Haftanın Özeti: 194

Genel Gündem

24 Haziran‘daki seçimlerin ardından 9 Temmuz’da yapılan yemin töreniyle birlikte Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi‘ne resmen geçilmiş oldu. Sistemin ilk kabinesi de kuruldu. Bu kapsamda 21 olan bakanlık sayısı 16’ya düşürüldü. Hazine Müsteşarlığı ve Maliye Bakanlığı birleştirilerek Hazine ve Maliye Bakanlığı kuruldu. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Kalkınma Bakanlığı ise Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı altında birleştirildi. Avrupa Birliği Bakanlığı da Dışişleri Bakanlığı ile birleştirildi. Cumhurbaşkanlığı’na bağlı, özel bütçeli, kamu tüzel kişiliğini haiz, idari ve mali özerkliğe sahip, Dijital Dönüşüm Ofisi, Finans Ofisi, İnsan Kaynakları Ofisi ve Yatırım Ofisi kuruldu.

362 yolcusu ve 6 personeliyle Uzunköprü – Halkalı seferini yapan tren, 8 Temmuz günü saat 17.20’de Tekirdağ’ın Çorlu ilçesi yakınlarındaki Sarılar Mahallesi’nde raydan çıkarak devrildi. 24 kişinin can verdiği, 318 kişinin yaralandığı kazayla ilgili açıklama yapan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, gün içinde yağan yağmurun raylarla menfez arasındaki ‘malzemeyi’ götürmesi sonucu boşluk oluştuğunu söyledi. TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası tarafından yapılan açıklamada ise facianın öngörülebilir ve önlenebilir sebeplerle yaşandığı vurgulandı. Kazayla ilgili getirilen yayın yasağı sonraki gün kaldırıldı. Kaza özellikle şu görüntüyle hafızalardaki yerini aldı.

İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü tarafından 12 Temmuz’da başlatılan operasyonla Adnan Oktar ve onunla bağlantılı olduğu düşünülen 182 kişi gözaltına alındı. 53 kişinin yakalanması için de çalışmalar sürüyor. 30’un üzerinde suçlamaya konu olan operasyon kapsamında 86 şirket, iki vakıf ve bir derneğe kayyım atandı.

Tayland‘da 23 Haziran’da girdikleri mağarada suların yükselmesiyle mahsur kalan 12 çocuk ve onların antrenörünü kurtarma çabaları sonuç verdi. Kurtarılan ekibin sağlık durumu iyi. Söz konusu mağaranın müzeye, hikayenin de filme dönüştürülmesi bekleniyor. Tesla Kurucusu Elon Musk da, şirketi tarafından geliştirilen bir mini denizaltıyla kurtarma operasyonuna katkı sunmaya çalışmıştı.

2013’te başlayan ve NSU adlı aşırı sağcı terör örgütü tarafından işlenen suçların konu edildiği dava sonuçlandı. 2000 – 2007 yılları arasında farklı eyaletlerde 8’i Türk 10 kişinin öldürülmesiyle suçlanan örgüt üyesi Beate Zschaepe ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Karar duruşması öncesinde ise mahkeme önünde NSU’nun tamamen aydınlatılmasını isteyen kalabalık bir grubun protesto gösterisi vardı.

ABD Başkanı Donald Trump‘ın fitilini ateşlediği ticaret savaşları yayılmaya devam ediyor. 18 ürünle başlayan kriz 10 binden fazla ürüne sıçramış durumda. Hatta dünya ticaretini yeniden şekillendirmeye başladı bile. Hal böyleyken Trump’ın -zaten yeni bir Brexit kriziyle uğraşan- İngiltere‘yi ziyareti protestolarla karşılandı. Bu protestoların yıldızı, muhtemelen ileride daha çok göreceğimiz Trump Bebek Balonu oldu.

