Haftanın Özeti: 83

23 – 29 Mayıs 2016 tarihleri arasında Türkiye ve dünyadan haber, site, yazılım, donanım, cihaz, video ve trendler.

Bilim /Yazılım / Donanım

  • Cep telefonu tarihinin iPhone öncesidönemininen havalı ve unutulmaz cihazıMotorola Razr’ın geri dönüşüne dair umutlar nostaljik esintiler taşıyan bir ‘meraklanın!’ videosu ile yeşillendi. Motorola’nın yeni sahibi Lenovo tarihi 9 Haziran olarak müjdeledi.

  • İtalyan bir üretici tarafından, Apple’ın ürettiği yeni telefona ait olduğu iddia edilen bir kasanın görüntüleri sızdırıldı.Yeni kasada 4 adet hoparlör çıkışı, daha geniş kamera yuvası ve kulaklık girişinin kaldırılmış olması dikkat çekiyor.

iphone-7-proto-italien-01

  • Google I/O geliştirici konferansında tanıtılan Trust API sistemi, akıllı telefonu kullanan kişinin yüzünü, sesini, telefonu kullanma tarzını ve konumunu kullanarak kimlik tespiti yapıyor. Bu verilerle bir güven skoru oluşturan uygulama, buna göre hesaplara erişim izni veriyor.

facebook

  • Google uygulama ve web deneyimini tek potada eritmesi beklenen Android Instant App projesini duyurdu. Projenin sadece onlarca uygulamayı ayrı ayrı indirmek zorunda kalan, telefon ekranı uygulama ikonları ile dolup taşan kullanıcılar için değil uygulama geliştiriciler için de pek çok avantaj sağlaması bekleniyor.Instant App projesi Android telefonların uygulama indirmek yerine uygulamaların video oynatma, alışveriş ya da rezervasyon işlemleri için ihtiyaç duyduğu kod parçalarını seçerek kullanması prensibine dayanıyor.
  • 105 yaşına basan IBM hala bilişim dünyasının en büyük, önemli, yenilikçi ve dönüştürücü şirketlerinden. Sebeplerine yönelik ipuçlarını Man AND Machine adlı kısadosyadabulabilirsiniz.

  • 2013’te Microsoft tarafından satın alınan ‘feature phone’ (pek akıllı olmayan telefon?) biriminin Tayvan merkezli imalatçı Foxconn’a bağlı bir şirkete 350 milyon dolara satılmasının ardından Nokia, genel merkezinin bulunduğu Finlandiya’da 1032 çalışanının işine son verileceğini (sessizce) doğruladı. Kesintilerin ise tüm birimleri etkilemesi ve çoğunun yaz bitmeden uygulanması bekleniyor. Nokia’nın Alcatel Lucent ile birleşmesi neticesinde maliyeti düşürmek için 2018’e kadar 15.000 işten çıkarma ve 900 milyon kesinti hedeflediği de söylentiler arasında. Aralık 2015 itibarıyla şirketin 56.000 çalışanı bulunuyor (Bir teselli: Nokia 2012’deki dev küçülme dalgasıyla eşzamanlı olarak başlattığı Bridge Programı’nı eski çalışanları için sunmaya devam edeceğini duyurdu. Program kendi işini kurmak isteyen profesyonellere fon, iş arama sürecinde destek alınabilecek danışmanlık hizmetleri gibi seçenekler içeriyor).

  • Apple’a yakın kaynaklardan alınan bilgilere göre Apple yıl sonunda iki adet yeni MacBook Pro’yu satışa sunacak. Bu bilgisayarlarda Touch ID desteği bulunması ve klavyenin üzerindeki fonksiyon tuşlarının dokunmatik OLED ekranla değiştirilmesi bekleniyor.

macbooks

  • Kendine has şartları yüzünden nüfusunun bile kaç kişi olduğu tam olarak hesaplanamayan Hindistan yakın geçmişte bütün vatandaşlarına bir kimlik numarası verme kararı alarak milli bir seferberlik başlatmıştı. Bu kapsamda biyometrik bilgileri özel cihazlarla kaydedilen herkese -Türkiye’deki TC kimlik numarası benzeri-UIDAI (The Unique Identification Authority of India) adlı12 haneli bir bir numara verilmeye başlandı.Devlet görevlilerine (özellikle güvenlik güçlerine) yönelik çözüm ise Samsung’dan geldi. ŞirketinGalaxy Tab Iris adlı Hindistan kamu personeline özel -200 dolarlık- tableti göz taraması yapabilen özel bir kameraya sahip.

