Arkeolojinin geleceği uzayda yatıyor

Arkeoloji uzmanları, gelecekte arkeologların geçmiş dönemleri incelemek için Dünya'nın yörüngesindeki eski uyduları inceleyeceğini söylüyor.

Haber Özeti

Tam Sürüm

18. yüzyılda zengin Avrupalılar, geçmiş uygarlıkların kalıntılarını görmek için İtalya, Yunanistan ve Mısır’a geziler düzenlerdi. Bu gezilerin amacı hem kültürel bilgi edinmek hem de bir uygarlığın zaman içinde nasıl yok olabileceğini görmekti. Yolculuğun oldukça zor ve masraflı olduğu o dönemde bu geziler sadece büyük servetlere sahip kişilerin katılabildiği etkinliklerdi.

Günümüzde bu etkinliklerin bir benzerini gerçekleştirmeye adım adım yaklaşıyoruz. Uzay turizmi planları bulunan SpaceX ve Blue Origin firmaları, zengin uzay meraklılarına ilginç geziler sunmayı amaçlıyor. Araştırmacılar Randall C. Brooks ve Robert Barclay bu gezilerin tek amacının uzaya gitmek olmayacağını ve gelecekte Dünya dışına düzenlenecek gezilerin, Dünya’nın yörüngesinde bulunan eski uydular ve diğer insan yapımı araçları inceleme amaçlı olacağını söylüyor.

Arkeoloji terim ve yöntemleri değişecek

Arkeoloji genellikle kazı yoluyla gözlem yapan bir bilim dalı olmasına rağmen gelecekte yöntemlerin ciddi anlamda değişeceğini ifade eden araştırmacılar, uzayda yapılacak araştırmalar ile klasik arkeoloji terimlerinin de anlamını yitirebileceğinden bahsediyor. Flinders Üniversitesi Arkeoloji Profesörü Alice Gorman, geçmiş dönemlerin uzay araştırmalarını ve teknolojik gelişmelerini incelemek amacıyla Dünya’nın yörüngesine yapılacak seyahatlerde ‘arkeolojik alan’ gibi bir ifadenin manasız olacağını çünkü tüm gözlem alanının yörünge üzerinde sürekli hareket ve değişim halinde olacağını ifade ediyor.

Benzer bir şekilde, günümüzde Dünya üzerinde yapılan arkeolojik kazılarda kullanılan stratigrafi (katmanbilim) yöntemi de uzayda bir anlam ifade etmeyecek. Bu yöntem, diğerlerine göre toprağın daha altında olan yapıların daha erken dönemlere ait olduğunu, üsttekilerin ise daha yakın dönemlerin kalıntıları olduğunu gösteriyor. Ancak uzayda bir uydunun diğerlerinden daha üstte olması o uydunun yeni olduğu anlamına gelmeyecek. Bu kalıntıları inceleyecek olan arkeologların yeni yöntemler üretmesi gerekecek. Bir uzay kalıntısının malzemesi ve yapımında kullanılan teknik, konumundan elde edilemeyen bilgileri sağlamakta daha etkili olacak.

Eski cihazlar çöp olarak algılanıyor

Tabii ki modern dönemlerde yapılan bu uzay görevlerinin kaydının tutulmuş olması da arkeologların elini kolaylaştıracak ancak Garman, çalışır durumda bir uzay aracının sadece günler içinde terk edilip bir uzay çöpüne dönüşebildiğini belirtiyor. ‘Çöp’ olarak adlandırılan bu eski uzay araçları, gelecek nesillere 20. yüzyılın teknolojisini ve bakış açısını anlatmak adına oldukça faydalı birer araç olacak.

Bu alanlara ne gibi gezilerin düzenleneceği henüz netlik kazanmamış olsa da konunun uzmanları, geleceğin arkeolojik gezilerinin camekanlar içinde sergilenen eserleri gözlemlemekten ziyade uzay boşluğunda gerçekleştirileceğini söylüyor.

space-junk

Arkeoloji uzmanları, 18. yüzyılda arkeolojik bölgeleri gezen zengin Avrupalıların yaptığının bir benzerini 21. yüzyıl zenginlerinin uzay atıklarını gezerek yapacağını düşünüyor. Dünya'nın yörüngesinde bulunan eski uydu ve uzay aracı parçalarının geleceğin arkeolojik alanları olacağını düşünen uzmanlar, bu bölgelerin araştırılmasıyla arkeolojinin terim ve yöntemlerinin değişeceğini ifade ediyor. Artık 'kazı' yapmayacak olan arkeologlar, sürekli hareket halinde olan kalıntıların konumuna bakarak da fazla bilgi edinemeyecek.

Yorum Ekle

Yorum yazmak için tıklayın

Yorumunuz:

e-Bülten Aboneliği