İranlı kadınlar, genç bir Instagram kullanıcısının tutuklanmasını protesto etmek amacıyla kamusal alanda dans ederken videolarını çekip internete yüklüyor. Maedeh Hojabri kendi odasında ‘Batı müziklerinin’ yanı sıra İran pop ve rap şarkılarıyla dans edip bu videoları paylaşıyordu. Bir süre sonra serbest bırakılan Hojabri Cuma günü devlet televizyonuna çıktı ve ahlaki değerlere uymadığını itiraf etti. Aktivistler ise genç kızın bu konuşmayı yapmaya zorlandığını düşünüyor. İranlı yetkililer geçtiğimiz Ağustos ayında da 6 kişiyi Zumba dansı yaptıkları gerekçesiyle tutuklamıştı.

Faşizmde bu kadar cazip olan şey nedir? Ünlü Yazar Yuval Noah Harari bir TED sunumunda bu soruya cevap arıyor. Konuşmada dikkat çeken bazı başlıklar şöyle:

  • Milliyetçilik olmasaydı kabile kargaşası içinde yaşıyor olabilirdik.
  • İsveç, Japonya, İsviçre gibi refah ülkelerinde dahi güçlü bir milliyetçilik algısı olduğunu görüyoruz. Kongo, Somali ve Afganistan gibi milliyetçiliğin zayıf olduğu ülkelerdeyse şiddet ve fakirlikle karşılaşıyoruz.
  • Milliyetçilik, benim ülkemin eşsiz ve benim ona karşı özel yükümlülüklerim olduğunu savunur. Faşizmse ülkemin diğer hepsinden üstün ve benim ayrıcalıklı sorumluluklarım olduğunu kabul eder. Ülkem ve halkımdan daha önemli herhangi bir ülke ya da halk olamaz.
  • Faşizm, insanların sorunları görmezden gelme ve hayatı kendileri için kolaylaştırma eğilimlerinden doğar. Milli kimlik dışındaki bütün tanımları reddeder. Her şey ülke adına feda edilebilir ve her şey yapılabilir.
  • Faşizmde sanattan eğitime her şey ulusun çıkarlarına hizmet edip etmediğine göre değerlendirilir.
  • Faşizm, kendine hizmet edenleri kendine güzel ve haklı gösterir. Hiçbir faşist korkunçluğuyla yüzleşemez.
  • Yeni çağın faşizmi yeni, çağdaş kurallar ve araçlarla gelecek. Bilişim teknolojileri veriye dayalı diktatörlükler yaratacak.
  • Yeni faşizm veriyi kullanarak neyi sevip sevmediğimizi bilecek ve ardından neyi sevip sevmeyeceğimizi belirleyecek. Demokrasi duygusal bir kukla tiyatrosuna dönüşecek.
  • Her şeyi belirleyecek şey verinin kimin elinde ve kontrolünde olacağı.
  • Birinci ve İkinci Dünya Savaşı tehlikeli teknolojilerin geliştirilmesi sayesinde yaşandı. 21. yüzyılda aynısını görebiliriz.

İçişleri Bakanlığı, Haziran 2018 itibarıyla Türkiye’deki Suriyeli mültecilerin sayısını 3 milyon 570 bin 352 olarak açıkladı. Bunların 216 bin 890’ı kamplarda, geri kalanı il ve ilçelerde yaşıyor. Suriyeli mültecilerin, bulundukları illerin nüfusuna oranı ise şöyle:

Singapur‘da Ulusal Çevre Ajansı (NEA) adanın dört bir yanına ısı algılayıcıları bulunan kameralar yerleştirerek yasak alanlarda sigara içenleri tespit edecek ve tarih bilgisiyle birlikte fotoğrafını kaydedecek. Şu an Singapur’da 32 binin üzerinde bina ve bölgede sigara içmek yasak. Bunların arasında eğlence merkezleri, alışveriş merkezleri, ofisler, hastaneler, okullar, sinemalar, otobüs durakları, üstü kapalı yürüme alanları, asansör bekleme alanları, merdiven boşlukları ve bina girişleri bulunuyor. Gece ya da gündüz bir kişinin elinde tuttuğu yanan sigarayı tespit edebilen termal kameralar söz konusu noktalara yerleştirilecek. Mahremiyet endişeleri de beraberinde gelecek elbette.