image_1464187835_8143253

  • Akıllı saat üreticisi Pebble, yeni ürünler Pebble 2, Pebble Time 2 ve Pebble Core için yeni bir Kickstarter kampanyası başlattı. Önceki Pebble’ların gelişmiş versiyonu olan Pebble 2 ve Pebble Time 2 sırasıyla 99 ve 169 dolardan satışa sunuldu. Ekranı ve kordonu bulunmayan Pebble Core ise 69 dolara satın alınabiliyor. Kampanyada şimdiden 8,75 milyon dolar toplandı.

pebble 2

  • ‘Hayvanlardan Tanrılara Sapiens’ kitabının yazarı Yuval Noah Harari, ‘İnsanlık Geleceğinin Kısa Özeti’ adında yeni bir kitap hazırladı.Kitapta yakın gelecekte yapay zekanın insanların işlerini yapmaya başlamasıyla amaçsız ve işe yaramaz bir insan topluluğu oluşacağı belirtiliyor.Harari bu durumun beklenenden daha çabuk gerçekleşeceğini ve devlet yöneticilerinin bu alanda somut adımlar atması gerektiğini savunuyor.

yapay zeka

  • Twente Üniversitesi’nden Merijn Buijnes ve Sabine Strofer, geliştirdikleri Brad adlı yazılımı ve yalan makinesi olarak bilinen düzeneği kullanarak 79 kişiyi sorguladı. Sorgulama sonucunda, Brad’in gerçek bir robot olduğuna inanan kişilerin yalanları tespit edilemezken, Brad’i gerçek bir insanın kontrol ettiğine inananların yalan söylerken stres altına girdiği görüldü.

Agent-Smith-in-The-Matrix-agent-smith-24029441-1360-768

  • Ağırlıklı olarak oyun sektörü tarafından kullanılan sanal gerçeklik teknolojisi ile mahkeme jürileri için suç mahalini ve eylemini canlandırmak mümkün olabilir. Avrupa Komisyonu’ndan 140 bin Euro hibe alan Stafforshire Üniversitesi’nin bu konsept projesi polisin ve jürinin suçu daha iyi anlamasını sağlayacak bir deneyimi (beraberinde pek çok etik soru ile birlikte) vaadediyor.
  • Ultra düşük güç tüketimi ile öne çıkan grafen bazlı transistörler işlemci hızını katlayan bir geliştirme ile karşımızda. Yeni limit: 100 GHz. Elektronik cihazların daha küçük ve etkili olmasını sağlayan iki boyutlu grafen materyali sadece bir atom kalınlığında bir karbon tabakadan oluşuyor. Minik varlığı ile tezah oluşturan elektronik becerileri sayeside düşük güçle çok daha az ısınarak çalışan elektronik parçalar az ısınmaya bağlı olarak daha yüksek saat hızı sağlıyor. Cihazları ve sistemleri kompaktlaştırıp hızlandıran etkenin bir atom kalınlığında olduğunu bilmek… Bunun üzerine biraz düşünelim.
  • Dallas Üniversitesi’nden araştırmacılar lityum-hava pillerin kullanım süresini 10 kata kadar arttırabilecek yeni bir yöntem geliştirdi. 5-10 yıl içinde kullanılmaya başlaması beklenen piller ile akıllı telefonlar tek şarjda 1 hafta kullanılabilecek, elektrikli araçlar tek şarjda 650 km yol kat edebilecek.

lithium air Batteries1

  • Michigan State Üniversitesi’nde geliştirilmekte olan ‘HeadScan’ isimli giyilebilir cihaz obezite, astım ya da depresyon gibi rahatsızlıkları olan hastaların genel durumlarına ilişkin tam ve nesnel bir tablo sağlamak üzere tasarlandı.Kişinin omzuna yerleştirilen cihaz baş bölgesine radyo dalgaları göndererek yeme-içme, sosyalleşme gibi gündelik pratikleri niceliksel ve yorumlanabilir bir döküm halinde sunuyor. Kamera ve mikrofon gibi kişilerde mahremiyet kaygısı yaratacak bileşenlere sahip olmayan cihazın hastalar tarafından rahatlıkla tercih edilebileceği tahmin ediliyor. İnsanların diyet başta olmak üzere sağlıklarını doğrudan etkileyen alışkanlık ve uygulamaları takip edip yorumlamada pek iyi olmadıkları düşünüldüğinde HeadScan’in hekimler ve sağlık sektörü için karanlıkta kalan (çok kıymetli) bir alanı açığa çıkarma potansiyelinin olduğunu söylemek yanlış olmaz.

