“40 yıl içinde dünyayı kökten değiştirecek bir makine olacak”

Bilim tarihçisi, yazar ve televizyon programı yapımcısı James Burke, 40 yıl içinde dünyamızın 'nanofabrikatör' adlı bir makine tarafından kökten değiştirilebileceğini düşünüyor.

Haber Özeti

Tam Sürüm

James Burke’ün geleceğe dair bir öngörüsü var. Burke, en erken 2042 yılında olmak üzere 21. yüzyılın ortalarında dünyamızın ‘nanofabrikatör‘ adı verilen yeni bir makine tarafından yeniden şekillendirileceğini düşünüyor.

Bu küçük fabrikalar başlangıçta tıpkı ilk bilgisayarlar gibi büyük olacak fakat zamanla bir masaya sığabilecek boyuta gelecekler. Makineye su ve toprak gibi çeşitli ham maddeler koyup gerisini nanofabrikatöre bırakacağız. Evinizi kaplayan esnek fotovoltaik panellerden enerji alan makine, ham maddelerle atom seviyesinde oynayarak onları moleküllerine ayıracak ve istediğiniz herhangi bir şeyi üretecek. Bu bir yiyecek, bilgisayar veya Kate Bush’un ilk albümü The Kick Inside’ın bir kopyası olabilir. Gereken tek şey ham maddeleri bulup üretim için taslak sağlayabilmek.

Kulağa biraz uçuk gelse de, son yıllarda üç boyutlu yazıcı teknolojisinde yaşanan gelişmeleri göz önünde bulundurunca imkansız olduğunu söyleyemeyiz. İzleyicilere çeşitli teknolojilerin tanıtıldığı Yarının Dünyası (Tomorrow’s World) adlı BBC programını sunan Burke, onlarca yıldır teknolojinin geleceğine dair öngörülerde bulunuyor. Burke, nanofabrikatörün dünyayı kökten değiştirecek bir teknoloji olacağı fikrinde yalnız değil. Birçok kişi tarafından nanoteknolojinin babası olarak kabul edilen Eric Drexler, 1990’lı yıllarda moleküler birleştiriciler ve maddeyi değiştirerek nano seviyede molekül üreten makineler hakkında birçok makale yazdı.

20. yüzyılın en ünlü fizikçilerinden Richard Feynman, 1959 yılında daha sonradan Drexler’a ilham verecek bir konuşma yaptı. Feynman’ın ‘Plenty of Room at the Bottom‘ adlı konuşması, tek başına hareket eden atomların olduğu bir dünyanın mümkün olabileceğini öne sürüyordu. Bu durum molekül üretmekten çok daha zor olarak düşünülse de, bugüne kadar hiç kimse bu tür makinelerin fizik kurallarına aykırı olduğunu kanıtlayamadı.

İstediğiniz her şeyi üretebileceğiniz bu tür bir makineye sahip olmaktan daha heyecan verici bir şey varsa o da toplum için getireceği muhtemel sonuçlar. Birdenbire bütün ihtiyacımız olan şey ışık ve ham madde olacak. Artık açlık kimse için sorun teşkil etmeyecek. Hem besin nedir ki? Karbon, hidrojen, nitrojen, fosfor ve sülfür. Bunlar toprak, biraz hava ve belki biraz da biyokütleden elde edilebilen şeyler.

Aynı şekilde, elinizde bir reçete ve nanofabrikatör olduğu sürece ilaç bulamama konusunda da endişelenmeye gerek kalmayacak. Yukarıda sayılan elementlerle insülin, parasetamol ve belki biraz daha güçlü ilaçlar üretmek mümkün hale gelebilir.

“Ekonomik, sosyal ve siyasal sistemler değişir”

İnternetin bilginin paylaşılmasını, aktarılması ve kolaylıkla çoğaltılmasını sağladığı gibi, nanofabrikatör bu işi fiziksel objelerle mümkün kılacak. Birdenbire sadece üç madde bizler için değerli hale gelecek; ham madde, nanofabrikatör makineleri ve üretmek istediğiniz şeyin taslağı. Burke, “Böyle bir gelişme şu an sahip olduğumuz ekonomik, sosyal ve siyasi sistemi yok eder. Çünkü bütün bunlar anlamsız hale gelir. Bütün kurumlar, değer yargıları ve hayatımızın bütün alanları ‘yetersizlik’ ile, herhangi bir şeyin sonsuz olmaması sorunuyla şekillendirilmiş durumda. Nanofabrikatör gibi bir makine sayesinde bu sosyal kurumların hiçbirine ihtiyaç kalmaz.” diyor. Diğer bir deyişle, eğer nanofabrikatörler inşa edilirse, artık var olmayan sorunları çözmek üzere geliştirdiğimiz sistemler ve dünya yapısı ortadan kalkar.

