan yasaları ihlal ettiği gerekçesiyle ABD Federal Ticaret Komisyonu’na yazılı şikayette bulundu. Haberden ilginç bir detay: ABD’de 6-12 yaş arası çocukların yüzde 80’i YouTube kullanıcısı.

Twitter‘daki bot nüfusu da malum. Pew Research‘ün detaylı analizine göre popüler sitelerin Twitter trafiklerinin hatırı sayılır kısmı bot hesaplardan geliyor.

Grammable “Instagram için fotoğraflanmaya ve çevrimiçi olarak paylaşılmaya değer bir şey” olarak tanımlanıyor. Hayatın her anında gözlemleyebileceğimiz, hatta bizzat parçası olduğumuz bu kavramın perakendeciliği de etkilememiş olması düşünülemez tabii. İçeriği ne olursa olsun, mağazalar da paylaşılabilir fotoğraf ve hikayeler sunmak zorunda. O zorunluluğun yansıması olan birkaç örnek.

Bu ‘özetin iki farklı konu başlığını birbirine bağlama‘ çabalarım bazen kendini çok belli ediyor ama ne yapalım… Doğan Grubu 30 ilde 157 mağazası bulunan D&R‘ı Turkuvaz Grubu’na sattığını açıkladı. Satış bedeli 440 milyon TL.

Öte yandan elimizde “Türkiye’nin yüzde 35’i hiçbir zaman kitap okumuyor” gibi bir sonuç da var. Ipsos‘un, araştırma okumayı sevenlere sunduğu hazinelerden biri olan Türkiye’yi Anlama Kılavuzu‘nun 2018 versiyonu ‘şöyle bir göründü’. İlk kez Hürriyet Pazar ekinde yayınlanan araştırma sonuçlarının tamamı henüz paylaşılmadı. 34 şehirden 15 bin 918 kişiyle yapılan çalışmanın basınla paylaşılan kısmından birkaç detay:

  • Araştırmaya katılanların yüzde 72’si boş vakitlerini alışveriş merkezlerinde geçiriyor.
  • Geçmişe özlem duyanların oranı yüzde 77. Bu oran 2005’te yüzde 68 idi.
  • Erkekler ortalama 77 kilo ağırlığında ve 173 santim uzunluğunda.
  • Kadınlar ortalama 64 kilo ağırlığında ve 162 santim uzunluğunda.
  • Pasaport sahibi olanların oranı yüzde 16, tatil için yurt dışına gidenlerin oranı ise yüzde 10.
  • Her 10 kişiden 7’si dış dünyanın acımasız gerçeklerinden korunmak için evde kalma ihtiyacı duyuyor.
  • Yüzde 44 sinema hiç gitmiyor, yüzde 64 ise hayatında hiç konser, tiyatro veya operaya gitmemiş.

Bir başka araştırma şirketi KONDA‘nın, yine araştırma severlerin (böyle bir kitlenin varlığına inanmak, yalnız olmadığımı hissetmek istiyorum) içini kıpır kıpır edecek bir uygulaması olan KONDA İnteraktif‘ten de bahsetmekte fayda var. Mesela “imkanınız olsa kızınızı yaz tatilinde hangisine göndermek isterdiniz” sorusuna “spor okulu” cevabını verenlerin oranı yüzde 12 iken, “yabancı dil kursu” diyenlerin oranı ise yüzde 36.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun 2016 verilerine göre gazetelerin kültür sanata ayırdığı alan yüzde 6. Bu bilgiyi de Istanbul Art News Nisan sayısında yayınlanan “Kültür sektöründe medya iletişimi” adlı dosyadan öğreniyoruz. Uzunca bir dosya, tamamı şurada okunabilir.

New Yorker‘ın “soundtrack to spring” temalı kapağı, son dönemde yayıncılık adına yapılmış en güzel şeylerden biri. Kapak, Londra’da yaşayan illüstratör Tom Gauld‘un elinden çıkmış.

Bu hafta kapağıyla gündeme gelen bir diğer dergi de TIME oldu. ABD Başkanı Donald Trump’ın son dönemdeki performansı, dergi yöneticilerini Şubat 2017’deki kapağı revize etmeye yönlendirmiş.

Hemen araya ‘bu mevzuların efsanesi’ George Lois‘in Co. Design‘a verdiği röportajı sıkıştırıp medyadan devam edelim. Lois, efsanelere yaraşır huysuzlukla “bugünkü dergi kapakları çöpdemiş. Röportajı okurken kulağa İlber Ortaylı’nın sesi çalınıyor adeta.