mi-zhang

  • Kablosuz cihaz firması Netclearence bir sent boyutlarında ve beş sensör taşıyan bir IoT (Şeylerin İnterneti) çipi üretti. mBeaconSense isimli bu mini sensör ivme, ışık, manyetik güç, sıcaklık ve titreşim ölçme özelliklerine sahip. Ayrıca bir saati, RFID etiketi ve bir yıla kadar dayanan bataryası var. Giyilebilir teknolojiden akıllı şehirciliğe neredeyse akla gelebilecek her yerde ister tek başına ister başka cihazlarla internet bağlantısı kurarak kullanılabilme imkanı sağlıyor.

  • Harvard Üniversitesi’nde gerçekleşen ve özel katılımcıların davet edildiği bir toplantıda insan geninin laboratuvarda oluşturulması konusu tartışıldı.İnsanlığın geleceğini etkileyebilecek tartışmanın dışarıdan ziyaretçilere kapalı olarak yürütülmesi, bu konuda farklı görüşleri olan kesimlerce eleştirildi.

chromosomes, decoding, symbol picture, DNA-Sequence

  • Temple Üniversitesi’nde Kamel Khalili tarafından yönetilen bir gen düzenleme deneyinde bilim insanları HIV genlerini CRISPR olarak bilinen bir yöntemle genomdan ayırdı. HIV taşıyan fareler üzerinde yürütülen çalışma bir tür ‘moleküler makas’ aracılığıyla beyin, ciğer, böbrek, karaciğer, dalak gibi organları ve hatta kanı enfekte eden viral genleri kesip ayıklama işlemine dayanıyor. %50 üzerinde başarı oranı yakalanan deneyin sonuçları AIDS’in tedavisi ve çaresi için umut verici olarak nitelendiriliyor. BONUS BİLGİ: CRISPR nedir?

  • Sea Hero Quest adlı yön bulma oyununda oyuncuların yön bulma yetenekleri ölçülüyor ve bu veriler hafıza kaybı araştırması yürüten bilimcilerle paylaşılıyor. Hafıza kaybının en önemli belirtilerinden birinin yön bulma yeteneğinin kaybı olduğunu söyleyen bilimciler bu yöntem sayesinde laboratuvarda saatlerce çalışmadan bilimsel veri toplayabiliyor.

  • Kuzey Amerika’da antidepresan kullanımındaki artışı inceleyen bilimciler, doktorların hastalara verdiği antidepresan ilaçların sadece yüzde 55’inin depresyon tedavisi için kullanıldığını tespit ettiler. İlaçların geri kalanının uykusuzluk, ağrı, migren, menopoz ve sindirim sistemi rahatsızlıkları gibi depresyonla alakasız rahatsızlıklarda kullanılmak üzere yazıldığı belirtildi.
  • Brezilya Ulusal Nanoteknoloji Laboratuvarı araştırmacıları nörodejeneratif hastalıklar ve kanserin bazı türlerine sebep olduğu bilinen molekülleri tespit edebildiği kanıtlanan bir biyosensör geliştirdi. Düşük maliyetli cihaz cam bir tabaka içine yerleştirilen tek katmanlı bir organik nanometre – transistörden oluşuyor. Cihazın içinde Parkinson, Alzheimer ve meme kanseri gibi hastalıklarla ilintisi olan GST enzimi ile karşılaşınca spesifik şekilde tepkimeye giren GSH enziminin numunesi bulunuyor. GSH – GST reaksiyonunun transistör tarafından algılanması tanının konması için güvenilir bir veri olarak kabul ediliyor.

