Gerçeğe en yakın protez

Protezler, kullanıcısının dokunduğu nesneyi hissetmesini sağlayan zihin kontrollü insan vücudu uzantılarına dönüşüyor.

Haber Özeti

Tam Sürüm

Garret Anderson, büyük annesinin elini hafifçe sıkmaya çalışırken az daha yaşlı kadının elini kırıyordu.

2005 yılında Irak’tayken sağ kolunu kaybeden emekli ABD Ordu çavuşu Anderson, protez eliyle ne kadar baskı uyguladığını anlayamıyordu. Bu, protez kullananlar arasında oldukça yaygın bir sorun. Ancak 41 yaşındaki Anderson, son üç yıldır yeniden hissetmesini sağlayan protez ptototipleri deniyor.

Psyonic adlı girişimle çalışan Anderson “Kızımın ve eşimin eline dokunduğumu hissedebiliyorum ya da içi boş bir yumurta kabuğunu ezmeden elime almayı başarabiliyorum.” diyor. Psyonic, kullanıcının ne kadar baskı uyguladığını hissetmesini sağlayan protezi önümüzdeki yıl piyasaya sunmayı planlıyor. Duyusal geri bildirim sağlayan protezi ise ondan sonra sunulacak.

Başka girişimler de mevcut

Psyonic’in kauçuk ve silikon protezi duyusal geri bildirimin yanı sıra kullanıcısına sezgisel kontrol sağlamak için makine öğreniminden faydalanıyor. Johns Hopkins Üniversitesi tarafından üretilen Modüler Protez Bacak ise kullanıcıya “insansı” bir güç, düşünce kontrollü maharet ve algılama yetisi sunmayı vadediyor. Bu protez şu anda araştırma evresinde. İzlanda merkezli Ossur adlı şirket ise düşünce kontrollü bacak ve ayak protezi üzerinde klinik öncesi denemeler gerçekleştiriyor. Bu ve bunlar gibi birçok ilerleme, bir şekilde uzvunu kaybeden insanların çoğu insan için sıradan görünen işleri yapmasını çarpıcı şekilde kolaylaştırabilir.

El sinyalleri

Piyasadaki diğer pek çok protez gibi, Anderson’ın Psyonic eli myoelektrik protez (kullanıcısının kolunda kalan kaslar tarafından üretilen elektrik sinyalleriyle kontrol edilen protez) olarak adlandırılıyor. Örneğin kolunun alt kısmındaki kaslar, parmaklarının bükülmesi ve açılması için komut veriyor.

Anderson elini hareket ettirmeyi düşündüğünde, protez eldeki elektrotlar kolunun alt kısmındaki elektrik sinyallerini ölçüyor. Bu esnada örüntü tanıma yazılımı eliyle hangi hareketi yapmak istediğine karar veriyor. En basit şekliyle ifade etmek gerekirse, düşünceleri yapay elini kontrol ediyor.

Ancak Anderson’ın insanların kemiğini kırmadan el sıkışmasını veya gözleri bağlıyken yumurta kabuklarını kırmadan eline alabilmesini sağlayan, protezin duyusal geri bildirim özelliği. Bu da protezin parmak uçlarındaki basınç sensörleriyle mümkün hale geliyor. Anderson bir nesneye dokunduğunda, bu sensörler onun titreşimleri, karıncalanmayı veya baskıyı hissetmesini sağlıyor.

Düşünce kontrolü

Örüntü tanıma yazılımı gibi bir şey olmadığı zaman myoelekrik protez kontrol etmesi zor bir şeye dönüşebiliyor. Bu konuda, 16 yaşındayken elini endüstriyel kıyma makinesi yüzünden kaybeden Jodie O’Connell-Ponkos adlı at antrenörünün yaşadığı süreç örnek gösterilebilir. Jodie, protez eliyle işe gitmekte zorlanıyordu çünkü sensörleri kolundaki kaslarla uyumlu hale getirmek zordu. 49 yaşındaki Jodie “Protezi kullanmak kullanmamaktan daha zor oluyordu. Ben de sonunda kullanmamayı tercih ettim.” diyor.

Aradan 20 yıl geçtikten sonra 2015 yılında Jodie’ye Ottobock adlı şirketin ürettiği bir protez el takıldı. Psyonic’in protezi gibi, Ottobock’un kullandığı protez de kullanıcısının kalan kaslarından gelen elektrik sinyallerini çözümleyerek hareketi mümkün kılıyor. Ayrıca, kullanıcısının yapmak istediği şeyi harekete dönüştüren örüntü tanıma yazılımı kullanıyor.

Şu anda ayakkabı bağcıklarını bağlamaktan tutun odun kırmaya kadar her şeyi yapay eliyle yapan Jodie “Ben buna protez demiyorum. ‘Kendi kolum’ diyorum.” diyor.

Bu tür teknolojik gelişmeler vücudun üst kısmıyla sınırlı değil. Örneğin Ossur, düşünce kontrollü bacak ve ayak protezi geliştirmeye çalışıyor. Protezlerin geleceğinde implantlar büyük önem taşıyor. Araştırmacılar özellikle kasın derinlerine yerleştirilen, küçük, hap şeklinde implantlar üzerinde araştırma yapıyor. Bu implantlar sayesinde kullanıcıya daha iyi ve daha doğru kontrol sağlanacak.

Kaynak: CNet

Günümüzde, bir uzvunu kaybeden kişinin sadece nesneleri tutmasını sağlamakla kalmayan, kişiye 'hissetme' duygusunu yeniden kazandıran protez eller geliştiriliyor. Böylece kullanıcı, kırılabilecek bir nesneyi taşırken ne kadar baskı uygulaması gerektiğine karar verebiliyor. Bu konuda çalışmalar yapan Psyonic adlı şirket, kullanıcının ne kadar baskı uyguladığını hissetmesini sağlayan protezini önümüzdeki yıl piyasaya sunmayı planlıyor. Bu anlamda çalışan başka girişimler de var. Örneğin Almanya merkezli Ottobock ve İzlanda merkezli Ossur. Üstelik çabalar sadece vücudun üst kısmıyla sınırlı değil. Mesela Ossur düşünce kontrollü bacak ve ayak protezi üretmek için çalışıyor. Günümüzün teknolojik gelişmeleri, protezleri kullanıcının otantik bir parçası haline getiriyor.

1 Yorum

Yorum yazmak için tıklayın

Yorumunuz:

e-Bülten Aboneliği