Alzheimer hastalarına umut olan diyabet ilacı

Tip 2 diyabet için geliştirilen bir ilacın Alzheimer hastalığı olan farelerde hafıza kaybına iyi geldiğini gören araştırmacılar aynı sonucun insanlarda da elde edilip edilemeyeceğine dair araştırmalar yapıyor.

Haber Özeti

Tam Sürüm

Tip 2 diyabet için geliştirilen bir ilacın Alzheimer hastalığı olan farelerdeki hafıza kaybını önemli ölçüde iyileştirdiğini gören araştırmacılar ilacı insanlar üzerinde de denemek istiyor.

Tedavi, bilimciler için oldukça heyecan verici zira süreç Alzheimer hastalığının zarar verdiği beyin hücrelerini üç farklı şekilde koruyarak işliyor. Araştırmanın baş yazarı Christian Hölscher, “Sonuçlar şimdilik sadece farelerde gözlemlendi fakat ilaç Alzheimer gibi kronik dejeneratif sinir hastalığı olanların tedavisi açısından umut vaat ediyor.” dedi. Birleşik Krallık merkezli Alzheimer Derneği’nden Doug Brown, “Bu alanda 15 yıldır bir gelişme yaşanmadı. Alzheimer’la başa çıkmak için yeni yollar bulmalıyız. Başka hastalıklar için geliştirilen ilaçların Alzheimer veya diğer bunama türlerinden mustarip kişiler için faydalı olup olamayacağını araştırmalıyız. Araştırmalara bu şekilde yaklaşmak işleri kolaylaştırabilir.” dedi.

Diyabet ile Alzheimer arasında bağlantı var

Daha önceden yapılan araştırmalar tip 2 diyabet ile Alzheimer arasında bir bağlantı olabileceğini, tip 2 diyabetin Alzheimer açısından risk faktörü oluşturduğunu ve hastalığın ilerlemesini hızlandırdığını ortaya koymuştu. Bunun sebebi insülinin hücrelere düzgün şekilde girmiyor olması olabilir. Beyin hücrelerini koruduğu bilinen insülin, büyüme faktörü oluşturuyor. Yapılan araştırmalarda Alzheimer hastalarının beyninde insülin direnci tespit edildi. Bu yüzden araştırmacılar tip 2 diyabet tedavisinde kullanılan ilaçların Alzheimer semptomlarına da iyi gelip gelemeyeceğine dair bir süredir çalışmalar yürütüyordu. Liraglutide adlı diyabet ilacının bu anlamda başarı gösterdiği kaydedilmişti. Fakat son ilaç, bu zamana kadar test edilen ilk ‘üçlü agonist’ ilaç oldu.

5 milyondan fazla Amerikalı Alzheimer’la yaşıyor

Makalede TA şeklinde atıfta bulunulan ilaç GIP-1, GIP ve glukagon alıcılarını aynı anda aktif hale getirerek beyni dejenerasyondan birçok şekilde korumuş oluyor. Araştırmacılar ilacı genetiği değiştirilerek Alzheimer hastalığı oluşturulan farelerde test etti. Farelerin öğrenme ve hafıza oluşumunu ölçmek isteyen araştırmacılar ilacın hafıza eksikliğini önemli ölçüde azalttığını gördü. Ayrıca ilacın beyindeki toksik amiloid plak tabakası miktarını azalttığı ve sinir hücresi kaybı oranını yavaşlattığı görüldü.

İlacın insanlarda da benzer bir etki yaratıp yaratmayacağını görmek için daha vakit var. Hölscher, “Bu ilacın önceki ilaçlara kıyasla daha etkili olup olmadığını görmek için çeşitli karşılaştırmalar ve doz-davranış ilişkisi testleri yapmak gerekiyor.” diyor. Yine de, bu son ilacın 2018 için güzel bir başlangıç oluşturarak son derece ümit verici sonuçlar ortaya koyduğu bir gerçek zira şu anda 5 milyondan fazla Amerikalı Alzheimer hastalığıyla yaşamak durumunda. 2050 yılına kadar bu rakamın 16 milyona kadar çıkması bekleniyor. Bu yüzden yeni tedavi yöntemleri bulmak şart. Yapılan araştırma Brain Research‘te yayımlandı.

Kaynak: Science Alert

Tip 2 diyabet için geliştirilen bir ilacın Alzheimer hastalığı olan farelerde hafıza kaybına iyi geldiğini gören araştırmacılar aynı sonucun insanlarda da elde edilip edilemeyeceğine dair araştırmalar yapıyor. Tedavi, bilimciler için oldukça heyecan verici zira süreç Alzheimer hastalığının zarar verdiği beyin hücrelerini üç farklı şekilde koruyarak işliyor. Makalede TA şeklinde atıfta bulunulan ilaç GIP-1, GIP ve glukagon alıcılarını aynı anda aktif hale getirerek beyni dejenerasyondan birçok şekilde korumuş oluyor. Araştırmacılar ilacı genetiği değiştirilerek Alzheimer hastalığı oluşturulan farelerde test etti. Farelerin öğrenme ve hafıza oluşumunu ölçmek isteyen araştırmacılar ilacın hafıza eksikliğini önemli ölçüde azalttığını gördü. Araştırmanın baş yazarı Christian Hölscher, ilacın insanlarda da benzer bir etki yaratıp yaratmayacağını görmek için zamana ihtiyaç duyduklarını belirtti.

1 Yorum

  • düşüncem insanlara saçma gelse bile açıklamak istiyorum. bence bu hastalığın insan vücudundaki şeker ile ile alakalı tarih boyunca vitaminlerin tasnifini yatık a, b, c vs ve bunların alt tasniflerini de yaptık b1, b2 vs. şayet organizmadaki şekerin sınıflandırılmasını yaparsak bir yerlere varabiliriz, insan vücudundaki her şeker şeker değildir. beynin kullanmış olduğu şeker ile vücuttaki diğer organların kullandığı şeker aynı olmayabilir. sadece bir fikir ama bu düşünce kabul görürse hastalığın sebebi ya sindirim yada endokrinle alakalı çıkıyor. ve ben bu yöndeki tedavi ile hastalığın geri döndürülebileceğine inanıyorum. Bu hastalık ile beyin aynı kış ayındaki yapraklarını döken ağacın durumu gibi . şartlar düzelince beyinin eskisi gibi veya eskisine yakın bir biçimde fonksiyonlarını tekrar kazanabilir diye düşünüyorum.

Yorum yazmak için tıklayın

Yorumunuz:

e-Bülten Aboneliği