Imagem_Divulgacao-Transistor

  • Kanserli hücrelerin vücudun doğal savunma mekanizmalarını bastıran bir proteini kontrol ederek yerleştikleri dokuları tümör gelişimine uygun hale getirdikleri biliniyor. Brown Üniversitesi’nden araştırmacılar laboratuvar fareleri üzerinde yaptıkları çalışmalarla savunma mekanizmalarını kuvvetlendirerek bu proteinin kontrolünü tekrar ele geçirmeyi başardı.
Deneyde kullanılan fareye ait akciğer kesitlerinde soldaki kanser oluşumu adım adım kontrol altına alınarak en sağdaki sağlıklı sürece yeniden döndürülebildiği gözlemlenebiliyor.
Deneyde kullanılan fareye ait akciğer kesitlerinde soldaki kanser oluşumu adım adım kontrol altına alınarak en sağdaki sağlıklı sürece yeniden döndürülebildiği gözlemlenebiliyor.
  • Egzersizin kanser oluşumuna etkisi üzerine araştırma yapan bilimciler, düzenli olarak egzersiz yapanların 13 farklı çeşit kansere yakalanma ihtimalinin düştüğünü tespit etti. Bu sonucun aşırı kilolu katılımcılarda da geçerli olduğunu belirten araştırmacılar, daha fazla egzersiz yapanların daha az kansere yakalandığını belirtti.
  • Dünyanın dört bir yanından milyonlarca kanser hastasının genetik ve klinik bilgileri, paylaşılması halindekanserin önlenmesi ve tedavisi için kullanılabilecek. Genomik ve Sağlık için Küresel İttifak (GA4GH) tarafından yayınlanan belgeye göre hastane, laboratuvar ve araştırma kuruluşlarının bir köşesinde birbirleriyle konuşmadan öylece duran milyonlarca datayı kanser araştırmaları için çok daha faydalı ve etkin bir şekilde kullanmak mümkün.
  • Berkeley Kaliforniya Üniversitesi’nde uzun yıllar süren araştırmalar neticesinde, kişinin tartışma sırasında davranış şeklinin gelecekte yaşayacağı sağlık problemlerinin göstergesi olduğu tespit edildi. Buna göre tartışırken bağırarak ya da mimikleriyle öfkesini ifade edenler ileride kardiyovasküler hastalıklara yakalanıyor. Tartışmada kendini tutup içine kapananlar ise kas ve iskelet sistemi hastalıkları yaşıyor.

  • Alman ilaç ve kimya şirketi Bayer, ABD merkezli tarım ürünleri üreticisi Monsanto’yu satın almak için 62 milyar dolarlık bir teklifte bulundu. Her iki şirketin de birbirinin faaliyet göstermediği coğrafi bölgelerde etkili olması bu birleşimi oldukça cazip kılıyor. Monsanto teklifi incelediğini belirtti.
  • Dünya nüfusunun sadece yüzde 10’uvejeteryan ancak kalan yüzde 90’a yetecek eti üretmek mevcutyapıdaimkansız.Hayvansal hastalıklar, yetiştirme zorlukları gibi etkileri de katınca geleneksel yöntemlerbu hedefi iyice hayale çeviriyor. Yeni hedef ise yapay et. Gidişat da gayet umut verici.

1-ld4ZXpFIeaRk1JPIXzvnag

  • Uzayyarışında arayı açmaya başlayan Çin, Tiangong adlı seriyle 2011’den bu yana kendi uzay istasyonunuinşa ediyor. Projenin 2020 – 2022 yılları arasında tamamlanması hedefleniyor.

https://youtu.be/HCbKbi2qtNM

  • Hindistan Uzay Araştırmaları Organizasyonu, yeniden kullanılabilir uzay mekiği çalışmaları çerçevesinde ilk uçuşu pazartesi günü gerçekleştirdi. Başarıyla sonuçlanan deneyde kanatlı bir uzay mekiği kullanıldı. Hindistan bu projeyi 10-15 yıl içinde bitirerek uzay görevlerinin maliyetini yüzde 10’a kadar düşürmeyi amaçlıyor.

India's PSLV-C24 carrying the second navigation satellite of IRNSS-1B lifts off from the Satish Dhawan Space Centre in Sriharikota

  • Dünya ve Mars’ın aralarında 15 ile 17 yıldabirgeldiği özel konum Hubble Teleskopu ile çekilen nefes kesen; benzersizgörüntülere sahne oldu. BONUS BİLGİ:60 bin yıllık zaman dilimi içindekienfazlayakınlaşma 2003 yılında gerçekleşmişti.Bu orandaki bir sonraki yakınlaşmanın 28 Ağustos 2287 yılında gerçekleşmesi bekleniyor.

hubble-mars-opposition-2016-full

  • 4 dakikada kainatın özeti. Muhteşem!

Gelişmeler devam ediyor! Sıradaki sayfaya aşağıdan geçebilirsiniz.

