“Genetiği değiştirilmiş bebekler yaratmak ahlaka aykırı değil”

Birleşik Krallık’ta biyoloji ve tıp alanlarındaki etik konularda analizler yapıp raporlar hazırlayan bağımsız kuruluş Nuffield Biyoetik Konseyi (NCB) Salı günü insanlarda genom düzenleme ve üreme konuları hakkında toplumsal ve etik konulara odaklanan bir rapor yayımladı. Rapora göre insan embriyosu, spermi ya da yumurtasının düzenlenmesi yeni doğacak kişinin refahını tehlikeye atmadığı ve tolumda dezavantaj, ayrımcılı ve ötekileştirmeyi artırmadığı sürece ahlaki açıdan kabul edilebilir bir durum.

Dikkatli ilerlemeliyiz

NBC raporu embriyoları tedavi dışında amaçlarla düzenlemenin doğru olmadığına dair bir şey söylemiyor. Yani kozmetik amaçlarla yapılacak düzenlemeler etik olarak hala tartışmaya açık. Ancak rapor bir an önce embriyo düzenlemeye başlamamızı da önermiyor.

Rapora göre bu işlemleri gerçekleştirmeden önce güvenlik standartlarını belirlemek için daha fazla araştırma yapmalıyız. Ayrıca teknolojiyi kullanma konusunda toplumsal bir tartışma ortamı oluşturmalı ve ortaya çıkabilecek sonuçları gözden geçirmeliyiz. Genom düzenlemenin bireylere, gruplara ve genel olarak topluma verebileceği zararları göz önünde bulundurmalı ve öngöremediğimiz yan etkilere müdahale edebilmek amacıyla bir takip sistemi geliştirmeliyiz.

Tüm bunların ardından insanlarda gen düzenlemesi işlemi devlet kurumları tarafından sıkı şekilde denetlenmeli ve ilk başta teknolojiyi sadece yakından takip edilen klinik çalışmalarda kullanmalıyız.

Etkili bir ses

NCB bu tarz konular hakkında kanun koyucu ya da standart belirleyici bir yetkiye sahip değil. Ancak konseyin önerileri yine de etkili olabilir. BBC bu organizasyonu ‘nüfuzlu’ olarak tanımlıyor.

Yani özel tasarım bebeklerin doğması için hala önümüzde yıllar var ancak insan embriyosunun düzenlenmesine NCB tarafından yeşil ışık yakılması bu teknolojinin hayatlarımızın bir parçası olacağı günün bir adım daha yaklaşması için önemli.

Kaynak: Futurism