Facebook kullanımı ilk defa düşüşe geçti

Çarşamba günü dördüncü çeyrek raporunu yayımlayan Facebook’un kullanım oranının günde 50 milyon saat kadar azaldığı görüldü. Yatırımcı ve araştırmacılarla görüşme yapan Zuckerberg, bunun yüzde 5’lik bir düşüşe tekabül ettiğini söyledi ve düşüşü Facebook’ta son günlerde yapılan değişikliklerle ilişkilendirdi.

Düşünün aslında iyiye işaret ettiğini öne süren Zuckerberg, şirketin kullanıcılarıyla anlamlı şekilde etkileşim kurmaya odaklandığını, kullanıcıların sitede çok fazla zaman geçirmesi için çabalamadıklarını belirtti. Zuckerberg “Anlamlı etkileşime odaklanarak Facebook’ta harcanan vakti daha kıymetli hale getireceğimizi düşünüyorum. Her zaman inanıyorum ki doğru şeyi yapar ve yaptığımız işe daha derin bir anlam katarsak şirketimiz ve topluluğumuz uzun vadede daha güçlü olacaktır.” dedi.

Kullanıcılara gösterilen videoların ve haberlerin sayısını azaltıp aile ve arkadaşlarına dair daha fazla gönderi görmelerini sağlamak Facebook’u kullanıcılar için daha değerli hale getirebilir. Kullanıcıların platformda geçirdiği toplam süre azalsa bile Facebook üzerinden aile ve arkadaşlarıyla daha sık görüşmeye başlayabilirler. Yatırımcılar da bu vaatler karşısında yatışmış gibi duruyor. Şirketin kazanç raporunu açıklamasının ardından birkaç saat içinde yüzde 4’ten daha fazla düşüş yaşanmasına rağmen Facebook hisseleri toplantı sırasında yeniden yükseldi. Toplantı bittikten sonra hisse senetlerinin değeri yüzde 1 artmıştı.

Akıllarda birtakım soru işaretleri oluştu

Yatırımcıların değerlendirmesi gereken en önemli şeylerden biri Facebook’un yeni hedefinin işe yarayıp yaramadığı. Kullanıcıların sitede geçirdiği vakti ölçmek son derece kolay. Reklamcı ve yatırımcılar, tüketicilerin kitap, dergi, gazete ve televizyona ayırdığı vaktin ne kadar azaldığına bakarak Facebook’un ne kadar önemli hale geldiğini görebilir.

Fakat Facebook’un ‘anlamlı etkileşim’ olarak adlandırdığı şeyi nasıl ölçmeyi planladığı bir muamma. Facebook, kullanıcılarıyla görüşerek neyi anlamlı bulduklarını öğrenmeye çalıştı. Bu sonuçlardan yola çıkarak da kullanıcıların ana sayfasında ne göstereceğine ve ileride ürünlerini nasıl tasarlayacağına  karar veriyor. Fakat şirketin ‘anlamlı etkileşim’ ölçümlerini başka kuruluşlarla da paylaşıp paylaşmayacağı bilinmiyor.

Diğer bir endişe kaynağıysa 2017’nin son üç ayında Facebook kullanımında yaşanan düşüşün asıl sebebinin bilinmemesi. Toplantıda kendisine bu konuyla ilgili soru sorulan Zuckerberg’in soruyu geçiştirdiği görüldü. Yaşanan düşüşün tamamen Facebook’un kendi hamleleriyle ilgili olmadığına inanmak için kanıtlar var. Geçtiğimiz yılın büyük bir kısmında Facebook’un propaganda ve sahte haber yaydığı iddiasıyla basında olumsuz haberler çıktı. Ayrıca araştırmacı, ebeveyn, teknoloji uzmanı ve birkaç eski Facebook yöneticisi gibi kişilerin dahil olduğu giderek büyüyen bir grup insan, Facebook’un bağımlılığa ve depresyona sebep olduğuna, insanların Facebook kullanımlarını azaltmaları gerektiğine dair uyarılarda bulundu.

Bütün bu olumsuz düşüncelerin Facebook’un çeşitli algoritmalarını değiştirme kararından önce de Facebook’u etkilemiş olması kulağa mantıksız gelmiyor. Yakın zamanda Baird Equity Research tarafından yayımlanan bir araştırma, tüm kullanıcıların neredeyse yarısının aile ve arkadaşlarıyla iletişim kurmak için artık Facebook’u daha az kullandığını ortaya koydu. Yaşanan düşüşün özellikle 18-34 yaş arası kullanıcılar için geçerli olduğu belirtildi.

Facebook kullanımında yaşanan düşüş Facebook’un kendi tercihlerinden ya da basında çıkan kötü haberlerden kaynaklanıyor olsa bile hakkında endişelenilmesi gereken tek bir şey var; Zuckerberg kendi yaptığı açıklamalarla Facebook’ta daha fazla değişiklik yapılacağını söyledi. Haber Kaynağı veya diğer özellikler için yapılacak değişiklikler kullanımdaki düşüşü artırabilir.

Zuckerberg ne derse desin sitede geçirilen süre önemli

Facebook’un son zamanlarda aldığı bütün kötü tepkileri göz önünde bulundurunca, şirketin birtakım değişiklikler yapmak istemesi gayet doğal görünüyor. Mesela Facebook’ta sahte haber yayıldığı endişelerine veya sosyal medya bağımlılığı fikrine karşı harekete geçilmesi gerekiyordu.

Facebook’un en büyük sorunlarından biri hizmetin neredeyse tamamen reklamcılık üzerine kurulu olması. Hepimiz gayet iyi biliyoruz ki reklamcılar hedef müşterilerinin nerede vakit geçirdiğini de göz önünde bulundurarak yatırım yapar. Eğer kullanıcılar Facebook’ta daha az vakit geçiriyorsa, yatırımcıların da Facebook’a yaptıkları harcamaları azaltma ihtimali var.

Kaynak: Business Insider