9 Yorum

  • İnternet girişimcilerine özel, özenli bir video içerik: Geliştirici ve Tasarımcı Sohbetleri.
    başlığındaki video private olduğu için oynatılamıyor.

  • hahahaha..Kainatın özetinin sonu çok güzel,Nothing means anything and we re all gonna die,by then :D :D

  • sanirim gittikce okurun yazarinin takip ettigi siniftan cikip yazarinin okurunu takip ettigi sinifa giriyorsun. eski gazete ve blog yazilarinin tadi cok eskilerde kaldi. her hafta (eminim ki cok emek veriyorsun) dunya hallerini bitsede yayinlasam tadinda, sayfa okunmalarin nasil bilmiyorum ama kendini tuketiyorsun (belki de boyle daha cok para kazaniyorsundur bilmiyorum) ama nacizene fikrim bir silkelenme zamanini geldigidir. Ha boyle iyi diyorsan tabii ki kendi secimin ama bir okurun olarak artik tahammul edilemez derecede siradanlasmaya basladigini soylemek istedim, sevgiler ve saygilar.

    • Öncelikle yorum ve katkınız için çok teşekkür ederiz.

      Dünya Halleri sitesinin içeriği hafta boyu Türkiye ve dünyada olup biten -ama genellikle gündem dışında kalan- önemli gelişmeleri kısa formatla ilgili kişilere aktarmak üzerine kurulu. 83 haftadır da tarzında bir değişim yok. Hatta ilk sayısından bugüne bakınca epey de geliştiğini gözlemleyebilirsiniz.

      Haftalık özetlerde yer verilen haberlerin neredeyse tamamının İngilizce kaynaklı olması yüzünden okurlardan gelen talep üzerine bir süredir hafta içinde -normalde sessiz kaldığımız dönemde- haftasonu özetinde yer vereceğimiz yabancı dildeki haberleri Türkçeye çeviriyoruz.

      Bağlantıyı nasıl kurdunuz bilemiyoruz fakat bu çaba sonucu daha fazla para kazanma gibi bir şey elbette söz konusu değil. Burası bir üretim atölyesi olsa (ya da sayfalarında reklam gösteren bir site olsa) daha fazla üretim daha fazla para anlamına gelebilirdi elbette. Ama öyle bir şey yok.

      Tahammül ile ilgili genel bir sıkıntı olduğunu da sanmıyoruz zira ziyaretçi trafiği her hafta bizim bile öngörmediğimiz bir hızla artıyor. Umarız daha da artacak. Sizin -bahsetmediğiniz sebeplerden ötürü- bir tahammülsüzlüğünüz olabilir. Neyse ki internette milyonlarca site var. Bizim için bu kadar kendinizi zorlamanıza gerek yok. Tahammül edebildiğiniz bir başka siteyle devam edebilirsiniz.

      İlginiz ve vakit ayırıp yazdığınız yorumunuz için tekrar teşekkürler.

      • aslinda tamamen pozitif bir elestiri amaciyla yazilmis yorumuma daha dolu ve belki de kendi kendini de elestirerek cevap yazmani bekliyordum ama benim gibi dusunmediginden olsa gerek beni baska bir siteye yonlendirmissin, uzuldum ne diyeyim.

        1-dunya hallerine verdigin emegini, ilk sayisindan bugune kadar ki gelisimini gormemek cok haksizlik olur ki zaten oyle bir amacim yok. aslinda tam demek istedigime gelmissin senin gundem disi dediklerin burayi takip edenlerin zaten gundemi ve hafta boyu uc asagi bes yukari cogunu bir sekilde duyuyoruz ve okuyoruz. burada bir ozet gecmesi ve emekin yatsinamaz ancak eski radikaldeki yazilarinin (belki bir gazeteye kose yazmalisin), blogundaki yazilarinin (en son yazi nerdeyse 5 ay olmus), eski trt deki programlarinin tadinda olmayinca (amac da o degil tabii ki) bir otomatiklesme hissi olusuyor ben de onu ifade etmeye calistim.

        2-daha fazla para kazanma baglantisini su sekilde kurdum (dogruyum diye iddaa etmiyorum zaten). eskiden okurlar olarak bize gazeteden , televizyondan, internetten ulasiyordun (yani sen bize geliyordun); simdilerde takip edebilidigim kadariyle biz sana gelmek durumunda kaliyoruz. Yer aldigin etkinlikleri zaten blogunda yayinlamissin, hitap etmek istedigin kitle ve iletisim metotlarindan bu zaten belli. bizim sana gelmemizin de sana daha fazla kazandirdigi dusuncesiyle soylemistim ama burada kazanctan cok eskiye ait bir ozlemi ve tadi ifade etmeye calistim.

        3-sayfa okumalarinin hizla artmasi benim elestirilerimi degistirmeyecegini tahmin edebilmen lazim, cunku her hafta ozet okumaktan cok bir blog yazini ya da gazete koseni okumayi tercih ederdim. seksen kusur haftadir okurlarine ozet gecmek siradanlasmaktir, yani bunun baska bir karsiligi yok. kisaca eskiden senden aldiklarimi simdi takipcin olarak alamayinca tahammul edilmedigini soyledim, ama bunun karsiligi tahammul edebildigin baska bir siteye gec olmamaliydi, neyse insanlar da degisir.

        belki bu yazdiklarim daha aciklayici ve doyurucu olmustur, tekrar sevgiler ve saygilar

        • Ferruh kardeş sen olayı kavramamışsın. “… seksen kusur haftadir okurlarine ozet gecmek siradanlasmaktir, …” diyorsun. Bu site Serdar beyin kişisel blogu değil. Veya köşesi de değil. Bu site kendi blogunda başlattığı [https://www.mserdark.com/haftanin-ozeti-1/ serinin] müstakil olarak ayrılmış hali. Yani eğer blogda devam etseydi yine size göre sıradanlaşmış olurdu. Ama bu bir mantık hatası. Çünkü bu serinin amacı her hafta, haftalık özet çıkartmak. Amacı da bu, var oluş sebebi de. Dolayısıyla bu bir sıradanlaşma değil. Bu, bu serinin özüne sadık kalıp sürdürmektir.

          Mesela kendi blogunda hep seri yapsaydı o zaman derdin “arkadaş sende bi başladın özete bi bitmedi.” diye. Ama öyle bir şey yok.

          Gelir meselesine gelince. Bu sponsorlu bir proje. Geliri açık. Gizli değil. Kaldı ki daha çok kazanmak için daha fazla çalışıp çalışmamasını kim yaptığı işe bağlayıp laf edebilir. İster daha fazla para kazanmak için yazar ister hiç. Sonuçta kendine bakması lazım. Onu da geçtim ailesi var. Ne kadar kazanırsa tabi ki de kar.

          Eğer “abi sen değiştin ya hu.” demek istiyorsan (ki diyorsun(UZ)), bunu kendi blogunu veya kişisel olarak yürüttüğü işleri baz alarak söyleyebilirsiniz.

          Siz çıkmışsınız belirli bir amaç üzerine kurulmuş bir sitenin özüne uygun davranmayı değiştiniz diye söylüyorsunuz.

          Yani mesela Bir insanı tanırsınız. Sonra o bi işe girer ve o iş boyunca o işin rutinlerini yapar. Sizde dersiniz oo sen de değiştin hep aynı şeyleri yapıyorsun. Bu kadar saçma bir yorum.

  • Kendinizi yormayin başka siteye, amirim hiç olmadi bence. Kişi yazmiş yorum cevabin sonu böylemi olmali?

  • Serdar aga inan çok sabırlısın. Helal sana :)) Okuyucunun hakkı var da yazarın da bir kaç “tuhaf” (!) söz söylemeye hakkı olsun artık. Müşteri memnuniyeti saçmalığı nereye kadar. Devam abi. Sıradan sıradan devam. Eline emeğine sağlık.

  • Mesele blogun (kişisel) yetim kalması. Aynı yazıyı 3-4 defa okuduğum oldu; pek çoğu da o lezzette yazılar. Takdir edilesi emek ürünü, edebi değeri olan, 20 yıl sonra da keyifle okunacak lezzette yazılar. Epeydir mahrumum bundan. Keşke vaktiniz yetse de ağırlık verebilseniz bloga. Ama bu temenniyi bile dile getirmem bencillik olur diye korktum; yattığım yerden, “yaz kardeşim bol bol, keyifle okuyayım” diyemem. Allah, zamanınızı bereketlendirsin ki vakit bulabilesiniz blog için. Dünyahalleri mecrasındaki kazancınız da büyüdüğü hız gibi artsın inşallah.

Yorum yazmak için tıklayın

Yorumunuz:

e-Bülten Aboneliği