Bazı açılardan, şu ankinden çok daha farklı bir dünya hayal etmek akıllara Eliezer Yudkowsky‘nin süperzekalı bir yapay zekanın insan ırkına neler yapabileceğine dair söylediklerini getiriyor. Bizler olayları kendi açımızdan değerlendirmekle sınırlıyız. Zeka ölçeğinde fareleri en alta yerleştirirken Einstein’ı en tepeye koyabiliriz. Fakat süperzeka bu ölçeği geçersiz kılar. Başka tür bir oluşum olduğu için onu bizim bildiğimiz herhangi bir şeyle karşılaştırmak faydasız olur. Bu da, içinde yaşadığımız dünyadan çok daha farklı bir dünyaya doğru kaymamıza neden olur.

Kaynak: Singularity Hub

İzleyicilere çeşitli teknolojilerin tanıtıldığı Yarının Dünyası (Tomorrow's World) adlı BBC programını sunan bilim tarihçisi, yazar ve televizyon programı yapımcısı James Burke, en erken 2042 yılında olmak üzere 21. yüzyılın ortalarında dünyamızın 'nanofabrikatör' adı verilen yeni bir makine tarafından yeniden şekillendirileceğini düşünüyor. Makineye su ve toprak gibi çeşitli ham maddeler koyup gerisini nanofabrikatöre bırakacağız. Evinizi kaplayan esnek fotovoltaik panellerden enerji alan makine, ham maddelerle atom seviyesinde oynayarak ham maddeleri moleküllerine ayıracak ve istediğiniz herhangi bir şeyi üretecek. Bu bir yiyecek, bilgisayar veya albüm kopyası olabilir. Gereken tek şey ham maddeleri bulup üretim için taslak sağlayabilmek. Burke, böyle bir makinenin günümüz dünyasını kökten değiştireceğini, şu an sahip olduğumuz ekonomik, sosyal ve siyasi sistemi yok edeceğini zira bunlara ihtiyaç kalmayacağını söylüyor.

6 Yorum

  • Eleştirmek haddime değil, ama düşündüklerimi söylemek anlamında, 80-90’larda söylenen 2000’lerde şöyle olacak böyle olacak ile yetiştik, evet çok şey değişti, ama değişmeyen şey insanlık problemleri. teknoloji ile insanlık sorunları çözülmeyecek. ilk çağdaki insanlık daha mutlu ve güzel yaşayabilir, öğrenmek ve hızlı çözümler için bilim güzel, ama insanlığın temel sorunlarını çözmek bilimden geçmiyor sanki. eninde sonunda iyi insan kötü insan geliyor ve tüm bilgi ve güç kötü kullanımı ile sorunlar tekrar ediyor. 2018 ve kudus’ü çözememişiz. nanoteknoloji çözecek mi bunu da ? zeki müren’in atomlarını bulsak yeniden yapsak bizi görür mü :) yeni şarkılar yazabilir mi ?. haddim değil eleştirmek derken ciddiydim, sadece yazılı düşündüm. bitmesede inşallah azalır sorunlarımız. mars’da arsa kavgası yapan iki karadenizli hayal bile edemiyorum.

  • Bir konu var düşünülmeyen: Elementler / Madenler…

    Bazı makineler/cihazlar o madenin başkalaşmamış haliyle yapılabiliyor. Örneğin siz alüminyumu dönüştürerek Tomografi cihazı imal edilemiyor ve buna benzer durumlar başka cihazlar için de geçerli.

    Dünyanın gittikçe çöplüğe dönüştürüldüğü düşünüldüğünde magmadan mı maden elde edeceklerini düşünmeyi bile daha makul buluyorum. Tabi oraya inebilecek sertlikte ve o sıcaklıklara dayanabilecek bir matkap ve onu sürecek tijleri yapabilirler ve onları o derinlikle kadar kontrollü olarak indirebilirlerse. Çöpten altın üretecek simyacı daha bulunmadı :)

    Topraktan kerpiç duvar yapıldı ama beklenti bu seviyedeydi. Toprak ve su ile biraz da saman katarsanız kerpiç yapılıyor. nano mikroçip çıkmaz bu üçlüden. Su yakmıyor bu cihazlar (:

  • Serdar bey sizin Mehmet Zorlu Vakfındaki konuşmanızı az önce izleyip sonrada bu yazının altındaki yorumları okuyunca, o konuşmadaki bazı yorumlarınızın ne kadar haklı olduğunu düşündüm. Biz bu yüzden ilerleme konusunda sıkıntıdayız. Yorumlar bunun en güzel örnekleri olmuş. Hayalgücümüz tıpkı o filin ayağındaki gibi ince ama koparmayı düşünmediğimiz zincirlerle dolu.

Yorum yazmak için tıklayın

Yorumunuz:

e-Bülten Aboneliği