Basılı yayıncılıkta bunlar olurken dijital taraf da yeni gelir modelleri aramaya devam ediyor. Okur desteğiyle yayıncılık yapmak mümkün mü? Doğan Yayın Grubu’nun satılmasıyla beraber bağımsız yayınların okuyucu desteği toplama çabalarının arttığını söyleyen Kültigin K. Akbulut, bu sorunun cevabını arıyor.

Medyanın bugününe ve geleceğine en çok kafa yoran yayınlardan biri şüphesiz ki New York Times. Gazetenin yeni gerçek etkileşim stratejisini Sarphan Uzunoğlu yorumlamış.

Bünyesinde 8 TV kanalı, 4 internet sitesi ve 2 gazete bulunduran Azerbaycan’ın en büyük medya grubu ARB‘nin Türkiye’de yeni bir haber kanalı açacağı konuşuluyor. TR24 adıyla yayına başlayacak olan kanalın yayın yönetmeni Suat Toktaş. Grubun halihazırda Azerbaycan’da bir haber kanalı mevcut.

CEO’nuz sizden kaç kat fazla para kazanıyor? Bu yürek burkan soru, reklam sektörünün en büyük gruplarından Omnicom ve Interpublic sayesinde gündemde. Kamuoyunu aydınlatma zorunluluğuna uyan iki grup bu oranları açıkladı. Omnicom CEO’su John Wren tüm çalışanların ortalama kazancının 596 katını, IPG CES’su Michael Roth ise 264 katını kazanıyor. Bu bilgi gerçek hayatta muhtemelen hiçbir işimize yaramayacak.

Denetim dünyasının dört büyükleri olarak tanımlanan PwC, KPMG, EY ve Deloitte gelirlerini artırmaya devam ediyor. Ama Wall Street Journal‘a göre bunu esas işleri olan denetimle değil danışmanlıkla yapıyorlar. Bu şirketlerin denetim gelirleri 2013’ten bu yana yaklaşık olarak 45 milyar Dolar civarında yatay şekilde seyrederken, danışmanlık gelirleri aynı dönemde 41 milyar Dolar’dan 56 milyar Dolar’a yükselmiş. Türkiye’de durumlar nedir, bilmiyoruz tabii.

Farklı grupların ajanslarından yetenekli isimleri bir araya getirerek oluşturacağı yeni yapının 1 Temmuz’da faaliyete geçeceğini söyleyen P&G bu yöntemle Voltran‘ı oluşturma niyetinde. “Böyle bir şey mümkün mü” diye soranlar için kendilerinin gezegenin en büyük reklamvereni olduğunu hatırlatmakta fayda var.

Kristal Elma bu yıl 30’uncu yaşını kutlayacak. Bu kapsamda, reklamcıların futbol turnuvası ReLiga’ya isim sponsoru olduğunu duyurdu. Organizasyon artık Kristal Elma ReLiga olarak anılacak.

Ajans ortamlarına girmişken iki yeni atamadan bahsedelim. Yıllardır TBWA‘den bildiğimiz Zeynep Karakaşoğlu‘nun bir süre önce Kramp‘a kreatif direktör olarak başladığı duyuruldu. Medina Turgul DDB‘nin yeni genel müdürü de Yiğit Kariş oldu. Uzun yıllar boyunca bu görevi yürüten Yasemin Altan ise Wire İstanbul adlı bir ajansta görünüyor. Ajansın diğer ortağı da yine bir dönem Medina Turgul’dan tanıdığımız Ferit Yantur.

Daha önce sosyal medya ajansı olarak Tribal İstanbul, dijital proje ajansı olarak da Wanda ile çalışacağını duyuran Türk Hava Yolları, Türkiye ve Bölgeler yaratıcı iletişim faaliyetleri için de Publicis İstanbul‘u seçtiğini açıkladı.

MediaCat‘te iki önemli isimle yapılmış röportajlar var. Birincisi dünyanın en yaratıcı ajanslarından 72andSunny‘de “Chief Talent Officer” unvanıyla görev yapan Sedef Onar. “Biz misyon temelli bir şirketiz ve her zaman ilk sıraya insanı koyarız. Bu anlamda sektöre öncülük eden süresiz kafa izni, çalışanların profesyonel gelişimlerini destekleyecek eğitimlerin masraflarını karşılayan bir program ve 6 aylık ücretli doğum izni gibi politikalarımız var. Aynı zamanda çalışanlarımızı kişisel ek işlerinde de destekliyoruz” gibi ütopik cümlelerin geçtiği röportajın tamamı şurada.

Diğer röportajın öznesi ise efsane Oliviero Toscani. “Benim yaptığım şey basit bir iletişim. Artık daha fazla ürün satmak için yalnızca araştırma yöntemleri uygulanıyor. Bu iletişim adına çok ciddi bir entelektüel kriz. İnsanlar hayal güçlerini kaybediyorlar” diyor kendileri.