Londra Queen Mary Üniversitesi‘nde yapılan araştırmaya göre daha çok para kazanan kişiler servetini paylaşma konusunda daha isteksiz oluyor. Araştırmada katılımcıların gerçek parayla oyun oynadığı bazı deneyler gerçekleştirdi. Katılımcılara düşük statü ve yüksek statü verildi. Bu durum başlangıçta o katılımcıya ne kadar para verildiğine göre belirlendi. Genel olarak düşük statüye sahip katılımcıların ortak fona daha fazla katkı yaptığı görüldü. Yüksek statüye sahip bireyler arasında, servetin şansla mı yoksa çabayla mı elde edildiği, yardımlaşma miktarına etki eden önemli bir etmendi. Düşük statüye sahip katılımcılarda böyle bir durum gözlenmedi.

Kişisel bakım ürünleri alanının en büyüklerinden biri olan Johnson & Johnson kendisi gibi büyük bir davanın baş rolü olarak karşımıza çıktı. Ürettiği talk pudrası sebebiyle yumurtalık kanserine yakalandığını belirten 22 kadın tarafından açılan dava sonuçlandı ve firma 4,7 milyar Dolar tazminat ödemeye mahkum edildi. Mahkemenin verdiği kararı büyük bir hayal kırıklığı olarak nitelendiren Johnson & Johnson kararın temyize götürüleceğini açıkladı. Durum ‘gerçekten fena’ çünkü talk pudrasına asbest karıştığı gerekçesiyle açılmış en az 9 bin dava daha var.

Avustralya, Japonya ve ABD’den araştırmacılar, dünyanın en eski renkleri olarak adlandırdıkları bir keşif gerçekleştirdi. Bir milyar yıldan daha eski olduğu belirtilen pembe pigmentlerin, okyanus zeminini kaplayan en erken mikroskobik organizmaların kalıntıları olduğu ve bu keşfin fosil kayıtlarındaki boşluğun doldurulmasında yardımcı olabileceği ifade edildi. Bulunan renkler, moleküler klorofil fosilleri. Deniz dibindeki çökeltilerde bulunan pigmentlerin Sahra Çölü geniş bir okyanusken oluştuğu belirtiliyor. Zeminde fosiller kan kırmızısı ya da koyu mor olarak görünürken çıkarılıp parçalandığında ve seyreltildiğinde parlak pembeye büründüğü görülüyor.

ABD genelinde gece sıcaklıkları gündüz sıcaklığının iki katı hızla artıyor. 1895’ten bu yana gecelik ortalama sıcaklık yüzyıl başına 0,8 derece artış gösterdi. Aynı dönemde gündüz sıcaklıklarındaki artış 0,4 dereceydi. İklim değişikliği modelleriyle benzerlik gösteren bu artış düzeninin karbon salınımı sebebiyle devam etmesi bekleniyor.

İklim değişikliği demişken, İrlanda Cumhuriyeti tüm siyasi partilerin desteğiyle alınan kararla, yatırımlarını fosil yakıtlardan tamamen çekilen ilk ülke oldu. Ülkenin yatırım fonunun; kömür, petrol, doğal gaz ve turba kömürü olmak üzere 150 kadar şirkette yaklaşık 318 milyon Avro değerinde yatırımı var. Kararın hızla geçerek yasalaşması ve yatırımların 5 yıl içerisinde satılması bekleniyor.

Yine bu konuyla bağlantılı olarak, elimizde Almanya’da ikinci el dizel araç satışlarındaki durgunluğa dair bir haber var:

Bölümün son maddesi BBC arşivinden. Arşiv bizi bu kez Ege kıyılarına götürüyor. 1988’de BBC’de yayımlanan Travel Show Guides adlı programın Bodrum, Marmaris, İçmeler gibi tatil beldeleriyle ilgili bölümü:

Hatırlatma: Hafta özetimiz toplam 5 sayfadan oluşuyor.Diğer kategorilere ait gelişmelere aşağıdaki listeden geçebilirsiniz.

Özet Başlıkları

  1. Türkiye ve dünyadan güncel gelişmeler.
  2. Bilim, teknoloji, yazılım, donanım.
  3. Dijital girişimler, yatırımlar, web siteleri.
  4. Dikkat çeken tasarımlar, inovatif ürün ve hizmetler.
  5. Sinema, TV, kültür/sanat gelişmeleri.

1 Yorum

Yorum yazmak için tıklayın

Yorumunuz: