Artırılmış gerçeklik destekli kartvizitler

Teknoloji artık kartvizitleri gereksiz kılsa da bazı kişiler hala fiziksel kartları kullanmaya devam ediyor. Peki teknoloji kartvizitleri yeniden çekici ve kullanışlı hale getirebilir mi? Yazılım geliştiricisi Oscar Falmer kartvizitleri artırılmış gerçeklik teknolojisiyle donattığı bir demo oluşturarak  bu soruya ‘evet’ cevabını veriyor.

Demoda sıradan fiziksel bir kartvizitin içerikleri artırılmış gerçeklikle geliştiriliyor. Kartın yanında çıkan butonlarla kartın sahibi cep telefonuyla ya da Facetime üzerinden aranabiliyor, e-posta adresi ya da web sayfası görüntülenebiliyor. Kartı gerçek dünyada hareket ettirdiğinizde sanal ögeler de kartın bir parçasıymış gibi hareket ediyor. Fiziksel kartlarda yer sıkıntısı olduğu için bu sanal özellikler daha fazla bilgi sunmak için uygun bir seçenek sunuyor.

Falmer kartlara artırılmış gerçeklik özellikleri eklemek için ARKit 2.0’ın Image Live Tracking Technology (canlı görüntü takip teknolojisi) özelliğini kullandı. Bu özellik telefonu uzun üç boyutlu alanda bir görseli takip etmesini ve onu bir çıpa gibi kullanarak bilgisayarda üretilmiş diğer görselleri gerçek dünyanın üzerinde göstermesini sağlıyor. Apple’ın artırılmış gerçeklik geliştirme ortamı ARKit 2.0 sayesinde Falmer bu uygulamayı sadece üç günde hazırlamış.

Teknoloji yeterince yaygın değil

Tabii ki bu uygulamadan faydalanmak için telefonunuza ihtiyacınız var. Ekstra bilgileri görebilmek için kartı elinize almanız, telefonunuzu çıkarmanız, kart okuyucu uygulamayı açmanız, telefonu karta doğru tutmanız gerekiyor. Falmer sürecin yeterince akıcı olmadığının farkında. “Bazı AR uygulamalarının mevcut sınırları donanımdan kaynaklanıyor. Hololens, Vuzix ya da Daqri gibi AR başlıkları hala çok büyük ve pahalı. Daha ucuz AR gözlükleri pazara girdiği zaman herkesin elinde bunlardan olacak.” diyor.

Yani bu demo da artırılmış gerçeklik gözlükleri yeterince yaygınlaşana kadar, çoğu artırılmış gerçeklik uygulamasının karşılaştığı sorunlarla karşılaşacak. Bu gözlükler ana akım haline gelse bile bunları sürekli takıp takmayacağımız da belli değil. Belki de retinamıza yerleştirilecek implantları beklemek isteriz. Şimdilik bu demo gelecekte gerçekleşme ihtimali olan bir uygulamadan bir kesit sunuyor.

Kaynak: Fast Company