Yukarıda George Lois‘in ‘huysuzluğundan’ bahsetmiştim. Ülkemizde benzer huysuzlukları yapma hakkı olan birkaç isimden biri Ali Taran. Sektör hakkında konuştuğuna pek sık şahit olmadığımız Taran’ın ajansının Instagram hesabı bir süredir epey hareketli. Bir dergiye veya siteye konuşsa da uzun uzun okusak.

Stok fotoğrafın varlığı bir dert, yokluğu yara. Pembe diziden fırlamışcasına buğulu ve abartılı fotoğrafları kullanmak istemezsiniz ama özel çekim yapmaya yetecek bütçeyi de uzun süredir bir arada görmemişsinizdir. Hatta bazen stok fotoğraf alacak bütçeniz de olmaz. Böyle durumlar için Moose adlı ücretsiz bir fotoğraf platformu var. Tabii “bir ürün için para ödemiyorsanız…” diye başlayan kuralı da göz önünde bulundurmak gerek.

“Fotoğraf değil de aslında 2D animasyon noktasında bazı problemler yaşıyorum” diyorsanız da çevrimiçi basit animasyonlar yapma imkanı sunan Marionette Studio adındaki siteye göz atabilirsiniz. Ücretsiz değil.

“Markaların yapay zeka sevdası birkaç yıl önceki sanal gerçeklik sevdasına benzemiyor mu?” Digiday‘de yayınlanan şu haberde benzer bir soru soruluyor. Yapay zeka, her ortamda olduğu gibi pazarlama etkinliklerinde gündemin ilk sıralarında yer alıyor. Bundan önceki yılların trendleri gibi yavaşça sahneyi terk mi edecek yoksa gerçekten buraları hep dönüştürecek mi? Digiday de net bir cevap vermiyor, sakince beklemek dışında yapabileceğimiz pek bir şey yok.

Yine pazarlama etkinliklerinin vazgeçilmezlerinden influencer marketing‘in öznesi olan fenomenleri ilgilendiren bir haber yayıldı bu hafta. Maliye Bakanı Naci Ağbal “Bir kişi internette ister kendi sayfasına reklam alsın, isterse video çekerek tweet’ler atıp oradan gelir elde etsin, her para kazanan nereden kazanırsa kazansın vergisini ödeyecek” şeklinde bir açıklama yaptı. “Vergi mükellefi olmanın yaşı yok. 18 yaşın altındaysa kanuni temsilcisi kimse onun adına beyanname verecek” diye de ekledi.

Birkaç haftadır özette kriz yaşayan marka haberi yoktu. Spor giyim markası Puma‘nın Londra’da ‘sokaktan’ ilham alarak düzenlediği parti pek de umulduğu gibi gitmedi. Parti mekanının uyuşturucu ticarethanesi gibi görünmesi, isminin “Fahişe Evi” olması gibi küçük detaylar markanın tepki görmesine sebep oldu.

Pazarlama iletişimi tarihindeki yeri en tepelerde olan IKEA’nın 1951-215 yılları arasındaki katalog kapaklarının toplu gösterimi var şurada. (Kapaklara göre en güzel yıllar 1960’lar gibi görünüyor.)

Geçtiğimiz günlerde ufuk açıcı etkinlikler de yapıldı. Webrazzi Dijital 2018’de olup bitenler burada, WPP Türkiye’nin düzenlediği CoFuture İnovasyon Festivali‘nin detayları şurada, Marketing Türkiye’nin azimle devam ettiği IPZ Anadolu’nun Bursa’daki ayağından haberler de orada.

Yaklaşan etkinlikler de var. Bigumigu’nun yeni sayılabilecek serisi Yeni Yaratıcılar’ın üçüncü buluşması 19 Nisan’da Atölye’de Deniz Cem Önduygu’yu ağırlayacak.

Yine 19 Nisan’da gerçekleşecek olan Marketing Meetup, Uniq İstanbul’da.

8 Mayıs’ta yapılacak Digital Age Summit’in konuşmacı listesi ve programı şekillenmeye başladı.

Boomsonar ve Marketing Türkiye işbirliğiyle düzenlenen Social Media Awards’un ödül töreni 26 Nisan’da, Raffles İstanbul’da.

HBO’nun iddialı dizisi Westworld’ün ikinci sezonu 22 Nisan’da başlıyor. Dizinin tanıtımı için kullanılan illüstrasyon serisinde Berkay Dağlar’ın imzası var.

Durumlar böyle. Haftaya yine görüşmek üzere, iyi tatiller!

1 Yorum

Yorum yazmak için tıklayın

Yorumunuz:

e-Bülten Aboneliği